Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/319 E. 2023/481 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 4. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/319 – 2023/481
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2023/319
KARAR NO : 2023/481
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ….
ÜYE : ….
ÜYE : …
KATİP : …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/01/2022
NUMARASI : 2021/649 Esas 2022/74 Karar
DAVACI : ……
VEKİLİ : Av. ….
DAVALILAR : 1 -…….
: 2 -……
VEKİLİ : Av. …….
: 3 -………
VEKİLLERİ : Av. ……….
Av……..
: 4 -…….
VEKİLİ : Av. …………
: 5 -……..
DAVANIN KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Yükleniciden İşyeri Alımına Dayalı)
ESASA ALINMA TARİHİ : 14/03/2023
KARAR TARİHİ : 02/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/05/2023

Mahalli mahkemesince verilen karar re’sen merci tayini yönünden dairemize gelmiş olup, dosyanın inceleme aşamasında duruşma yapılmadan karar verilebilecek hallerden olduğu anlaşılmış olmakla, dosya heyetçe incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Gaziantep 8. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı ile, dava konusunun ticari husumet olduğunu ve tarafların tacir sıfatıyla hareket ettiğini, bu itibarla davanın …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğini bu nedenle talebin dayanağı ve dosyanın kapsamı gereği davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görev ve sorumluluk alanında olduğundan bahisle mahkemenin görevsizliğine, dosyanın …… Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, kararın kesinleştiği görülmüştür.
Dosyanın tevzi olduğu …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararı ile; davanın TTK’unda sayılan mutlak ticari davalardan olmadığı, havale, vedia ve fikri haklara ilişkin olmadığı anlaşıldığında nispi ticari dava olup olmadığı hususunu değerlendirmek için davalının tacir olup olmadığına veya esnaf sınırını aşan kriterleri karşılayıp karşılayamadığı hususuna ilişkin yapılan yazışmalardan davacının ticaret sicilde kaydına rastlanılmadığının bildirildiği, talebin taraflar arasında imzalanan satış sözleşmesinde belirtilen dükkanın bedelinin ödendiği halde, devrinin yapılmadığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil, ipoteğin fekki, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir şerhlerinin kaldırılmasına ilişkin olduğu dava dilekçesinde, davacı tarafça yüklenici davalı şirketten 1 adet dükkan satın alındığı, davacının 6102 sayılı Kanunda belirtilen tacir tanımına girmediği, dairenin ticari veya mesleki amaçla satın alındığı, 6102 sayılı Ticaret Kanunu kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği bu nedenlerle davanın TK’unda sayılan nispi ticari dava kapsamında da olmadığı gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verdiği, bunun üzerine dosyanın merci tayini için dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın 12/1 maddesine göre “Bir ticari işletmeyi kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir derir.”Aynı Yasa’nın 15. Maddesi hükmünce de; “ister gezici olsun ister bir dükkanda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedeni çalışmasına dayanan ve geliri 11. Maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır. Ancak tacirlere özgü 20 ve 53. Maddeler ile Türk Medeni Kanunu’nun 950. Maddesinin ikinci fıkrası hükmü bunlara da ugulanır.” düzenlemesi yer almaktadır.

Ticari davalar; mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nın 4/1. maddesinde bentler hâlinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m. 99), İcra ve İflas Kanunu (m. 154), Finansal Kiralama Kanunu (m. 31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m. 22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu gruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması hâlinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hâle getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava hâline getirmez.

Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunun’unun 3/1-a maddesinde, “Esnaf ve sanatkar: ister gezici ister sabit bir mekanda bulunsun, Esnaf ve Sanatkar ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkar meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeni çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseleri” olarak ifade edilmiştir.
Yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında, davanın TK’unda sayılan mutlak ticari davalardan olmadığı, havale, vedia ve fikri haklara ilişkin olmadığı, ……. Vergi Dairesi’nin ……. tarihli cevabi yazılarında davacının mükellefiyetinin bulunmadığı keza Ticaret Odası’nın …… tarihli yazısı ile davacının ticaret sicilde kaydına rastlanılmadığının bildirildiği, dosyaya sağlanan belgelerden davacının gelirinin tacir kapsamında olmasını gerektirir boyutta olmadığı, buna göre davacının tacir olmadığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda; taraflar arasında imzalanan satış sözleşmesinde belirtilen dükkanın bedelinin ödendiği halde, devrinin yapılmadığı iddiasıyla tapu iptali ve tescil, ipoteğin fekki, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir şerhlerinin kaldırılması yönelik dava olduğu,dosyaya sağlanan belgelerden davacının 6102 sayılı Kanunda belirtilen “Tacir” tanımına girmediği,dolayısıyla , 6102 sayılı Ticaret Kanunu kapsamına girmeyen uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda yapılan izahat çerçevesinde; davacının tacir sıfatına haiz olmadığı anlaşıldığından yargı yerinin Gaziantep 8. Asliye Hukuk Mahkemesi olması gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HMK’nın 21, 22 ve 23. Maddeleri gereğince Gaziantep 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın Gaziantep 8. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi amacıyla merci tayinine başvuran GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne GÖNDERİLMESİNE,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 23/2 ve 362/1-c maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 02/05/2023

…….
Başkan
…….
¸e-imzalıdır

……
Üye
….
¸e-imzalıdır


Üye
….
¸e-imzalıdır

…..
Katip
….
¸e-imzalıdır