Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/380 E. 2022/896 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/380
KARAR NO : 2022/896
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/03/2017
NUMARASI : 2016/730 Esas 2017/329 Karar
DAVACI : … – TC: … – …..
VEKİLLERİ : Av. … – ……….
Av. … – ………
DAVALI : … – ……..
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) – Merci Tayini
ESASA ALINMA TARİHİ : 02/02/2022
KARAR TARİHİ : 25/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/04/2022

Mahalli mahkemesince verilen karar re’sen merci tayini yönünden dairemize gelmiş olup, dosyanın inceleme aşamasında duruşma yapılmadan karar verilebilecek hallerden olduğu anlaşılmış olmakla, dosya heyetçe incelendi;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Gaziantep 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile ) kararı ile “HSYK Birinci Dairesi 2015 Yılı Adlî ve İdarî Yargı Müstemir Yetkilere İlişkin 023/07/2015 tarih ve 1157 sayılı kararı ile Tüketici Mahkemelerinin Gaziantep ‘te 03.08.2015 tarihinde faaliyete geçirildiği , açılan davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu , mahkememizin genel mahkeme olarak Tüketici Mahkemesi sıfatı ile açılan davaya bakamayacağı anlaşıldığından mahkememiz dosyasının Gaziantep Tüketici Mahkemesine gönderilmesine” karar verildiği, kararın kesinleştiği görülmüştür
Dosyanın tevzi olduğu Gaziantep Tüketici Mahkemesinin kararı ile; davanın, davalı tarafından davacının işletmiş olduğu lokantaya satılan sandalye ve masaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesinde yasanın kapsamının her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsadığı, “Tanımlar” başlıklı 3. maddenin “k” bendinde tüketicinin “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” “l” bendinde ise tüketici işleminin “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi”, “i” bendinde ise satıcının “kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade ettiğinin belirtildiği ,
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerektiği, yasanın ifade ettiği manada tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olup, bu manadan hareketle her alıcının tüketici olmadığını, kişisel ihtiyaçları dışında, mesleki bir faaliyet için veya belirli bir üretimde kullanmak için veyahut yeniden satış gibi nedenlerle alıcı olunabileceğini, bir mal veya hizmeti, bu amaçlarla satın alanların tüketici sayılmacağını, buna göre, bir işlemin tüketici işlemi olabilmesi için taraflardan birisinin tüketici, diğerinin ise bu işi mesleki veya ticari amaçla yerine getiren satıcı veya sağlayıcı olması gerektiğini, Dava konusunun, davacının işletmiş olduğu lokantada (kebapçıda) kullanılmak üzere davalıdan alınan masa ve sandalyelerin ayıplı oluğu iddiasına dayalı ödenen bedelin iadesi istemi olduğuna göre, davalıdan masa ve sandalye alan davacının yukarıda yazılı Yasa kapsamında tüketici konumunda bulunmadığı, davacının satın almış olduğu sandalyeleri ticari/mesleki faaliyetinde kullanacak olması nedeniyle, davanın çözümü, tarafların sıfatı ve uyuşmazlığın niteliğine göre Asliye Ticaret Mahkemesinin görevinde olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilerek, dosyanın Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, kararın kesinleştiği görülmüştür.
Dosyanın tevzi olduğu Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin Kararı ile , davacının ve davalının gerçek kişi olduğu, herhangi bir ticari işletmenin işleteni konumunda olmadığı ve vergi kaydında da bulunmaması nedeniyle tacir sıfatına haiz olmadığı, davacının işletmiş olduğu lokantada kullanılmak üzere davalıdan alınan masa ve sandalyelerin ayıplı oluğu iddiasına dayalı ödenen bedelin iadesini talep ettiği, aralarındaki ilişkinin ticari bir iş olarak sayılması mümkün olmadığı gibi, TTK madde 4 de sayılan istisnalardan da olmadığı anlaşıldığından davanın genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerinde çözümlenmesi gerektiğinden mahkemenin görevsiz olduğu gerekçesi ile karşı görevsizlik kararı verdiği, bunun üzerine dosyanın merci tayini için dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nun 22/II. Maddesinde “iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Olumsuz görev uyuşmazlığından bahsedilebilmesi için mahkemeler arasında karşılıklı olarak görevsizlik kararı verilmesi zorunludur.
Somut olayda; Gaziantep 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile) 09/11/2015 tarih ve 2014/306 Esas, 2015/761Karar sayılı kararı ile, mahkemenin görevsizliğine, dava dosyasının Tüketici Mahkemesine gönderilmesine dair karar verildiği, bunun üzerine Gaziantep Tüketici Mahkemesinin 22/03/201 tarih, 2015/3498 Esas, 2016/439 Karar sayılı kararı ile, dosyanın Ticaret Mahkemesine gönderilmesine yönelik görevsizlik kararı verildiği ,dosyanın tevzi edildiği Gaziantep 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin ise 20/03/2017 tarih ve 2016/730 Esas 2017/329 Karar sayılı kararı ile asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu ancak daha önce Gaziantep 4.Asliye Hukuk Mahkemesince görevsizlik kararı verildiğinden olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan bahisle yargı yerinin belirlenmesi için dosya dairemize gönderilmiş ise de; olumsuz görev uyuşmazlığından bahsedilebilmesi için Gaziantep 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin ticaret mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin karşı görevsizlik kararı vermesi ve bu kararın kesinleşmesi gerektiği nazara alındığında HMK m. 21 ve 22’de yargı yeri belirlenmesi bakımından mevcudiyeti şart koşulan nitelikte “karşılıklı verilmiş görevsizlik kararı” bulunmadığından, merci tayini için aranan ”iki mahkeme arasında karşılıklı olarak verilmiş bir görev uyuşmazlığı bulunması” koşulunun henüz gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
Bu nedenle merci tayini koşulları oluşmadığından dosyanın mahalline iadesine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Yargı yeri belirlenmesi şartları oluşmayan dosyanın Gaziantep 2.Asliye Ticaret Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE,
Dair, dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonunda HMK’nun 352. maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi. 25/04/2022


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır