Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/776 E. 2023/1069 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 4. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/776 – 2023/1069
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/776
KARAR NO : 2023/1069
KARAR TARİHİ : 26/09/2023

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…….
ÜYE :……
ÜYE :…
KATİP : ……….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/10/2020
NUMARASI : 2018/1228 Esas – 2020/844 Karar

DAVACI : ……….
VEKİLİ : Av. …..
DAVALILAR : 1 -……
: 2 -…….
VEKİLİ : Av……….
DAVANIN KONUSU : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/09/2023

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve ilgili dosya dairemize gelmiş olup, dosyanın inceleme aşamasında duruşma yapılmadan karar verilebilecek hallerden olduğu anlaşılmış olmakla, dosya heyetçe incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davacının …. ili, …. İlçesi,…… … pafta, …. ada, …. parsel nolu taşınmazın satışı ile ilgili olarak ….. emlakçılar aracılığıyla haberdar olduğunu, davalı suphi ile satış anlaşması sözlü olarak ……. tarihinde yapıldığını, davacı firma hesabından …… . Ltd. Şti’ye ait şirket hesabına …. tarihinde …. TL ve yine …… tarihinde …….TL ödeme yaptığını, davalı …. davacıya geri dönüş sağlamadığını, davacı tarafın söz konusu satış işleminden caydığını ve davalı …… . Noterliği ….. yevmiye numaralı ihtarnameyi ……. tarihinde gönderdiğini, davalı tarafca ……. yevmiye numaralı ….. tarihli ihtara cevapta borçlu olmadığını beyan ettiğini, bu nedenlerle alacağın …… TL’lik kısmına ……. tarihinden itibaren……TL’lik kısmına ise…… tarihinden itibaren uygulanacak yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde, dava konusu edilen paranın müvekkili……’ne gönderildiğinin diğer davalı müvekkili …… gönderilmediğinin davanın ….’ye yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını bu nedenle davalı …. yönünden husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesini, davacının gerçeği çarpıttığını, tarafların, aralarında, ……. şirketi …. projesinden bir ev satılması konusunda davacı temsilcisi ….. vasıtasıyla anlaştıklarını, davacının iki seferde …. TL tutarında bir peşinat gönderdiğini, akabinde bu paranın ….. TL’sini geri istediğini,…..TL nin davacı tarafa elden iade edildiğini sonrasında taraflar arasında borç tasfiye protokolü yapıldığını bu protokol gereğince davacı temsilcis……Tl bedelli senet tanzim edilerek verildiğinin senet borcu ödendiğinde protokolün son bulacağını davacı tarafın işbu dava ile ikinci kez tahsilat yoluna gitmeye çalıştığını davalının satın alma işleminden vazgeçtiğini, davalının dairenin hak sahibi olmadığı iddiaları gerçekdışı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, davanın davalı ……… yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ……. yönünden kabulü ile……TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı ………. Şti’den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Hükme karşı davalı vekili, taraflar arasındaki borç tasfiye protokolü gereğince davacı tarafından davalıya gönderilen para borcuna karşılık senet tanzim edilip verildiğini bu senedin artık davalılara genel dava açılmasına engel nitelikte olduğunu. Aksi halde, davalı müvekkilinin, hem bonodan dolayı ödeme yapmak durumunda kalacak hem de aynı borç ilişkisine istinaden işbu dava ile -davayı kabul anlamına gelmemek üzere- ikinci kere ödeme yapma yükümlülüğü altına gireceğini davalı temsilcisi….. senedin teslim edildiğini davacının kötü niyetle eldeki davayı açtığını, sanki borç tasfiye edilip senet verilmemiş gibi ikinci kez tahsilat cihetine gitmeye çalıştığı, borcun tasfiye edildiği, davalının davacıya senet verdiğinin sunulu belgelerle sabit olduğundan, artık yeniden aynı konu ile ilgili olarak dava açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığını, dosyaya bildirmiş olduğu tanıkların dinlenilmeden dosya tekemmül etmeden Mahkemece hatalı şekilde karar verilmiş olduğunu yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçeleriyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Dava, adi yazılı gayrimenkul satış sözleşmesi gereğince ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemine ilişkindir.
Kural olarak tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığı sürece geçersizdir. (TMK’nın 706, BK’nın 213 , TBK.237 md, Tapu Kanunu’nun 26 ve Noterlik Kanunu’nun 60.maddesi) Geçersiz olduğu için de taraflarına hak ve borç doğurmaz. Ancak taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler. Zira; haklı bir sebep olmaksızın başkası zararına mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür.
Taşınmaz satışına ilişkin geçersiz sözleşme gereğini yerine getirmek istemeyen taraf, diğer tarafa aldıklarını geri verme borcuna, diğer taraftan da, verdiklerini geri alma hakkını haizdir.
Taraflar arasında sözleşme, taşınmaz satışına ilişkin olup, geçerlilik şartı olan resmi şekilde düzenlenmediği için geçersizdir. Tarafların sözleşmeye dayalı hak ve borçları söz konusu olmayacaktır. Ancak bu durumda taraflar, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak karşı tarafa ödedikleri bedeli sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir.
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir (HMK madde 190). Bu nedenle ispat külfeti öncelikle davacıdadır. Davacı ise hukuki ilişki gereği iddiasını ancak yazılı delil ile ispat edebilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Yazılı delille veya yazılı delil başlangıcı yoksa davanın, ikrar (HUMK. md.236-HMK.md.188) yemin (HUMK.md.344-HMK.md227) gibi kesin delillerle de ispat edilmesi olanaklıdır.
Somut olayda; taraflar arasında düzenlenen sözleşme, resmi şekilde düzenlenmiş olmadığından, şekil şartına aykırılık dolayısıyla geçersiz olduğundan, geçersiz sözleşmeye istinaden, taraflar aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade ile mükelleftirler. Davalı parayı aldığını ikrar etmekte fakat ödediği savunmasında bulunmaktadır. Bilindiği üzere hukukumuzda ikrar kesin delil olarak kabul edilmektedir. (HMK 188) İkrar eden, kural olarak ondan dönemez. İkrarı ile bağlıdır. İkrar olunan vakıalar çekişmeli sayılmaz ve ispatı gerekmez. Davalının ikrarı ile ispat külfeti yer değiştirmiş bu durum karşısında ödendiğine dair, ispat yükü davalıya düşmektedir.
Davalı tanık beyanı deliline dayanmıştır. HMK m.200 hükmüne göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir.
HMK’nun ispat yükümlülüğünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. 4721 sayılı TMK’nun 6. maddesi gereğince de kural olarak herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Kanunun belirli delillerle ispatını emrettiği hususlar başka delillerle ispat edilmez.
HMK’nun 189/3. maddesi uyarınca kanunun belirli delillerle ispatını emrettiği hususlar başka delillerle ispat olunamaz. Aynı yasanın 200. maddesine göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, değeri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin yapıldıkları zamanki miktar ve değeri……. TL değerini geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir, tanık dinlenemez. Davalının dosyaya bildirmiş olduğu tanıkların dinlenilmeden Mahkemece hatalı şekilde karar verilmiş olduğuna dair istinaf itirazları yerinde değildir.
Davalı taraf dosyaya ibraz ettiği davacı vekili ile davalı ….. ve davacı şirket temsil temsilcisi dava dışı ….. tarafından imzalanan borç tasfiye protokolü gereğince davacının temsilcisi olduğunu iddia ettiği dava dışı….simli kişiye ….. TL bedelli senet verilmiş olduğunu senedi ekonomik sıkıntılar nedeniyle ödeyemediğini beyan etmiş olup dava dosyasında yapılan araştırma neticesinde …. isimli kişinin davacı şirketi temsil yetkisinin bulunmadığı, bahsi geçen şekilde tanzim olunarak yetkisiz temsilciye teslim edilen senedin davalı tarafı borçtan kurtaramayacağı açıktır. Davalının bu yöndeki istinaf itirazları da yerinde değildir.
Netice olarak davalı taraf ödemeye dair savunmasını usulüne uygun şekilde ispatlayamadığından mahkemenin davanın kabulü yönündeki kararı yerindedir. Açıklanan nedenlerle; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/1 maddesi hükmü uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince istinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından peşin yatırılan …. TL karar harcının, alınması gerekli …..TL karar harcından mahsubu ile bakiye…….TL harç davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-Karar kesin olduğundan tebligatların, harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcı ….TL ve istinaf başvuru harcı……TL harcın talebi halinde iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince her iki taraf yönünden kesin olarak oybirliği ile karar verildi. ……

Başkan

Üye

Üye

Katip