Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2021/2235 E. 2022/1741 K. 24.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/2235
KARAR NO : 2022/1741
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/09/2021
NUMARASI : 2021/394 Esas 2021/561 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan)
ESASA ALINMA TARİHİ: 24/11/2021
KARAR TARİHİ : 24/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/11/2022

Mahalli mahkemesince verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve ilgili dosya dairemize gelmiş olup, dosyanın inceleme aşamasında duruşma yapılmadan karar verilebilecek hallerden olduğu anlaşılmış olmakla, dosya heyetçe incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı tarafça verilen dava dilekçesinde, müvekkilinin, …. Otel’in altında yer alan ….’ın elektrik tesisatını üstlendiği, bu maksatla elektrik tesisatını üstlendiği işletme için toplamda 37.332,80 TL harcama yaptığını, davalının iş tamamlanıncaya kadar müvekkili aleyhine olumsuz herhangi bir davranışta bulunmayarak söz konusu elektrik tesisatı işini kabul ettiğini hareketleriyle beyan ettiğini, müvekkilinin de söz konusu işi davalı … adına yaptığını düşünerek elektrik tesisatı tamamlandıktan sonra iş sahibi davalıya tesisatın toplam maliyetini gösteren faturaların 13/08/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak davalının , müvekkili şirket ile arasında herhangi bir ticari veya akdi ilişki olmadığını ileri sürerek faturalarda belirtilen miktarı ödemeyeceğini belirttiği ve ihtarname çekildiğini, müvekkilinin elektrik tesisatını üstlendiği restoran …. Otel’in altında yer almış olup otelin bir eklentisi niteliğinde olduğunu, restoranın kullanılamaz olduğu ve elektrik tesisatı nedeniyle davalının malvarlığında haksız bir artış meydana geldiğini, müvekkilinin elektrik tesisatı için toplam 37.332,80 TL harcama yaptığını, bu harcamaların tespiti için Gaziantep 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/121 D. İŞ numaralı dosyada bilirkişi marifetiyle hazırlanan rapora göre müvekkilinin yaptığı harcamaların tutarının 30.367,13-TL olarak belirlendiğini, 30.367,13-TL alacağın tahsil tarihi olan 13/08/2018 den itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde, müvekkili …’nun davacı şirketle akdi veya ticari hiç bir ilişkisi bulunmadığını, bu nedenle de davacı tarafından müvekkilline gönderilen faturaların ihtarname yolu ile davacıya iade edildiğini, taraflar arasındaki ilişkinin tarafların ticari defter ve kayıtları ile basiretli iki tacir arasında yapılmış olan sözleşme-anlaşma ile ispatlanabileceği, davacı tarafça müvekkilinin elektrik tesisatı işini hareketleriyle kabul ettiğini beyan ettiği iddiasını ve diğer tüm iddilarını reddettiklerini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.

Somut dosyada 2018/1530 Esas numarasıyla görülen davada 2019/1242 Karar sayılı karar ile karar verildiği, bu kararın istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 2020/452 Esas, 2021/698 Karar sayılı kaldırma kararı üzerine dosyanın gönderildiği ilk derece mahkemesince, dosyanın 2021/394 Esas sırasına kaydedilerek yeniden yargılama yapıldığı görülmüştür.
Dairemizin kaldırma kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda ilk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup dilekçesinde özetle; bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararı sonrasında dinlenen davacı tanıklarının dava dilekçesinde belirtilen hususları teyit ettiklerini, buna rağmen yerel mahkemece usulde ve kanunda olmayan bir şekilde bölge adliye mahkemesi kararına karşı direnme kararı vererek davayı reddettiğini, davalının kötü niyetli olarak sözleşme olmadığını iddia ettiğini, hukuk düzeninin kötü niyeti korumayacağını, yerel mahkemenin usul ve kanuna aykırı verdiği red kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili için alacak istemine ilişkindir.
Kural olarak, eser sözleşmesi, zorunlu şekil koşuluna bağlı değildir. Sözleşmenin kurulması için yazılı şekil şartı yok ise de davalı tarafından sözleşme ilişkisi inkâr edildiği takdirde yazılı delille ispata ilişkin kuralların gözetilmesi gerekir.
6100 sayılı HMK 200. maddeye göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz. Yazılı sözleşme olmasa da sözleşmenin varlığını ortaya koyan davalının veya onun adına hareket eden kişinin imzasını taşıyan teslim belgesi, irsaliyeli fatura ile de sözleşme ilişkisinin ispatı mümkündür. Yazılı delil niteliğinde olmayan ancak kesin delil niteliğindeki ticari defterler, ikrar veya yemin delilleri ile de sözleşme ilişkisi ispatlanabilir. Tüm bu delillerle de sözleşme ilişkisi ispatlanmış değilse HMK 200. maddedeki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati hâlinde tanık dinlenebilir. Açık muvafakat olmazsa tanıkla sözleşme ilişkisi ispatlanamaz. Bunun da istisnası olan HMK 202. maddeye göre senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir.

HMK nın 202. maddesinde, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belge delil başlangıcı olarak tarif edilmiş ve senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebileceği belirtilmiştir.

Bu açıklamalar ışığında eldeki davada mahkemece taraflar arasında yazılı bir sözleşme mevcut olmadığından, hizmetin verildiği iddiası davalı tarafça inkar edildiğinden, davacı tarafça hizmetin verildiği alacağın miktarına göre yazılı belge ile ispatlaması gerektiği ve somut olayda tanık dinlenmesini mümkün kılan haller söz konusu olmadığı, ancak HMK’nın 202. maddesine göre, senetle ispatı gereken hallerde delil başlangıcı bulunduğu takdirde tanık dinlenebileceği, delil başlangıcının, iddia konusu işlemin tamamen ispatına yetmemekle beraber, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belge olması gerektiği, bir belgenin delil başlangıcı sayılabilmesi için diğer şartlar yanında aleyhine ileri sürülen taraftan sadır olmuş (onun tarafından verilmiş) bulunmasının da gerektiği, buna göre davacı tarafın iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.

Bu durumda yapılan yargılamaya, toplanan delillere, dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğrudur.
Tüm bu nedenlerle HMK. 355. Maddesi ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olması, kamu düzenine aykırı bir durumun da tespit edilememesi karşısında davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı taraftan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcına peşin alınan 59,30 TL istinaf karar harcının mahsubu ile eksik kalan 21,40 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK. 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/10/2022


Başkan

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Üye

¸e-imzalıdır


Katip

¸e-imzalıdır