Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/692 E. 2022/1880 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/692
KARAR NO : 2022/1880

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/10/2019
NUMARASI : 2016/1278 Esas- 2019/1050 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/10/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/10/2019 tarih ve 2016/1278 esas ve 2019/1050 karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;17/10/2016 tarihinde …… plakalı aracın kusuruyla meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını, oluşan kazada müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, kusurlu aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olduğunu belirterek şimdilik 2.000,00 TL tazminatın davalı sigorta şirketinden alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ….. plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi bünyesinde sigortalı olduğunu, davacının haksız olarak iş bu davayı açtığını, ilgili yerlerden gerekli raporlarnı alınması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının geçici iş görmezlik tazminatına ilişkin talebinin davacının 18 yaşından küçük olması nedeni ile reddine, davacının sürekli iş görmezlik tazminatına ilişkin talebinin kabulü ile, 305.650,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketine yapılan ihtarname tarihi olan 03/11/2016 tarihinden itibaren 15 gün sonra yani 18/11/2016 tarihinden sonra işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; Usulüne uygun başvuru yapılmadığını, davacının tüm belgeleri ibraz etmeden dava yoluna gittiğini dava şartı oluşmadığından davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, hükme esas alınan maluliyet raporunun usul ve yasaya uygun olmadığını, raporun yönetmelik hükümlerine uymadığını, raporda kulak, burun, boğaz uzmanı imzasının da bulunmadığını, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince yeniden kusur raporu alınması taleplerinin değerlendirilmeden mevcut rapor ile hüküm kurulduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

Dava; trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı vekili tarafından, davacı küçük …..’nın, dava dışı sürücü …..’nın sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesiyle sigortalı ….. plakalı araçta yolcu iken sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen kazada yaralandığını belirterek maddi tazminat talep edilmiştir.

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacı vekilince davadan önce davalı sigorta şirketine, 2918 sayılı KTK.nın 97. Maddesi uyarınca başvuruda bulunulduğu, söz konusu madde uyarınca “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir.

Davacı vekilinin söz konusu hüküm kapsamında davalı sigorta şirketine 02/11/2016 tarihli dilekçe ile başvurduğu ve başvurunun 03/11/2016 tarihinde tebliğ edildiği, madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm bulunmadığı, bu itibarla başvuru ile dava şartının yerine getirildiği, hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlendiği, dosya içerisinde mevcut 08/08/2017 tarihli ve 18/11/2016 tarihli raporların kaza tarihinde yürürlükte olmayan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmesi bu itibarla her iki raporun farklı yönetmeliklere göre düzenlenmesi nedeni ile raporlar arasında çelişkiden bahsedilemeyeceği, hükme esas alınan kusur raporunun kaza ile ilgili olarak düzenlenen kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, evrak içeriğine göre aracın geliş istikametine göre fren izinin bulunmaması, köpeğe çarpma durumunun bulunmaması nedeni ile, olayın sürücünün yola giren köpeği görmesi üzerine paniğe kapılarak sağa ani ve kontrolsüz doğrultu değiştirilerek direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana geldiği, belirlenen kusur durumunun olayın oluş şekline uygun olduğu anlaşılmakla davalı tarafın istinaf itirazları yerinde görülmeyerek istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 20.878,95 L istinaf karar harcından peşin alınan 5.219,74TL nin mahsubu ile bakiye 15.659,22 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361 ve devamı maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip