Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/655 E. 2023/1431 K. 08.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/655 – 2023/1431
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/655
KARAR NO : 2023/1431

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : ……
ÜYE : …….
ÜYE :………
KATİP : …….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/12/2021
NUMARASI : 2021/186 Esas- 2021/927 Karar
DAVACI : ……
VEKİLİ : Av. ……….
DAVALI :……….
VEKİLİ : Av. ……
İHBAR OLUNAN : ……
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 08/11/2023
GEREKÇE TARİHİ : 30/11/2023

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/12/2021 tarih, 2021/186 Esas ve 2021/927 Karar sayılı kararı aleyhine davalı ….. vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I. DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Kaza anı itibariyle ZMMS poliçesi ve plakası bulunmayan motosiklet sürücüsü ……….’ün yaya olan davacıya çarpması şeklinde gerçekleşen ………. tarihli trafik kazasında davacının yaralandığını, geçici ve sürekli olacak şekilde iş-güçten kaldığını ve bakıma muhtaç hale geldiğini, kazanın sigortasız ve plakasız motosiklet sürücüsünün kusuru ile gerçekleştiğini, zararın karşılanması için davalıya müracaatın sonuçsuz kaldığını beyanla fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ……. TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, davacı vekili …… tarihli dilekçesi ile dava değerini ………. TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın yetkili yer İstanbul Mahkemelerinde açılması gerektiğini, davadan önce davalıya yapılan müracaatın davacıdan kaynaklı sebeplerle sonuçsuz kaldığını, davacıya çarptığı ileri sürülen motosikletin silindir hacminin belirlenmesi gerektiğini, geçici işgöremezlik ile bakıcı gideri zararının teminat kapsamında bulunmadığını beyanla, davanın külliyen reddini dilemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ İLK KARARI VE DAİREMİZ KALDIRMA KARARI:
1.Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
2.Mahkemece verilen hüküm davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Dairemizce, davacının tüm tedavi evraklarının celbi ile bu evraklar üzerinden inceleme yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden veya en yakın üniversitenin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan davacının iş gücü kaybının tespiti yönünden rapor alınabilecekken davacının davasını ispat edemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı ve (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/6297 Esas 2019/1469 Karar sayılı ilamı) aynı zamanda dosya içerisinde dairemizce ……… görev yapan uzman doktorlardan oluşan heyetten Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre aldırılan rapor bulunmakta olduğu, buna göre kaza tarihi nazara alınarak uygulanması gereken yönetmelik hükümleri uyarınca ilgili heyetten ek rapor aldırarak eksik gördüğü hususlar tamamlatılabilecekken davanın ispat edilemediği gerekçesi ile hüküm tesisinin yerinde görülmediği gerekçesi ile karar kaldırılmıştır.
IV. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile; ……. TL kalıcı maluliyet tazminatı, ……. TL geçici iş göremezlik tazminatı ve ……. TL bakıcı gideri tazminatı olmak üzere, toplam ……… TL’nin temerrüt tarihi olan ……. tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
karar verilmiştir.
V. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacı başvuru şartını yerine getirmediğini, kusur raporları arasındaki çelişkinin giderilmediğini, maluliyet raporunun hatalı olduğunu, geçici iş göremezlikten ve bakıcı giderinden sorumlu olmadığını, hesap raporunda teknik faiz uygulanması gerektiğini, faiz başlangıcının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı TBK m. 49-55; 2918 sayılı KTK 85, 89, 90, 91; 6100 sayılı HMK m.341, 353, 355, 359;
3. Değerlendirme
HMK 355 md. gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
3.1.2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi uyarınca “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmü düzenlenmekte olup, davacı vekilinin söz konusu hüküm kapsamında davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğu, eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksiklik tamamlanabileceğine göre başvuru şartının yerine getirildiği anlaşılmakla davalı sigorta şirketinin buna yönelik istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
3.2.TBK’nın 54. maddesi ile KTK’nın 98. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, kazadaki yaralanmadan kaynaklanan tedavi gideri, geçici işgöremezlik ve geçici bakıcı giderine ilişkin zarardan sorumluluk, zarara neden olanlar ile bu kişilerin sorumluluğunu poliçe ile üstlenen sigorta şirketine ait olduğundan, davacı için hesap edilen tedavi gideri, geçici işgöremezlik ve bakıcı giderinden sorumludur. (Y. 4 HD’nin 20/10/2022 T. 2022/4226 -12736 E.K; aynı dairenin 11/10/2022 tarih 2022/4337-11963 E.K)
3.3.Dosyanın incelenmesinde kaza tespit tutanağına göre kazanın meydana gelmesinde davacının tamamen kusurlu dava dışı sürücünün kusursuz olduğunu, …….. Mahkemesinin ……. sayılı dosyası celp edilmiş olup incelenmesinden; ……. tarihli trafik kazası sebebiyle motosiklet sürücüsü ………. olarak yargılandığı ve alınan kusur raporuna göre ………’ün asli ve yaya ……….’nin (davacı) tali kusurlu olduğunun tespit edildiği, mahkemece keşif sonucu düzenlenen raporda ise bilirkişi davacıninın %….. dava dışı sürücünün ise %…… oranında kusurlu olduğunu tespit etmiştir. Mahkemece çelişkinin giderilmesi için ATK’dan alınan kusur raporunda da tüm dosya kapsamı değerlendirilerek davacının %……… dava dışı sürücünün ise %…… oranında kusurlu olduğunu tespit ettiği ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu tespit edildiğinden istinhaf itirazı yerinde görülmemiştir.
3.4.Mahkemece kaldırma kararından sonra kaza tarihinde (………) yürürlükte olan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” hükümleri doğrultusunda malüliyet rapor tanzim edildiği, raporun denetlenebilir ve dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeniyle buna yönelik istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
3.5. Dosyanın incelenmesinde hesap raporunun güncel içtihatlara uygun olarak maluliyet raporu ve kusur raporu dikkate alınarak TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak progresif rant yöntemine göre düzenlendiği ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşılmıştır.
3.6.5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereğince ihdas edilen …….. Yönetmeliği’nin 15. maddesi gereğince, ………. yönünden faizin başlangıç (temerrüt) tarihi belirlenirken, ilgililerce gerekli belgeler de ibraz edilerek ……… Yönetmeliğinin 9, 14. ve 15. maddelerinde yazılı biçimde fona başvurulduğu halde ödeme yapılmamışsa başvuru tarihinden itibaren ……….. temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. Gerekli belgeler ibraz edilmeksizin başvuruda bulunulmuş ya da hiç müracaat edilmemiş ise …… temerrüdünden bahsedilemeyeceğinden faiz başlangıcının dava tarihi olarak kabulü gerekir. Somut olayda usulüne uygun bir başvuru bulunduğu ve esas alınan temerrüt tarihinin başvurudan sonraki bir tarih olduğu esas alındığında istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
Bu itibarla; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken ……… TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan …… TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan …… TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 08/11/2023

Başkan Üye Üye Katip

e~imzalıdır. e~imzalıdır. e~imzalıdır. e~imzalıdır.
M.K.