Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/607 E. 2022/504 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/607 – 2022/504
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/607
KARAR NO : 2022/504

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : ………….
ÜYE : …………
ÜYE : ……….
KATİP :………..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/09/2021
NUMARASI : 2021/670 Esas- 2021/33 Karar
DAVACI : …………
VEKİLİ : Av. …………
…………..
DAVALILAR : 1-………..
2-………..
VEKİLİ : Av. ………
………………..
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 21/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/04/2022

Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/09/2021 tarih ve 2021/670 esas ve 2021/33 karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …’in sürücüsü ve maliki bulunduğu …. plakalı aracıyla … tarihinde geçirdiği trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, kaza ile ilgili olarak …. plakalı aracın kaza tarihinde ZMMS poliçesinin olmamasından müteveffanın mirasçıları tarafından Lice Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/109 Esas sayılı dosyası ile müvekkili … aleyhine tazminat davası açıldığını ve Lice Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/109 E. 2017/153 K. Sayılı ilamı gereği müvekkilinin tazminat ödemeye mahkum edildiğini, söz konusu ilam gereği müvekkili kurumun …-TL bakiye karar harcını … tarihinde ilgili vezneye yatırdığını, 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu ve Güvence Hesabı Yönetmeliği uyarınca kazanın sorumlusu …’in mirasçılarına karşı …İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, yapılan icra takibine davalıların itiraz etmesi nedeni ile yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu icra takibi ile ödenen bakiye karar harcının müvekkilerden rücuen istenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Güvence Hesabı’nın ZMMS poliçesinin teminat limit ve esaslarına göre ödeme yaptığını, müteveffa….’in poliçe şartlarına göre ağır bir kusuru veya kastının söz konusu olmadığını, Lice ASHM kararının Yargıtay kararlarına uygun olduğunu, … ödediği dava masraflarını müvekkilere rücu etme hakkı bulunmadığını, zorunlu olan sigortanın yapılmamasının ceremesinin destek ve mirasçı sıfatıyla müvekkilere ödetilmesinin hukuka aykırı olduğunu, geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle desteklerini kaybeden müvekkilerinin açılan davayla daha fazla mağduriyetine sebebiyet verilmemesi için davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda mahkemenin görevsizliği nedeni ile HMK nın 114 ve 115 mad. gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; TTK’nın 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın TTK’da düzenlenen hususların mutlak ticari davalar olduğunu, TTK.nın 5/1 maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu ve …. ilişkin trafik kazasına bağlı uyuşmazlıkların temelinde 3. kişinin haksız fiili bulunmaktaysa da … sorumluluğunun sigorta hukukundan kaynaklandığını ve Sigorta Hukukunun TTK’nın 6. kitabının 1401 ve devamı maddelerinde düzenlendiğini, bu yasal düzenlenmeler çerçevesinde taraflar arasındaki uyuşmazlıkta Sigorta Hukuku uygulanacağı için uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesince karara bağlanması gerektiğini belirterek Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesinin kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen vefat nedeniyle açılan tazminat davasında ödenen harcın rücuen tazminine yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda:
Davacı …. vekili tarafından, davalıların murisi ….’in …. tarihinde maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı motorsikleti ile meydana gelen kazada vefat ettiğini, ölenin mirasçıları davalılar tarafından müvekkili kurum aleyhine Lice Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/109 E. Sayılı dosyasında destekten yoksun kalma talepli tazminat davası açıldığını, dava neticesinde davacı …için ….-TL, davacı…. için ….-TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedildiğini, söz konusu dosyada mahkemece hüküm altına alınan … TL harcın müvekkili kurum tarafından ödendiğini, ödenen harç bedelinin davalılardan tahsili için …İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında yapılan takibe itiraz edilmesi nedeni ile itirazın iptali talep edilmiştir.
Dava, Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Diyarbakır Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine açılmış, Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/331 E. 2021/621 K. Sayılı ilamı ile Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 Sayılı Kararı ile 01/09/2021 Tarihinden itibaren Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesinin kurulduğu, davanın mahiyeti itibari ile Türk Ticaret Kanunu kapsamında kalan davalardan olması nedeniyle dosyanın re’sen yetkili ve görevli Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/670 E. 2021/33 K. Sayılı ilamı ile ” Somut olayda davacı ….’nın Yönetmeliğin 16. Maddesinde sayılan hallerde ödediği tazminatı yönetmelik düzenlemesine göre sorumlu davalılara rücu ettiği, davalıların gerçek kişi olup uyuşmazlığa Asliye Hukuk Mahkemelerinde bakılması gerektiği belirtilerek mahkemelerinin görevsizliği nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine” karar verilmiştir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar ticari davalardır. TTK 5/1 maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye ticaret mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren yasanın 5/3 maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Somut olayda: davacı …. zorunlu trafik sigortası bulunmayan aracın neden olduğu trafik kazasında zarar gören üçüncü kişilerin açtığı davada ödenen yargı harcını Yönetmeliğin 16. Maddesi uyarınca zarardan sorumlu olan gerçek kişi sürücünün vefat etmiş olması nedeni ile davalı mirasçılarından rücuen tahsilini talep etmektedir. TTK nun 4/1 maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi dava söz konusu değildir. Davalılar gerçek kişi olup uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. ( Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/17896 E. 2021/4942 K., Yargıtay17. Hukuk Dairesi’nin 21.12.2020 tarih 2020/466 E.2020/8778 K., Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 16.10.2019 tarih 2017/1132 E.2019/9502 K. sayılı kararları da aynı yöndedir.)
Yukarıda açıklanan nedenlerle davaya bakmak görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla, ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL’ nin mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nun 362/1-c maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
…… …… ……. …….

…..