Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/293 E. 2022/1989 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/293
KARAR NO : 2022/1989

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2021
NUMARASI : 2018/1516 Esas- 2021/839 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 31/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/10/202

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/11/2021 tarih 2018/1516 esas ve 2021/839 karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10.05.2018 tarihinde davacı ….’ın yolcu olarak bulunduğu……ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, hemen önünde … isimli askeri personelin sevk idaresindeki …. plaka sayılı askeri aracın durması üzerine iki taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak cevap alınamadığını, Maluliyet Tazminatının ve Bakıcı Giderlerinin toplanacak delillere göre uzman bilirkişiye hesaplattırılarak harcı tamamlandıktan sonra ve temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden poliçe limitleri dâhilinde tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Başvuru şartının yerine getirilmediğini, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesinden kusur raporu alınması gerektiğini, tazminat hesabının hazine müsteşarlığına kayıtlı uzmanlarca yapılması, SGK dan ve Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan gelir sağlanıp sağlanmadığının tespitinin gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; Trafik kazasında müvekkilinin basit tıbbi müdahale ile giderilemez ve hayati tehlike geçirecek derecede yaralandığını, 15/02/2021 ve 26/08/2021 tarihli maluliyete ilişkin alınan raporların dayanaklarının çelişik olması hasebiyle birbirlerinin kopyası olduğu bu sebeple hükme esas alınamayacağı dosyanın ATK ya gönderilmesine ilişkin talepleri göz ardı edilerek davanın reddine karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

Dava: trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı vekilince, davacı küçük …’ın içinde yolcu olarak bulunduğu, davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesiyle sigortalı, dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, …plakalı aracın arkasına çarpması şeklinde meydana gelen kazada davacı küçüğün yaralanması nedeni ile maluliyet ve bakıcı giderine ilişkin tazminat talep edilmiştir.

Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/2620 E. 2021/2238 K., Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 2021/2621 E. 2021/2234 K. )

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun uzman heyet tarafından kaza tarihinde yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlendiği, dosya içerisinde mevcut tedavi evraklarına göre davacının kaza nedeni ile sol kolunda hassasiyet, sinir zedelenmesi nedeniyle 20 gün askıda tutulduğu, sinir sıkışması, kırık olmadığı, şahsın günlük kişisel ihtiyaçlarını yardım almaksızın kendi başına karşılayabileceğinin belirtildiği anlaşıldığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL nin mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361 ve devamı maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.
Başkan Üye Üye Katip