Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/2476 E. 2022/2089 K. 11.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2476 – 2022/2089
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2476
KARAR NO : 2022/2089

TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

BAŞKAN : …..
ÜYE : …….
ÜYE : ………
KATİP : ……..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/06/2022
NUMARASI : 2022/503E., 2022/597K.
DAVACI : …..
VEKİLİ : Av. …..
DAVALILAR : 1 -…..
VEKİLİ : Av. …..
: 2 …..
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
TARİHİ : 11/11/2022
YAZIM TARİHİ : 11/11/2022
Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/06/2022Tarih 2022/597E., 2022/597K. sayılı kararı aleyhine davalı Ömer Faruk Küçdemir vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ……’ye ait olup, sürücüsünün ….. olduğu ….. plakalı aracın yaptığı kaza sonucu malul kalan …..’ ya …… Asliye Hukuk Mah. ….. Esas ve ….. Karar sayılı kararı ve …. İcra Müd. …. Esas sayılı dosyası kapsamında maluliyet tazminatı, yargılama gideri ve harçları olarak ….. tarihinde toplam ….. TL’nin müvekkili davalı güvence hesabı tarafından ödendiğini, kazanın oluşumunda araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, başlattıkmahkemece davanın kabulü ile …… E. sayılı dosyasına yapılan itirazların ayrı ayrı iptali ile takibin devamına, asıl alacağın % 20’dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin taraflarına tebliğ edilmediğini bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın mahkemenin görevsizliği nedeniyle 6100 sayılı HMK m.114/1-c ve m.115/2-1. cümle hükümleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
İstinaf başvurusunda bulunan davalı …. vekili dilekçesinde özetle; diğer davalı ….. .’nin ticari faaliyette bulunan bir şirket olduğunu, meydana gelen trafik kazasının davalı şirketin ticari faaliyeti esnasında meydana geldiğini, ticari davalarda görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olup huzurdaki davaya bakmakla görevli mahkemenin de ticaret mahkemesi olduğunu bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, Güvence Hesabı tarafından trafik kazası sebebiyle 3. kişilere yapılan ödemenin işletenden ve sürücüden rücuen tahsili talebi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Güvence Hesabı 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 üncü maddesi gereğince kurulmuş olup, aynı yasa maddesinin 7. fıkrası gereğince ilgililere yapılacak rücûlara ilişkin esaslar yönetmelikle düzenlenmiştir.
Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 16’ıncı maddesi gereğince; hesaptan yapılan ödemeler nedeniyle; zorunlu sigorta yaptırmayan (a bendi) veya zarardan sorumlu kişilere (c bendi) ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde rücû edilir.
Alacaklıya halef olma genel anlamda Türk Borçlar Kanunu’nun 127’inci maddesiyle düzenlenmiştir.
Bunun haricinde zarar sigortalarında Türk Ticaret Kanunu’nun 1472′ inci maddesi gereğince sigortacı, sigortalısının zararını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçer.
Güvence Hesabının sorumluluğu kapsamında, zarara uğrayan kişiler ile Güvence Hesabı arasında sigortalı ve sigortacı ilişkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle Güvence Hesabının zarara uğrayanlara yaptığı tazminat ödemelerinde Türk Ticaret Kanunu’nun 1472′ inci maddesinde yazılı olduğu gibi hukuki halefiyet yoktur.
Öte yandan ilk derece mahkemesince hükme esas alınan Yargıtay .. Hukuk Dairesinin …. gün ve … E., ….. K. sayılı Bölge Adliye Mahkemesi Kesin Kararları Arasındaki Uyuşmazlığın Giderilmesi İstemine Dair kararında; “…..Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar ticari davalardır. TTK 5/1 maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme asliye ticaret mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği …. tarihinden itibaren yasanın 5/3 maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Uyuşmazlığın giderilmesine konu somut olaylarda, davacı Güvence Hesabı zorunlu trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu trafik kazalarında zarar gören üçüncü kişilere ödediği tazminatı Yönetmeliğin 16. maddesinde sayılan hallerde zarardan sorumlu olan gerçek kişi sürücü ya da işleten davalıya rücu etmektedir. TTK.’nun 4/1 maddesinde belirtilen her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili nispi dava söz konusu değildir. Davalılar gerçek kişi olup uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır.
Bu durumda uyuşmazlığın genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir….” şeklindeki belirlemesi dikkate alındığında, Güvence Hesabının zarar görenlere ödediği tazminatı diğer zarar sorumlularından rücuen tahsili için açtığı davalarda davalı tarafın gerçek kişi olduğu halde görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi, davalı tarafın ticaret şirketi olduğu halde ise görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır.
Hal böyle iken somut olayda iki davalıdan birisinin ticaret şirketi olduğu dikkate alınmak suretiyle davaya devamla bir karar verilmesi gerekirken, asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş ve davalı vekilinin görevsizlik kararına yönelen istinaf isteminin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla;
KARAR:
1-Davalı ….. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; Gaziantep ….. Mahkemesi’nin ….. Tarih ….. E., ….. K . Sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,3 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE,
3-Davalıdan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde yatıran tarafa iadesine,
4-İstinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama neticesinde verilecek kararla birlikte değerlendirilmesine,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi. 11/11/2022

Başkan Üye Üye Katip
……. …….. …… ……..
e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı
M.E.