Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/2381 E. 2023/1456 K. 21.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2381 – 2023/1456
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/2381
KARAR NO : 2023/1456

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : ……….
ÜYE : ……….
ÜYE : ………..
KATİP : ………..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/04/2022
NUMARASI : 2020/258 Esas- 2022/594 Karar
DAVACI : ………….
VEKİLLERİ : Av. ……………
DAVALI : 1 -………….
VEKİLLERİ : Av. …………..
DAVALI : 2 -………..
VEKİLİ : Av. ………….
DAVALI : 3 -……………
VEKİLLERİ : Av. ……………
İHBAR OLUNAN : …………….
VEKİLLERİ : Av. …………..
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 21/11/2023
GEREKÇE TARİHİ : 21/11/2023

Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/04/2022 tarih ve 2020/258 esas ve 2022/594 karar sayılı kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
I. DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücü …………’ın sevk ve idaresindeki …………. pkalı çekici ile ……. istikametinden iken sürücüsü … sevk ve idaresindeki … plakalı motorsiklete çarptığını, motorsiklette yolcu olan …….’ın yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu ve bu nedenle …………. sorumluluğunda olduğunu ve ….’ın kusurlu olduğunu, …………’ın geçici iş gücü kaybı yaşadığını, kazada yolcunun bedensel zarar uğraması nedeniyle toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarının belirlenerek … ve sürücü yönünden olay tarihinden sigorta yönünden ve tazminattan sorumlu olmak ve sigorta limitini aşmamak üzere temerrüt tarihinden işletilecek avans faizinin tahsilini, ……… TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek avans faiziyle davalılardan tahisilini taleple dava etmiştir.
II. CEVAP:
Davalı ……… Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada taraf sıfatlarının bulunmadığını, olaya konu yerde dava dışı … Belediyesi tarafından ihale edilen “………….” park ve çevre düzenlemesi çalışması yapılmış olduğundan ve kaza da bu çalışma nedeniyle meydana geldiğinden müvekkiline atfedilecek bir kusur bulunmadığınıdan, dava konusu yolun 35 metrelik yola tekabül etmesine karşın izinsiz çalışma yapıldığını, şev çalışması sırasında bazalt blokların yola savrulduğunu müteahhit firma tarafından herhangi bir güvenlik önlemi alınmadığını, kazanın meydana geldiği tarihte müvekkili tarafından herhangi bir yol çalışması yapılmadığını, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, müvekkiline izafe edilecek bir kusurun bulunmadığını, bu nedenle açılan davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:
Davanın kısmen kabulü- kısmen reddi ile; Davalı …sigorta yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine, ……….. TL geçici iş göremezlik ve sürekli sakatlık maddi tazminatının davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, …….. TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine, Hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminata ……… kaza tarihinden itibaren davalı … yönünden yasal faiz, davalı … yönünden ise avans faizi yürütülmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF:
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar:
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili, davalı … vekili, davalı ………….. Başkanlığı vekili süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri:
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Maddi tazminat ile Manevi tazminat arasında ……… TL’lik bir farkın olması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, manevi tazminatta; olayın nasıl meydana geldiği, tarafların kusur durumunu ve tarafların ekonomik durumlarını göz önünde bulundurarak karar verilmesi gerektiğini, manevi tazminatın düşük belirlendiğini ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesinini hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
2.Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; İşaret levhalarına uygun olarak mecburi istikamet olarak gösterilen yolda sağa dönüş yaparken karşıdan gelen motosiklet sürücüsünün aşırı süratli bir şekilde ve yanlış şeritte olduğu için müvekkilinin sevk ve idaresindeki araca çarptığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda hiçbir kusuru bulunmadığını, kusur durumu yanlış değerlendirildiğini ve kaza krokisi ile çelişki bulunduğunu ve çelişkinin giderilmesi gerektiğini, motorsiklet sürücüsününün ehliyetinin bulunmadığını, kask ve güvenlik önleminin bulunmadığı, maluliyet raporunun ve hesap raporunun hatalı olduğunu, yasal faiz uygulanması gerektiği, müvekkilinin kusuru bulunmadığından manevi tazminata hükmedilemeyeceğini ileri sürmüştür.
3.Davalı ………….. Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili belediyeye atfedilecek kusurun bulunmadığı, kazanın … belediyesi tarafından park ve çevre düzenlemesi nedeniyle meydana geldiğini, taraf sıfatlarının bulunmadığını, kusur tespitinin yerinde olmadığı, yeniden İTÜ bilirkişilerinden rapor alınması gerektiğini, kusur oranlarının belirlendiğini ve müşterek müteselsil şeklinde hüküm verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme:
Uyuşmazlık; trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik tazminatı ve manevi tazminat talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk:
6098 sayılı TBK m. 49-55; 2918 sayılı KTK 85, 89, 90, 91; 6100 sayılı HMK m.341, 353, 355, 359;
3. Değerlendirme:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, istinaf kanun yoluna başvuran tarafın sıfatı gözetilerek, kamu düzenine aykırılık teşkil eden ve bu nedenle resen gözetilmesi gereken hususlar değerlendirilerek yapılan incelemede;
3.1.Hükme esas alınan kusur raporunun ve mahkemenin kabulünün olayın oluşu ve kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu anlaşılmakla kusura yönelik davalı vekillerinin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
3.2.Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesine göre; “Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesine göre ise; “Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hakim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.”
Mahkemece, davacılar vekili tarafından talep edilen manevi tazminat miktarı olayın oluş tarihi, takdir edilen manevi tazminat miktarlarının TBK’nın 56 maddesindeki özel haller ile olayın oluşu, kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ve hak ve nesafet ölçütleri dikkate alındığında takdir edilen manevi tazminat miktarının ve reddedilen kısım üzerinden hükmedilen vekalet ücreti miktarının yerinde olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin tüm, davalı vekillerinin bu yöndeki istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
3.3.Medenî Hukuk yargılamasına hâkim olan ilkelerden biri taleple bağlılık ilkesidir. Bu ilke 6100 sayılı HMK’nın 26’ncı maddesinde açıkça ifade edilmiştir. Buna göre, hâkim tarafların talepleri ile bağlıdır. Talepten fazlasına veya talepten başka bir şeye karar veremez. Bunun anlamı tarafın talep etmediği husus hakkında mahkemenin karar veremeyeceğidir. Buna göre hâkim, tarafların dilekçelerinde talep edilen hususları karşılar. Hâkimin, tarafların talep etmediği bir hususta karar vermesi mümkün değildir. Tarafın neyi talep edip etmediği ve hâkimin ne hakkında karar verip veremeyeceği dava dilekçesine bakılarak tespit edilir. Bu tespitin konusunu, istenilen hukukî sonuç oluşturur. Bu itibarla hâkimin karar verme sınırı dava dilekçesi ile belirlenmiş olur.
3.4.6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre, davacı tarafın, davaya konu ettiği her bir talebin hüküm altına alınması hakim için bir zorunluluktur. (Yargıtay 17.H.D. 2014/9227 E. 2016/8118 K.)
3.5. Somut olayda davacı tarafça dava dilekçesinde davacının bedensel zararları nedeniyle ……….. TL maddi tazminat talep edildiği, dava ve ıslah dilekçesinde talep edilen maddi tazminat miktarının hangi kısmının geçiçi iş göremezlik, hangi kısmın kalıcı iş göremezlik nedeniyle talep edildiğinin belirtilmediği anlaşılmıştır.
Mahkemece hüküm altına alınan miktarın davacının dava dilekçesinde talep ettiği zarar kalemlerinden hangisinin ne miktarla kabul edildiğine ilişkin gerekçe içeriğinde bir açıklama yapılmamıştır. Bu itibarla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 31. Maddesinde belirtilen hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında mahkemece davacı vekilinden hangi zarar kalemi için nekadar talep edildiğini açıklattırarak, her bir talep hakkında tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak değerlendirme yapılması ve hüküm altına alınan tazminat miktarlarının davacının kazadan kaynaklanan her bir zararının hangi miktarına ilişkin hüküm tesis edildiği belirtilerek gerekçeli denetime imkan verir şekilde hüküm tesisi gerekirken belirtilen hususlara aykırı davranılması kararın kaldırılmasını gerektirmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nIn 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalı … vekilinin ve davalı ……….. Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, sair hususlar incelenmeksizin, HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına, Dairemiz kararına uygun şekilde, istinaf edenin sıfatı, kazanılmış haklarda dikkate alınarak eksikliklerin giderilmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE
a-Davacı taraftan alınması gereken ………. TL istinaf karar ve ilam harcının tahsili ile Hazine’ye irad kaydına,
b-İstinaf masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
2-Davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı KABULÜ İLE;
Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/04/2022 tarih ve 2020/258 esas ve 2022/594 sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,6 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
Dosyanın davanın yeniden görülmesi için MAHALLİNE İADESİNE,
3-Davalılardan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde yatıran tarafa iadesine,
4-İstinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama neticesinde verilecek kararla birlikte değerlendirilmesine,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi.21/11/2023

Başkan Üye Üye Katip

e-imza e-imza e-imza e-imza
İ.S.