Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1613 E. 2022/1392 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1613
KARAR NO : 2022/1392

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/04/2022 Tarihli Ara karar
NUMARASI : 2022/299 Esas (Derdest Dosya)
DAVACILAR :

VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 06/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2022

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/04/2022 tarih ve 2022/299 esas sayılı ara kararı aleyhine davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 17/05/2021 tarihinde işleteni davalı ……olan ….. plakalı aracın davalı …sevk ve idaresinde … Mahallesi …OSB …..nolu cadde üzerinde sol şeritte seyir halindeyken, yolun sağ tarafında bulunan inşaat alanına dönmek için durduğu, sağ şeride geçmeden geniş açı ile sağa dönmeye başladığı esnada yolun sağında davacıların murisi müteveffa …..’ın sevk ve idaresindeki ….plakalı motorsiklete çarpması neticesinde, müteveffanın kamyonun önüne düştüğü, kamyon sürücüsünün etrafı kontrol etmeden haraket etmesi neticesinde kamyonun önünde yatar vaziyette bulunan müteveffanın üzerinden kamyonun sol tekerleği ile geçmesi sonucu davacıların müşterek çocukları …..’ın vefat ettiği belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak HMK’nın 107. Maddesi uyarınca her bir davacı için 1.000-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı işleten ve sürücü bakımından kaza tarihinden davalı ……bakımından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan alınarak davacılara verilmesine, işleten ve sürücünün taşınır ve taşınmaz mal varlıkları, adlarına kayıtlı araçlar, banka hesapları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece 18/04/2022 tarihli ara karar ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Talebin duruşmalı olarak değerlendirilmesi gerektiği, kazaya ilişkin …. Asliye Ceza Mahkemesinin …E. sayılı dosyasında davalı …..’nin asli kusurlu olduğunun ortaya konduğu, yaklaşık ispat kavramının yerine getirildiğini, davanın belirsiz alacak davası olması nedeni ile gerçek değerin yapılacak bilirkişi raporu ile ortaya çıkacağını, mahkemece bu hususun dikkate alınarak davalıların mal kaçırma çabalarını engellemek için ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı vermesi gerekirken reddetmiş olmasının haksız olduğunu, açılan davanın fiilen sonuçsuz hale gelmemesi için yerel mahkemece ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak, davalılar adına kayıtlı bulunan taşınır, taşınmazlar UYAP üzerinden sorgulanarak kaydına iş bu dava sonuçlanıncaya kadar 3. Kişilere devir ve teslimini önlemek amacıyla ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Talep: Trafik kazası neticesinde ölüm nedeni ile ölenin yakınları tarafından açılan destekten yoksun kalmaya ilişkin tazminat davasında ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinin mahkemece reddedilmesine ilişkin ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.

HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacılar tarafından 17/05/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müşterek çocukları destekleri ……’ın vefat ettiği belirtilerek destekten yoksun kalma talepli dava açılmış, davalı sürücü ve işleten hakkında ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş, mahkemece ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin reddine ilişkin ara karar tesis edilmiştir.

Gerek ihtiyati tedbir gerekse de ihtiyati haciz hukukumuzda geçici hukuki korumalar olarak düzenlenmiştir. Ancak, bu iki hukuki koruma kurumu konuları, amaçları ve kapsamı bakımından birbirinden farklıdır.
HMK’nın 389.maddesinde; ”Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. ” düzenlemesi mevcuttur. Somut uyuşmazlıkta dava destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olup, HMK’nın 389 maddesindeki açık düzenleme karşısında ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinden, davalıların malvarlıklarının uyuşmazlık konusu olmaması nedeni ile mahkemece davanın konusunun tedbir talep edilen malvarlığına yönelik olmaması nedeni ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir.

İİK’nun 257/1.maddesinde “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” denilmiştir.

İİK’nun 259. Maddesinde “İhtiyati haciz istiyen alacaklı hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 96 ncı maddesinde yazılı teminatı vermeğe mecburdur. Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz. Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata lüzum olup olmadığını takdir eder” hükmü düzenlenmiştir.

Somut olayda; ihtiyati haciz istemi haksız eylem niteliğindeki trafik kazasından kaynaklanmaktadır. Bu itibarla tarafların sıfatına bakıldığında haksız fiil sorumluluğu söz konusu olup kazanın meydana geldiği tarihte borcun muaccel olduğu dikkate alındığında, evrak kapsamı, kazaya ilişkin …. Asliye Ceza Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası, dosya içerisindeki kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporu nazara alındığında bu aşamada yaklaşık ispat koşullarının gerçekleştiği, yerleşik yargıtay içtihatları nazara alındığında ihtiyati hacze karar verilebilmesi için tam ispatın gerekmediği yaklaşık ispatın yeterli olduğu belirtildiğinden somut uyuşmazlıkta mevcut deliller nazara alınarak mahkemece İİK’nın 257/1. maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken yaklaşık ispat şartlarının sağlanamadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi yerinde görülmemiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ihtiyati hacze yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nun 353/1-b,2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının düzelterek esas hakkında yeniden karar verilmek üzere aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A- Davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara karar yönünden istinaf talebinin REDDİNE,
B- Davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara karar yönünden istinaf talebinin KABULÜNE,
Gaziantep 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/04/2022 tarihli “davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin” ara kararının HMK’nin 353/1-b maddesinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilmek üzere KALDIRILMASI VE DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMAK suretiyle;
Buna göre;
1-Davacıların İİK’nun 257.maddesindeki yasal koşullara uygun ihtiyati haciz talebinin KABULÜ ile;
Davacıların harçlandırılmış dava dilekçesinde belirtilen dava değeri ve istinaf dilekçesindeki talepleri ile bağlı kalınarak 2.000,00-TL’lik taleplerinin (Her bir davacı için 1.000-TL tazminat miktarı ile ) teminine ilişkin ve bu miktarla sınırlı olarak, davacıların talepleri ile bağlı kalınarak davalılar …. ve ….. adına kayıtlı taşınır ve taşınmazların kayıtlarına haczi kabil ve borca yeter miktardaki kesiminin İİK nun 257/1. maddesi uyarınca İHTİYATEN HACZİNE,

2-Davalıların ihtiyati haciz kararı nedeniyle uğrayabileceği zararlara karşılık, davacılardan dava konusu dava dilekçesinde belirtilen alacak miktarının %15’i olan 300- TL (Her bir davacı bakımından 150-TL) değerinde teminat alınmasına,
3-Kararın tebliği ve infazı işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
4-Peşin yatırılan istinaf karar harcının istek halinde davacı tarafa iadesine,
5-İstinaf giderlerinin esas hakkında verilecek kararda değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip