Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1113 E. 2022/1235 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1113
KARAR NO : 2022/1235

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/03/2022
NUMARASI : 2022/205 Esas- 2022/298 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 22/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/06/2022

Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/03/2022 tarih ve 2022/205 esas ve 2022/298 karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili ……’nın 13/03/2020 tarihinde, motosikleti ile …sevk ve idaresindeki kamyonet ile çarpıştığını, müvekkilinin sakat kaldığını, kazanın oluşumunda …..’ın kusurlu olduğunu, meydana gelen kazada müvekkilinin vücudunun birçok bölgesinde hasar meydana geldiğini, bu nedenlerle ….Devlet Hastanesi ile …..Eğitim ve Araştırma Hastenesi’ne müzekkere yazılarak müvekkili …..’nın tedavi evraklarının istenilmesini, Siverek 1.Asliye Ceza Mahkemesi’ne müzekkere yazılarak 2020/658 Esas sayılı dosyanın onay suretinin istenilmesini, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının müvekkili şirkete eksik evrak ile başvuru yaptığını, bu nedenler davanın usulden reddine karar verilemesi gerektiğini, davacı tarafın müvekkili şirketten maddi tazminat talebinde bulunduğunu ancak talep edilen kalemlerin neler olduğunu açıklamadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe teminatı ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan motosiklet sürücüsünün kazada kusurunun olup olmadığının araştırılması gerektiğini, kaza sırasında koruyucu ekipman kullanılmamış olması nedeniyle müterafik kusur indirimi talep ettiklerini, müvekkili şirketin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını, talep edilen tazminatı kabul etmediklerini, bu nedenlerle yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davanı taraf üzerine bırakılarak davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Davanın, 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine, Siverek Asliye Hukuk Mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu anlaşılmakla Mahkemenin görevsizliği’ne karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli ve yetkili olduğu halde yasaya ve usule aykırı bir şekilde görevsizlik kararı verdiğini, bu nedenle de verilen bu kararın kaldırılması gerektiğini, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasının talep etmiştir.
Dava, 6098 sayılı TBK m. 54 gereğince bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.

HMK. 1. maddesinde açıkça düzenlendiği gibi mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Bu düzenleme ile birlikte görev bir kamu düzeni olduğu gibi tabii hakim ilkesi gereğince Anayasa’da hiç kimsenin kanunen tabi olduğu mahkemelerden başka bir merci önüne çıkarılamayacağı teminat altına alınmıştır.
Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun 07/07/2021 tarih, 608 sayılı kararı ile Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresinin Şanlıurfa ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesinin HMK. 1. maddesi anlamında kanun niteliğinde olmadığı gibi yürürlülük tarihinin 01/09/2021 olarak belirtilmiş olmasının bu tarihten sonra açılacak davaları kapsadığının da amaç edinildiği kabul edilmelidir.

Buna göre 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve derdest bulunan dava dosyalarında gönderme ve görevsizlik gibi usuli kararların verilmesinin kanuni düzenlemeler ve kurul kararına aykırı olduğu sonucuna varılarak davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı taraftan alınması gereken harç peşin alındığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin ilgisi üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmının ilgilisine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olarak oybirliği ile karar verildi. 22/06/2022

Başkan Üye Üye Katip