Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1104 E. 2022/1033 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2022/1104
KARAR NO : 2022/1033

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/03/2022 Tarihli Ara Karar
NUMARASI : 2021/766 Esas (Derdest Dosya)
DAVACILAR :

VEKİLİ :
DAVALILAR :

VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/05/2022

Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/03/2022 tarih ve 2021/766 esas sayılı ara kararı aleyhine davalılar …..ve …. vekili ile ve davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; …. tarihinde davalı sürücü ….’ın sevk ve idaresindeki ….. plakalı tır ve tıra bağlı …. plakalı dorsesi ile seyir halindeyken, bozulup emniyet şeridinde nizami şekilde park halinde duran …. plakalı tırın dorsesindeki çadırı düzelten murisleri ….’a … plakalı aracın çarpması şeklinde meydana gelen kazada, murislerinin vefat ettiği belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak … için 1.000-TL maddi, 200.000-TL manevi, … için 1.000-TL maddi ve 100.000-TL manevi, … için 1.000-TL maddi ve 100.000-TL manevi tazminatın, maddi tazminat kısmından davalı sigorta şirketinden, manevi tazminatın ise davalılar … ve …..’dan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, manevi tazminat alacaklarının mesnetsiz kalmasını engellemek için davalı işleten …. adına kayıtlı ….. plakalı tır ve bu tıra bağlı yine adına kayıtlı …. plakalı dorse kayıtlarına ihtiyati tedbir kaydı konulmasına, araçların satılması halinde davalı özel şahıslar aleyhine ihtiyati haciz kararı verilmesi talep ve dava edilmiştir.

Mahkemece 02/02/2022 tarihli ara karar ile “Davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine, Davacıların İİK’nun 257. maddesindeki yasal koşullara uygun ihtiyati haciz talebinin kabulü ile, İİK. 259. Maddesi gereğince 400.000 TL’nin %15 oranında (60.000,00 TL) teminat mukabilinde, davalı …. ve ….l’ın 400.000,00 TL tutarındaki dava değerine yeter miktardaki taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının İİK’nun 257. ve devamı maddeleri gereğince ihtiyaten haczine, İİK’nun 259/1. maddesi gereğince, (400.000,00 TL) %15’i oranında HMK’nun 87. maddesine göre nakdi teminat veya süresiz banka teminat mektubu alınmasına,” karar verildiği ve söz konusu karara karşı davalılar vekilince itiraz edilmesi üzerine duruşmalı olarak yapılan inceleme sonucunda 16/03/2022 tarihli ara karar ile ” Davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin teminata yönelik itirazının reddine, davalı vekilinin ihtiyati haciz kararına itirazının reddine, ” karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; % 15 teminatla ihtiyati haciz kararı verilmesinin mağdur edici olduğunu, manevi tazminat alacağının mestentsiz kalmaması adına davalı …. adına kayıtlı olan olaya karışan …. plakalı tır ve bu tıra bağlı davalı adına kayıtlı … plakalı dorse kayıtlarına ihtiyati haciz konulmasına ilişkin taleplerinin değerlendirilmemesinin yerinde olmadığını belirterek teminatsız ihtiyati haciz kararı verilmesi ve ya teminat oranının % 5 olarak belirlenerek davalı … adına kayıtlı … ve …. plakalı dorse kayıtlarına ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davalılar ….. ve ….. vekili dilekçesinde özetle: Manevi tazminat bedellerinin henüz muaccel hale gelmediğini, 400.000-TL nin hukuki anlamda afaki bir miktar olduğunu, taşkın haciz niteliğinde bulunduğunu, davacı sıfatında bulunan baba …..’ın da olayın meydana gelmesinde kusurlu olup, müvekkillerinin olası kusurlarının kalkma ihtimalinin bulunduğu, gayri resmi eşin mirasçılık sıfatının bulunmadığı, müvekkili ….’a isnat edilecek bir kusur oranı bulunmadığından verilen kararın yerinde olmadığı belirtilerek kararın kaldırılması talep edilmiştir.

Talep, trafik kazası sonucu ölüm nedeni ile ölenin yakınları tarafından manevi tazminat istemli davada verilen ihtiyati haciz kararına vaki itirazın ve teminat hususunda verilen kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
HMK’nun 355. Maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
İİK’nun 257/1.maddesinde “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” denilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta manevi tazminata dayanak teşkil eden zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki “muacceliyet” kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır.

HMK’nun 341/1 maddesi gereğince ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılacak itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Buna göre ilk derece mahkemelerinin istinaf yoluna başvurulabilecek ara kararları maddede belirtilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerine ilişkin ara kararları ile sınırlı olup, bunların dışındaki ara kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaz.

İlk derece mahkemesinin ihtiyati haciz kararında takdir edilen teminatın kaldırılması ya da değiştirilmesi talebi üzerine verilen ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmasına imkan veren bir yasal düzenleme bulunmadığından davacılar vekilinin teminat miktarına ilişkin istinaf istemi HMK’nun 341/1 ve 352. maddeleri uyarınca usulüne uygun olmayıp, davacı vekilince her nekadar davalı adına kayıtlı davaya karışan araçlar üzerine ihtiyati haciz konulmadığı, buna ilişkin taleplerinin mahkemece değerlendirilmediği belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuş ise de, mahkemece ihtiyati hacze ilişkin 02/02/2022 tarihli kararın davalıların dava değerine yeter miktardaki taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına ilişkin olarak verildiği bu itibarla tüm malvarlıkları ile ilgili ihtiyati haciz kararı verildiğinden söz konusu istinaf itirazında davacı tarafın hukuki yarının bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf itirazlarının reddine karar verilmiştir.

İhtiyati haciz kararları esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlardır. İİK’nun 257 ve devamı maddelerindeki düzenlemeler nazara alındığında, haksız fiil tarihinde zararın meydana geldiği ve alacağın muaccel olduğu, her ne kadar manevi tazminat miktarının taktiri yargılamayı gerektiyor ise de, dosya içerisinde mevcut Adli Tıp Trafik ihtisas Dairesince düzenlenen rapor ve evrak kapsamı nazara alındığında bu aşamada yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam bir ispat gerekmediği, mahkemece teminat karşılığı ihtiyati haciz kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, her nekadar dava dilekçesinde davacı imam nikahlı eş için 200.000-TL davacı anne …. için 100.000-TL davacı baba … için 100.000-TL olmak üzere toplamda 400.000-TL manevi tazminat talep edilmiş ise de, dava değerinin 303.000-TL olarak gösterilmesi nedeni ile eksik harç alındığı anlaşılmış ise de söz konusu harç eksikliğinin giderilmesi mahkemece yargılama aşamasında dikkate alınıp tamamlatılabileceğinden bu aşamada esasa etkili görülmeyerek İİK’nun 257 ve izleyen maddelerinde öngörülen ihtiyati haciz koşullarının somut olayda oluştuğunun kabul edilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf dilekçesinin HMK’nın 341/1 ve 352 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Davalılar ….ve ….vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
3-Alınması gereken harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Taraflar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sy. HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip