Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/694 E. 2023/562 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/694 – 2023/562
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. Hukuk Dairesi

DOSYA NO : 2021/694
KARAR NO : 2023/562

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : ……….
ÜYE : …………
ÜYE : ………….
KATİP : ………

İNCELENEN KARARIN:
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/09/2020
NUMARASI : 2020/240 E., 2020/662 K.
DAVACI : ……………
VEKİLLERİ : Av. …..
DAVALI : ………..
VEKİLLERİ : Av. …………..
Av. ………….
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARARININ
TARİHİ : 09/05/2023
YAZIM TARİHİ : 14/05/2023

1. Davalı vekili tarafından süresinde verilen dilekçe ile yukarıda tarih ve sayısı gösterilen mahkeme kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılması talep edildiğinden, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, gereği düşünüldü;

I. YARGILAMA SÜRECİ :
Davacının Talebi:
2. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …….. tarihinde, ……….. plakalı araç ile plakası tespit edilemeyen minibüsün çarpışması sonucunda, ……….. plakalı aracın kontrolü kaybedip yaya olan müvekkiline çarptığını ve yaralanmasına neden olduğunu, davalıya yapılan tazminat başvurusunun sonuçsuz kalığını, bu nedenlerle geçici iş göremezlik, sürekli maluliyet, bakıcı gideri, tedavi gideri için ayrı ayrı 10,00’ar TL maddi tazminatın müracaat tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini dava etmiş, yargılama aşamasında talebini HMK’nın 107/2. maddesi gereğince ……….. TL olarak arttırmıştır.
Davalının Cevabı:
3. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usulüne uygun başvurunun bulunmadığını, kazanın varlığının ispat edilmesi gerektiğini, maluliyet ile kaza arasında illiyet bağının bulunması gerektiğini, geçici iş göremezlik ile geçici dönem bakıcı giderinin teminat dışında olduğunu, genel şartlara göre uzman bilirkişi aracılığıyla asgari ücret üzerinden hesabın yapılması gerektiğini, müterafik kusur indiriminin yapılması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararı:
4. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü ile ……….. TL kalıcı maluliyet ………… TL geçici iş görmezlik ve ……….. TL bakıcı gideri tazminatının ………….. tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tedavi giderine yönelik talebin reddine karar verilmiştir.

II. İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı tarafın istinafı:
5. İstinaf başvurusunda bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle; davacı tarafından KTK’nın 6704 sayılı yasa ile değişik 97.maddesine ve ZMSS Genel Şartlarına uygun başvuru yapılmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, kazanın varlığının ispat edilemediğini, geçici iş görmezlikten doğan zararların ………………. tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarının yürürlüğe girmesi ile poliçe teminatı dışına çıkarıldığını ve sorumluluğun SGK’ya geçtiğini, bu nedenle geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadıklarını, kusur tespitinin ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından yapılması gerektiğini, maluliyet oranının ATK 3. İhtisas Dairesi tarafından belirlenmediğini, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
6. Dava, trafik kazası sonucu maruz kalınan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
7. Mahkemece, kusur ve maluliyete ilişkin rapor alınmadan, …………………. tarihli kusur raporlarına göre hüküm kurulmuştur. Adı geen dosyada davalı taraf olmayıp, hükme esas alınan kusur ve maluliyet raporları davalıya tebliğ de edilmemiştir.
8. Anayasanın 36/1 maddesinde; “Herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adli yargılanma hakkına sahiptir.” hükmü düzenlenmiştir. Yine HMK’nın 27. maddesinde; “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını içerir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Bir davanın görülmesi için taraf teşkilinin sağlanması esas olup, hakimin bu hususu re’sen gözetmesi gerekir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların yargılamanın aşamalarından haberdar edilmesi ile mümkündür. Bu husus da usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir. Adil yargılanma hakkının kapsamında yer alan savunma haklarının etkin biçimde kullanılmasını teminen konulan yasal düzenlemelerden biri de davada esaslı işlem olan bilirkişi raporlarının taraflara tebliğine ilişkin düzenlemelerdir. HMK’nın 280/1 maddesi; “Bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir, verildiği tarih rapora yazılır ve duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir.” hükmünü amirdir. Bilirkişi rapor örneğinin taraflarca okunup değerlendirilebilmesi, varsa itirazlarını dile getirebilmeleri ya da belirsizlik gösteren hususlar hakkında açıklama yapılmasını temin amacıyla veya yeni bilirkişi incelemesini talep edebilmeleri için taraflara tebliğ edilmesi zorunluluğu öngörülmüştür. Somut olayda, bilirkişi raporları davalı tarafa usulüne uygun biçimde tebliğ edilmemiş, davalıya bilirkişi raporlarına karşı itiraz etme veya beyanda bulunma hakkı verilmeden, Anayasa ve HMK ile koruma altına alınan hukuki dinlenilme ve savunma hakkı kısıtlanarak aleyhinde hüküm kurulmuştur.
9. Bu durumda mahkemece; bilirkişi raporlarının davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmesi ve itiraz süresi beklenerek, davalının itiraz ve cevap verme hakkını kullanması sağlanmak suretiyle savunma ve delillerinin toplanması, değerlendirilmesi ve sonucuna göre inceleme yapılarak karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde davalının itiraz ve savunma hakları kısıtlanarak, yargılamaya devamla hüküm kurulması doğru olmamış, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulü ile bu aşamada sair hususlar incelenmeksizin mahkeme kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.

IV. KARAR:
Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1.Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/09/2020 tarih, 2020/240 E., 2020/662 K. sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,6 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA,
2. Davanın yeniden görülmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE,
3. Davalı taraftan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4.İstinaf yargılama giderinin mahkemece yeniden verilecek kararda değerlendirilmesine,
5.Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6.Davalı …………. tarafından tehiri icra talebi kapsamında …………. E. sayılı icra dosyasına mehil vesikası için ibraz edilen …………….. TL tutarlı teminat mektubunun yatırana İADESİNE dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a,6 maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi.09/05/2023

Başkan

Üye

Üye

Katip

İ.P.