Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/639 E. 2022/2409 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/639
KARAR NO : 2022/2409

TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/11/2020
NUMARASI : 2014/2292 Esas- 2020/734 Karar
DAVACI : … –
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
Av. …
Av. …
Av. …
Av. …
DAVALI : … –
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 30/12/2022
GEREKÇE TARİHİ : 30/12/2022

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/11/2020 tarih ve 2014/2292 Esas ve 2020/734 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait ……. plakalı aracın ……. tarihinde sürücü ……. yönetiminde kaza yaptığını, çarpma dolayısıyla araç içerisinde yolcu olarak bulunan ……. araçtan fırlayarak park halindeki ……. plakalı çekici arkasındaki …… plakalı römorkun arka kısmına çarparak yaralandığını, meydana gelen trafik kazası sonrası düzenlenen kaza tespit tutanağına göre …….. dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanarak çarpması nedeniyle kusurlu olduğunu, ayrıca sürücünün hastanede yapılan muayenesinde alkollü olduğunun ortaya çıktığını, yargılama süreci devam ederken toplam …… TL ödemenin …….. yapıldığını, rücuen tazminat bedeli olan ……… TL’nin müvekkil sigorta şirketince mağdur tarafa ödemenin yapıldığı ……. tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın kendilerine ihbar edilmesi üzerine ……… -TL ödediğini belirterek bu meblağın müvekkilden tahsilini talep ettiğini, ……… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/219 Esas sayılı dosyası incelendiğinde mağdurun hatır taşıması niteliğinde taşındığının tespit edildiğini ve kendine …….-TL maddi tazminat ödenmesine karar verildiğinin görüleceğini, ………. hatır taşıması sebebiyle araçta bulunduğunu, hatır taşımasının ZMMS kapsamına girmemesi sebebiyle davacı … şirketinin ödeme yapmaması gerektiğini, davacı … şirketinin yanlış ödeme yaptığını, öncelikle bu sebeple davanın reddi gerektiğini beyanla haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile ……..-TL rücuan tazminatın ödeme tarihi olan ……… tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; davacı şirketin tüzel kişiliğinin kalmadığını, dava sırasında bu hususun davacı tarafça mahkemeye bildirilmediğini, yerel mahkemece hiçbir araştırma yapılmadan ve bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmeden yargılama yapıldığını, bu nedenle verilen kararın hatalı olduğunu, mahkemece kazanın münhasıran alkol etkisinde olduğu hususunda bilirkişiden rapor aldırılmadığını, davacının yapmış olduğu faiz, yargılama gideri ve vekalet ücreti ödemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Dava, zorunlu trafik sigortacısı tarafından zarar gören üçüncü kişiye ödenen tazminatın alkol nedeniyle sigortalısından rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin “Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı” başlıklı 97/1. maddesinde, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra, bu konu ile ilgili olan “b-2” bendinde, alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları belirtilmiştir. Öte yandan, davaya konu kazanın meydana geldiği tarih itibariyle yürürlükte olan Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.4.d. maddesinde, tazminatı gerektiren olay, işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak verildiği kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa, sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır.
O halde, hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Aynı kaza ile ilgili olarak açılan ve davalının taraf olduğu ………. esas sayılı dosyası içerisinde alınan içlerinde nörolog bilirkişinin de bulunduğu …… tarihli heyet raporunda kazanın salt alkol etkisi altında gerçekleştiği hususunda kanaat bildirildiği anlaşılmakla davalının yeniden rapor aldırılmasına yönelik istinaf itirazının yerinde olmadığı görülmüştür.
Rücu davaları; gerçek zararın giderilmesi amacına yönelik olup, zenginleşmeye bir vesile teşkil etmemelidir. Dolayısıyla zarar sorumlusundan halefiyet ilkelerine dayalı olarak talepte bulunan davacı da, ödediği meblağın tamamını değil, ancak zarar görenin uğradığı gerçek zararı, zarar sorumlusu bulunanlardan isteyebilir.
……. Asliye Hukuk Mahkemesinin …… E. sayılı dosyasında, davanın trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası olduğu, davacının …….. İnşaat Taahhüt San. Ve Tic Ltd. Şti olduğu, dosya kapsamında alınan Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyeti raporunda davacının %…… oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının rapor edildiği, mahkemece alınan aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, davacının beden gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı tazminatının …….. -TL, tedavi masrafının …….. -TL olacağının hesap edildiği, ancak taleple bağlı kalınarak maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile ……-TL maddi tazminata hükmedildiği, hükme karşı temyiz başvurusunda bulunulması üzerine hükmün Yargıtay 4. HD’nin 2012/16405 E. 2013/12267 K. sayılı ilamı ile hükmün bozulduğu, Mahkemece 2013/851 Esas sayılı dosya üzerinden direnme kararı verildiği, direnme kararının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay HGK’nın 2014/4-1018 E. 2016/326 K. Sayılı kararı ile direnme kararının da bozulduğu bu kez mahkemece dosyanın Mahkemenin 2016/451 Esasına kaydedildiği, Mahkemece yapılan yargılama sonucunda ……….-TL maddi tazminat ile ……….-TL manevi tazminata hükmedildiği, Mahkemece verilen hükmün Yargıtay 17. HD’nin 2018/2235 E. 2019/6774 Karar sayılı ilamı ile onandığı ve hükmün 10/09/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Davacı tarafça bu yargılaya ilişkin açılan hasar dosyası kapsamında dava dışı ………. toplam ………. -TL ödeme yapıldığı bildirilmiş ve ibraname ibraz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, aşamalarda ileri sürülen iddia ve cevapların denetimi sağlayacak biçimde eksiksiz sergilenip, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; olayda ibraname ile davacı tarafça ödenen bedelin gerçek zarar miktarının çok altında olması, total zarar gözetildiğinde hatır indirimi yapılsa dahi davalı açısından sonuca etkili olmayacağı, davalı tarafça faiz miktarının fazla ödendiği iddia edilmişse de ibranamede ödenen …….. TL ana paraya dava tarihi olan ……….. tarihi arasında hesaplanan yasal faiz miktarının doğru ve yerinde olduğu gözetilerek davalı vekili tarafından yapılan istinaf itirazları yerinde görülmemiş ve başvurunun HMK’nın 353/1-b,1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine,
2-Alınması gereken ……. TL istinaf karar harcından peşin alınan …….. TL nin mahsubu ile bakiye ……… TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olarak oybirliği ile karar verildi. 30/12/2022

Başkan Üye Üye Katip
… … … …
E-imzalıdır E-imzalıdır E-imzalıdır E-imzalıdır

M.T.