Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/323 E. 2022/2181 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/323
KARAR NO : 2022/2181

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … ( …)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/12/2020
NUMARASI : 2019/896 Esas- 2020/550 Karar
DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. …-.
DAVALI : … -…
VEKİLİ : Av. ….
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/12/2022

Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/12/2020 tarih, 2019/896 Esas ve 2020/550 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; ……. plakalı araç sürücüsünün müvekkili şirkete ait ……. plakalı araca çarpması neticesinde davacının aracında maddi hasar meydana geldiğini ve değer kaybına uğradığını, dava öncesi sigorta şirketine 29.07.2019 tarihinde başvurduklarını, ancak şirketin ödeme yapmadığını, arabuluculuk görüşmelerinden de netice alınmadığını iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00-TL tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 21/10//2020 havale tarihli dilekçesinde talebini 9.909,90 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının usulüne uygun başvuru yapmadığı için dava şartlarının sağlanmadığını, davanın usulden reddi gerektiğini, davanın esasına ilişkin olarak ise davayı kabul etmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalının kusuru oranında olduğunu, hesaplamanın genel şartlarındaki esaslar gözetilerek yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile 9.909,90 TL değer kaybı tazminatının temerrüt tarihi olan 19/07/2019 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinde; başvuru şartının yerine getirilmediğini, hesap raporunun hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
HMK 355 md. gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava trafik kazası nedeniyle değer kaybı tazminatı davasıdır.
2918 sayılı KTK.nın 97.maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Dosyanın incelenmesinde davacı tarafından sigorta şirketine karşı dava açmak için 19.07.2019 tarihinde arabulucuya baş vurduğu dosyaya sunulan evraklardan anlaşıldığından aksi yöndeki istinaf itiraz yerinde görülmemiştir,
Mahkemece bilirkişiden kusur ve hasar yönünden rapor aldığı hasar raporunun genel şartlara göre ve objektif değer kaybı yöntemine göre belirlendiği anlaşılmıştır. Mahkemece genel şartlara göre hesaplanan değere itibar edildiği Yargıtay tarafından kabul edilen objektif yönteme göre hesaplanan miktar genel şartlara göre hesaplanan miktardan daha fazla olduğu için istinaf eden aleyhine kaldırma yapılamayacağından istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir,
Bu itibarla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı ……. vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 676,94 TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan 331,34 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan 346,60 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 28/11/2022

Başkan Üye Üye Katip
… … … …