Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2355 – 2023/1237
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2355
KARAR NO : 2023/1237

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :………..
ÜYE : ………..
ÜYE :…………..
KATİP : …………….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/09/2021
NUMARASI : 2020/16- 2021/678
DAVACILAR : 1-…………..
VEKİLİ : Av. ……….
DAVALI : …………
VEKİLİ : Av. ………….
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
GEREKÇE TARİHİ : 28/09/2023
KARAR TARİHİ : 05/09/2023

Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/09/2021 tarih, 2020/16 2021/678 karar sayılı kararı aleyhine davalı …………. vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

I. DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davaya konu ………. günü sürücüsü tespit edilemeyen aracın, murisin kullandığı ………. plaka sayılı motosikleti arkasında yolcusu ile ……… otoyol üzerinde seyir halinde iken, aşırı hız dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu araç ile motosikletin çarpıştığı ve ölümlü trafik kazası meydana geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere anne ……….. için ……… TL, baba ………… için ………. TL olmak üzere toplam ………. TL maddi tazminatın davalı şirkete dava dilekçesinin tebliğinden 8 gün sonrasından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, davacı vekili …………. tarihli dilekçesi ile dava değerini ……… TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Sigorta Tahkim Komisyonuna yapılan………… sayılı başvuru sonucunda ……….. yolcu olduğunun değerlendirilerek davalı kurum aleyhine tazminata hükmedildiğini, yolcu ………… hak sahiplerine destekten yoksun kalma tazminatı ödenmesine hükmedildiğini, miktar itibariyle kararın kesin olduğunu, kararın kesin delil niteliğinde olduğunu, dolayısıyla davacıların murisi ………….. sürücü olarak kabul edilmesi gerektiğini, sürücünün kasksız olarak sevk ve idare ettiği sigortasız araç ile karıştığı kaza sonucu ortaya çıkan zararın güvence hesabının teminatı dışında olduğunu ve bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR:
İlk derece mahkemesince; dava ve artırım dilekçesi birlikte nazara alınarak;”Taleple Bağlı Olarak” davacıların davasının kabulü ile, ………… için ………. TL, ………….. için ………… TL destekten yoksun kalma tazminatının …………. tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak alınarak; davacılara verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı …………. vekili süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ……….. vekili istinaf dilekçesinde; süresi içerisinde başvuru yapılmadığını, motosiklet sürücünün açıkça tespit edilemediğini, sürücü müris ………….. ise davacıların tazminat haklarının olmadığını, tazminat haklarının teminat dışı olduğunu, sürücü muris değil ise hatır ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, faiz başlangıcının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı TBK m. 49-55; 2918 sayılı KTK 85, 89, 90, 91; 6100 sayılı HMK m.341, 353, 355, 359; ZMMS Genel Şartları

3. Değerlendirme
HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde,3.1. Motosikletlerin fiziksel yapısı nedeniyle motosikletlerde direksiyon yerine gidon denilen ve aracın yönününü belirli bir açıya kadar değiştirmesine olanak sağlayan sürücü tutma aparatı mevcuttur. Belirli bir hızda hareket eden motosikletlerin kaza veya başka bir nedenle aniden durarak hareketsiz kalması halinde motosiklet sürücüleri ve arkada bulunan motosiklet yolcuları savrulma etkisine girecektir. Bu tür kazalarda gidona tutunan sürücünün, yolcuya oranla daha az savrularak motosikletten uzaklaştıkları bilinmektedir. Yolcular ise önden çarpma ve hızla durma gibi kazalarda savrulama etkisine daha çok maruz kalarak kaza noktasından daha uzak bir noktaya savrulmaktadırlar. Adli Tıp verilerine göre motosiklet kazaları nedeniyle meydana gelen sürücü ve yolcu ölümlerinde; sürücülerin otopsi sonuçlarında daha çok göğüs ve karın bölgesine gidonun çarpması neticesinde vücutlarında künt travmaya bağlı yaralanmalar olduğu, yolcuların ise daha çok çarpmanın etkisiyle kafa bölgesine alınan darbeler neticesinde kafa ve boyun bölgesinden lezyonlar olduğu bilinmektedir. Dosya içerisinde bulunan kaza tespit tutanağında tazanın tek taraflı kaza olduğu motorsiklette iki kişi olduğu ancak hangisinin sürücü olduğunun tespit edilemediği ancak sürücü olan kişinin asli ve tam kusurlu olduğunun beyan edildiği anlaşılmıştır. İstanbul ATK’dan alınan kusur raporunda da sürücünün kim olduğunun tespit edilemediği rapor edilmiştir.

3.2. Ceza yargılamasındaki soruşturma aşamasında motosiklet üzerinde bulunan her iki kişinin de hayatını kaybetmiş olması ve kazada üçüncü bir kişinin kusurunun tespit edilememesi nedeniyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verilmiştir. Bu anlamda ceza soruşturması kararının davamıza hüküm anlamında bir etkisi bulunmamakla birlikte, dava dosyası içerisindeki ölü muayene tutanakları ve otopsi raporlarındaki tespitler, kazaya karışan ……….. plâkalı motosikletin kaza tarihindeki trafik kayıtlarına göre motosikletteki kazazedeler veya yakınlarından biri adına kayıtlı olmadığı ve sürücünün belirlenemediği nazara alınarak Yargıtay 17 HD’nin benzer vakıalardaki içtihatları esas alınarak eşit kusur dağılımı yapılar sonuca gidilmesinin yerinde olduğu, yine yaralanmaların boyutu ve sonucu gözetildiğinde kask takılmaması nedeniyle müterafik kusur esas alınarak %20 takdiri indirim yapılmasının yerinde olduğu, hatır taşımasına ilişkin savunmanın defi niteliğinde olduğu ve süresinde ileri sürülmemesi nedeniyle hatır taşıması nedeniyle takdiri indiriminin yapılmamış olması da yerinde görülmüştür

3.3.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacı tarafça dava açılmadan önce davalı Güvence Hesabına başvuruda bulunulduğu ………… Yönetmeliğinin 15. maddesi uyarınca mahkemece hüküm altına alınan faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğuna ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Bu itibarla davalı ……….. vekilinin istinafının HMK’nın 353/1-b,1maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b-1maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken ………… TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan ……….. TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan ………… TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 28/09/2023

Başkan Üye Üye Katip

e-imza e-imza e-imza e-imza

1M.K.