Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/2352 E. 2022/12 K. 07.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2352 – 2022/12
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO : …
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : …Esas-..Karar
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av….
Av. ..
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. .
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ : ..
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ..

…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…. Tarih, … Esas ve .. Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 20/09/2015 tarihinde eşinin sevk ve idaresinde bulunan… plakalı araçta yolcu konumunda iken meydana gelen kazada ağır yaralandığını, bu kaza nedeniyle … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile sürekli işgöremezlik ve geçici işgöremezlik tazminatı talepli dava açtıklarını, aldırılan rapora göre müvekkilinin %37,5 oranında maluliyetinin ve 9 ay iyileşme süresinin olduğunun bildirildiğini, mahkemece 203.795,00 TL maddi tazminata hükmedildiğini, poliçe limitinin 290.000,00 TL olduğunu, bu karar kesinleştikten sonra yine …. Asliye Ticaret Mahkemesinin….esas sayılı dosyası ile bakıcı giderine ilişkin dava açtıklarını ve bu dosyadan aldırılan raporda müvekkilinin maluliyet oranının %63 olduğunun tespit edildiğini ve davalarının reddine karar verildiğini, bu sebeplerle maluliyet artışı nedeni ile davalı sigorta şirketine başvuru yaptıklarını ancak cevap verilmediğini, arabuluculuk sonucunda da anlaşmaya varılamadığını, bu sebeple poliçe limitinden arta kalan bakiye 86.205,00 TL’nin (sürekli işgöremezlik dönemine ilişkin artan maluliyet nedeniyle) ilk dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile; 86.205,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 05/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İstinaf başvuru talebinde bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle; bilirkişi raporundaki maluliyet oranının olması gerekenden çok daha yüksek olduğunu, bilirkişi raporunun haricen müvekkilince…. tarafından incelendiğini, şahsın maluliyetinin kalıcı olup olmadığı konusunda şüphenin tespit edildiğini belirterek bu şüphenin giderilmesi için ATK’dan rapor alınması gerektiğini, açıklanan nedenlerle verilen kararın kaldırılmasını ve davanın reddi yönünde karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasında meydana gelen yaralanma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nin 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı vekili, istinaf başvurusundan sonra gönderdiği dilekçesi ile, davalı taraf ile sulh olduklarını, bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiklerini bildirmiştir.
Bilindiği ve HMK 313/1 maddesinde düzenlendiği üzere sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. HMK’nın 314. maddesinde sulhun hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. HMK’nın 315/1 maddesi ise “Sulh ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” hükmünü amirdir.
Bu nedenle, davacı vekilinin davalıya karşı açtığı ve …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Tarih,…. Esas ve…. Karar sayılı kararına konu davada, hükümden sonra ortaya çıkan sulh bakımından hüküm verme yetkisi hükmü veren mahkemeye ait olduğundan davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın karar verilmek üzere gönderilmesi gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile,
1-…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Tarih, ….Esas ve…. Karar sayılı kararının HMK’nin 353/1-a maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE,
3-Davalıdan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4-İstinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda değerlendirilmesine,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi uyarınca oy birliğiyle KESİN olarak karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip