Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1333 E. 2023/478 K. 28.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1333 – 2023/478
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1333
KARAR NO : 2023/478

TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

BAŞKAN : …………..
ÜYE : ……………
ÜYE : ………….
KATİP : …………

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/06/2021
NUMARASI : 2020/98 Esas- 2021/417 Karar
DAVACI : …………..
VEKİLİ : Av…………
DAVALI : …………
VEKİLLERİ : Av…………..
Av………..
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 28/04/2023
GEREKÇE TARİHİ : 28/04/2023

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/06/2021 tarih ve 2020/98 Esas ve 2021/417 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin yaya olarak yolun karşısına geçecek iken yarışan …….. motosikletten birinin çarpması sonucu yaralandığını, görgü tanıklarından birinin ifadesine göre, motosiklet plakasının ………… olduğunu, soruşturma dosyasında yapılan araştırmaya göre bu plaka üstüne kayıtlı bir araç olmadığını, kazaya sebep olan motosiklet sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin ağır yaralandığını, arabuluculuk ve başvuru şartının yerine getirildiğini, tüm bu nedenlerle ………. TL geçici iş göremezlik, ……… TL kalıcı iş göremezlik, ………. TL geçici dönemi bakıcı gideri, ………. TL sürekli dönem bakıcı giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflarına usulüne uygun başvurunun bulunmadığını, kazanın varlığının ispat olunamadığını, ilgili plakanın hiçbir araca tescilinin bulunmadığını, tutulan kaza yeri tespit tutanağı ve soruşturma dosyasında iddia olunan kazanın gerçekleştiğine dair bir bulguya rastlanmadığını, yaralanma ile kazanın illiyet bağının ortaya konulmadığını, maluliyet raporunun ATK’ dan aldırılması gerektiğini, geçici dönem iş göremezlik ve bakıcı giderinin müvekkilinin sorumluluğunda olmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Davanın kısmen kabulüne,
Kalıcı iş göremezlik yönünden davanın kısmen kabulü ile, ………. TL maddi tazminatın ……… tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Geçici iş göremezlik yönünden davanın kısmen kabulü ile, ………. TL maddi tazminatın ………. tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Bakıcı gideri yönünden davanın kısmen kabulü ile, ……… TL maddi tazminatın …….. tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Sürekli dönem geçici iş göremezlik talebinin reddine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; davacının başvuru şartının yerine getirmeden iş bu davayı açtığını bu nedenle davanın usulden reddi gerektiğini, kusur ve maluliyet raporunun denetime elverişli olmadığını, müvekkili kurumun geçici iş göremezlik ve bakıcı giderinden sorumluluğu bulunmadığını, davacı tarafça kazanın varlığının ispatlanamadığını, maluliyet raporunun denetime elverişli olmadığını, hesaplama yapılırken 1,8 teknik faiz uygulamasının esas alınması gerektiğini ileri sürerek mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava; trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı tarafça,………… tarihinde yaya konumundayken sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen moorsikletin çarpması sonucu yaralandığı belirtilerek geçici, sürekli iş göremezlik ve bakım-bakıcı giderine ilişkin maddi tazminat talep edilmiştir.
Davalı vekilince, davaya konu talep bakımından davacı tarafından kurumlarına davadan önce usulüne uygun bir başvuruda bulunulmadığı belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuş ise de; 2918 sayılı KTK.nın 97.maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Davacının söz konusu hüküm kapsamında davalı Güvence Hesabına başvurduğu, madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin başvuru şartının yerine getirilmediğine ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalı vekilince, müvekkili şirketin geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderinden sorumlu olmadığı belirtilerek istinaf talebinde bulunulmuş ise de: 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa’nın 59. maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı Yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun’un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği,” öngörülmüştür. Sigorta şirketi, motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçmiştir. Ancak geçici iş göremezlik tazminatı madde kapsamında değerlendirilemeyeceğinden geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri talepleri yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam edeceğinden bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 4. H.D.nin 2021/5372 E. 2021/8669 K., Yargıtay 4. H.D.nin 2021/3468 E. 2021/6538 K.)
Davalı vekilince tazminat hesaplanmasında TRH 2010 yaşam tablosunun kullanılması halinde uygulanacak teknik faizin 1,8 olması gerektiği belirtilerek istinaf itirazında bulunumuş ise de: Yargıtay 4. Hukuk dairesinin güncel içtihatlarında trafik kazasından kaynaklanan bedensel zararlara ilişkin tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağının belirtildiği bu itibarla, tazminat hesaplamasında TRH 2010 Tablosu’nun kullanılmasında bir isabetsizlik görülmemekle birlikte, Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih 2019/40-2020/40 sayılı iptal kararı da gözetilerek, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları’ndaki düzenlemelerin değil Borçlar Kanunu ve Karayolları Trafik Kanunundaki düzenlemelerinin esas alınmasıyla hesaplamada 1,8 teknik faiz yönteminin değil progresif rant yönteminin dikkate alınması gerektiğinden mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yönteminin uygulanması ve mahkemece SGK dan rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı hususu sorularak hüküm tesis edilmiş olması nedeni ile davalı tarafın istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 4. H.D.nin 2021/3709 E. 2021/5064 K., Yargıtay 4. H.D.nin 2021/14384 E.2021/6476 K.)
Davalı tarafın maluliyet raporuna ilişkin istinaf itirazlarının değerlendirilmesinde:
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/2620 E. 2021/2238 K., Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 2021/2621 E. 2021/2234 K.)
Dosya kapsamında bulunan davacıya ait kaza tarihli ……………. Hastanesinin genel adli muayene raporunda davacının trafik kazası sonrası başvurduğu, sağ ayak bileğinde yumuşak doku şişliği ve sol ayak bileğinde ekimoz olduğunun belirtildiği, yine davacıya ait ………… tarihli …………. Hastanesinin hasta epikriz raporunda ise hasta öyküsünün “düşme” olarak yazıldığı ve sağ diz ağrısı nedeniyle başvurduğunun belirtildiği görülmüştür.
Yine dosya içerisinde mevcut ……….. tarihli bilirkişi raporunda; davacının yaralanmasının kaza tarihinde yürürlükte olmayan 11/10/2008 tarih ve 27021 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte kazanma Gücü Kaybı Oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümleri uyarınca %14,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, geçici iş göremezlik süresinin ise 4 aya kadar uzayabileceği, iyileşme süresinin içinde 2 hafta tam gün bakıcı ihtiyacı olacağının belirtildiği görülmüştür.
Kazanın …………. tarihinde meydana geldiği dikkate alındığında, kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik esas alınarak rapor düzenlenmesi gerekirken Çalışma Gücü ve Meslekte kazanma Gücü Kaybı Oranı tespit işlemleri Yönetmeliğine göre düzenlenen rapor uyarınca karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
Bu nedenle; Mahkemece davacının kazadan sonraki tedavisine ilişkin varsa eksik kalan tüm tedavi evrakları celbedilerek; kaza tarihinde yürürlükte bulunan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre, davacıya ait 07/11/2019 tarihli Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesinin hasta epikriz raporunda belirtilen yaralanması ile kaza arasında illiyet bağının olup olmadığı, davacının yaralanmasının olayın ileri sürülen oluş şekline uygun olup olmadığının tespiti ve illiyet bağı olduğu takdirde, iddiaya konu kazadan kaynaklı maluliyet oranı tespit etmek için Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesinden rapor alınarak, sonucuna göre maluliyet oranında değişiklik olması halinde maluliyet raporları arasında oluşacak çelişki de giderilerek hüküm tesisi gerekirken bu husus gözetilmeksizin hüküm kurulması yerinde görülmemiş ve davalının bu hususa ilişkin istinaf itirazı haklı görülmüştür.
Bu aşamada sair yönler incelenmeksizin HMK’nın 353/1-a.4-6 maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve dairemiz kararına uygun şekilde tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak davanın yeniden görülerek eksikliklerin giderilmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/06/2021 tarih ve 2020/98 Esas ve 2021/417 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,6 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE,
3-Davalı yandan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4-İstinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda değerlendirilmesine,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davalı …………., tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan…………… tarihli, ………….. numaralı, ………… TL tutarlı teminat mektubunun iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip

e~imzalıdır. e~imzalıdır. e~imzalıdır. e~imzalıdır.

M.T.