Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1115 E. 2023/199 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1115 – 2023/199
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/1115
KARAR NO : 2023/199

TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

BAŞKAN : ………..
ÜYE : ……….
ÜYE : ………….
KATİP : ………..
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/03/2021
NUMARASI : 2016/663 Esas- 2021/199 Karar
DAVACI : …………..
VEKİLLERİ : 1-Av. ……………
DAVALI :……………
VEKİLLERİ : 1-Av. S………….
DAVANIN KONUSU : Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 25/01/2023
GEREKÇE TARİHİ : 25/01/2023

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/03/2021 tarih ve 2016/663 Esas ve 2021/199 Karar sayılı kararı aleyhine davacı ve davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası ……….. tarihinde aracı ile seyir halinde iken karşı yönden gelen …….. sevk ve idaresindeki ……… plakalı aracı ile çarpışması neticesinde müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, sol gözünü kaybettiğini, sol gözünü kaybetmesinin zamanla sağ gözünü de etkilediğini ve gözünde de görme kaybı meydana geldiğini, kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalandığını bu nedenlerle …….. TL bakım ve bakıcı gideri, tedavi giderleri ile maluliyet artışı nedeni ile maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davacı iddialarının ispatlanması gerektiğini, müvekkili şirket aleyhindeki kesin ve somut delillere dayanmayan haksız ve hukuka aykırı davanın reddi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Davanın kısmen kabulü ile bakıcı gideri ve tedavi gideri talepleri yönünden davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine, artan maluliyet tazminatı talebi yönünden davanın kabulü ile ……… TL maddi tazminatın dava açılış tarihi olan ….. tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; bakıcı gideri ve tedavi giderlerinin önceki tespit edilen rapora göre hesaplanmış olduğunu ancak açmış oldukları iş bu davada alınan rapora göre maluliyet oranı artmış olduğundan bakıcı gideri ve sonradan yapılan tedavi giderlerinin de artmış olacağını, ……… yaşam tablosu ve progresif rant yöntemine göre 1,8 Teknik faiz uygulanmaksızın hesaplama yapılması gerektiğini ileri sürerek mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı …….. vekili dilekçesinde özetle; hesap raporunun kabulü mümkün değilken işbu raporun esas alınarak hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, davacı ……… maluliyetine ilişkin ………. TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin bakiye sorumluluğu tespit edilirken ödeme tarihindeki verilere göre ödeme tarihinde bakiye sorumluluğunun bulunup bulunmadığının tespiti gerektiğini, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemenin tenzili sağlanırken ödeme tarihindeki verilere göre hesaplanması gerektiğini, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti kadar olduğunu bu nedenle ödenen tazminat ve güncellenen faizinin poliçe limitinden düşülmesi gerektiğini beyanla mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle artan maluliyete ilişkin maddi tazminat talebidir.
Davacı tarafça, kaza tarihi olan ………. tarihinde davacının babasına ait araç ile seyir halinde iken karşı yönden gelen dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki ……….. plakalı araç ile çarpışması neticesinde yolcu olan davacının sol gözünden yaralandığını zamanla maluliyetinin artarak sağ gözünü de etkilediğini belirterek artan maluliyeti nedeniyle maddi tazminat talep edilmiştir.
1-Tarafları, dava konusu ve dava sebebi aynı olan kesinleşmiş karar, sonradan açılan dava için kesin hüküm teşkil eder. Gerek maddi, gerek şekli anlamda kesin hüküm dava şartlarından olmakla, hakim tarafından kendiliğinden gözetilir ve varlığı saptandığı takdirde kesin hükmün varlığı nedeniyle davanın reddi gerekir.
Ancak, davacı vekili işbu davada; …….. Asliye Ticaret Mahkemesi ………. dosyası için ATK tarafından düzenlenmiş maluliyet raporunda maluliyet oranının %….. olarak belirlendiğini ancak tanzim edilen rapordan sonra zamanla davacının maluliyetinin arttığını bildirerek bakiye maluliyetinin tazmini talebi ile eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla davacının aynı zarar için daha önce davalı sigorta şirketi aleyhine açtığı davada %……… olarak belirlenen maluliyetini talep ettiği, eldeki davada ise artan maluliyeti nedeniyle ortaya çıkan bakıcı gideri ve tedavi giderini talep ettiği nazara alınarak inceleme yapılması gerekirken bakıcı gideri ve tedavi gideri yönünden kesin hüküm nedeniyle davanın usulden reddi yönünde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Bu nedenle mahkemece artan maluliyeti nedeniyle daha önce hüküm altına alınan bakıcı ve tedavi gideri dışında ve onu aşacak şekilde davacının geçici ve sürekli işgöremezlik döneminde bakıcıya ihtiyacı olup olmayacağı, bakıcıya ihtiyaç olması halinde hangi tarihten itibaren bakıcıya ihtiyaç duyacağı, bakıcı ihtiyacının süresi(tam zamanlı/yarı zamanlı/süreli) ve artan maluliyeti nedeniyle tedavi giderleri konusunda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan olay tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe uygun, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2- Trafik kazasında bedensel zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, …….. Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, ……. Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.
Somut olayda; davacının hak kazanabileceği işgücü kaybı tazminatının hesaplanması için alınan aktüer raporunda; PMF 1931 Yaşam Tablosu’na göre ve “progresif rant” formülü kullanılarak hesaplama yapılmıştır. Yargıtay içtihatları gereği, hesaplamada “progresif rant” formülü kullanılması yerinde olmakla birlikte PMF 1931 Yaşam Tablosu kullanılması doğru olmamıştır. Bu nedenle davacının hak kazandığı tazminat hesaplanırken öncelikle davacının artan maluliyete ilişkin talebi bulunmasına ve bu talebin yanında bakıcı ve tedavi gideri talebi bulunması karşısında; davalı sigorta şirketi nezdinde açılan hasar dosyasının (ödeme dekontlarıyla birlikte davalı tarafça yapılan ödemelerin hangi taleplere ilişkin olduğu, ödemelere dayanak maluliyet raporları ile hesap raporlarının) eksiksiz olarak getirtilmesi ve hesaplamanın davacı için TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre muhtemel bakiye ömür süresinin belirlenmesi, % 1,8 teknik faiz uygulanmadan ve işleyecek devre bakımından “progresif rant” formülü kullanılarak tazminat hesaplamasının yapılması gerektiği dikkate alınmak suretiyle bilirkişiden ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olduğu görülmüştür.
3-Davanın ………. velayeten annesi ve babası tarafından açılmasına rağmen mahkemece gerekçeli karar başlığında; davacı olarak ……. ve ……… gösterilmesi, küçüğün isminin ve davanın velayeten açıldığının belirtilmemesi, 6100 sayılı HMK’nın 297-(1)-b) maddesine aykırı olmakla birlikte sonuca etkili olmadığından, kaldırma nedeni yapılmamış ve bu hususa eleştiri getirilmekle yetinilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenle, bu aşamada sair hususlar incelenmeksizin HMK’nın 353/1-a.6 maddesi uyarınca taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile, artan maluliyet nedeniyle bakıcı ve tedavi gideri yönünden rapor alındıktan sonra yeniden aktüer rapor aldırmak üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve dairemiz kararına uygun şekilde tarafların kazanılmış hakları da nazara alınarak, davanın yeniden görülerek eksikliklerin giderilmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilerek HMK’nın 353/1-a,6 maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile ……….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……… tarih ve ………. Esas ve ………. Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,6 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE,
3-Taraflardan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4-İstinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda değerlendirilmesine,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davalı sigorta şirketi tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan ……. şubesi ……….. tarihli, ………… numaralı, …………… TL tutarlı teminat mektubunun iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip

e~imzalıdır. e~imzalıdır. e~imzalıdır. e~imzalıdır.

M.T.