Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1067 E. 2021/1274 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2021/1067
KARAR NO : 2021/1274

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2021
NUMARASI : 2021/91 Esas- 2021/201 Karar
DAVACI :

VEKİLİ :

DAVALI :
.
VEKİLLERİ :

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/09/2021

Şanlıurfa Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/03/2021 tarih, 2021/91 Esas ve 2021/201 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin inşa etmekte olduğu … İli ..İlçesi .. Mah. ….nolu parselin inşasının yapılması konusunda davalı borçlu ile … Noterliğinin … tarih ve …yevmiye numarası ile sözleşme imzalandığını, taraflar arasında şahitler huzurunda daire ve dükkan takası yapılarak dairenin değerinin 230.000,00 TL dükkanın değerinin de 310.000,00 TL olarak kararlaştırılmış olduğunu bu takas üzerine davalı borçlunun dükkandan arta kalan 80.000,00 TL’den 30.000,00 TL ‘sini ödemesine rağmen geri kalan 50.000,00 TL’yi ödemediğini, gönderilen ihtara davalı borçlunun cevap vermediğini, bunun üzerine başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali ile takibin devamına % 20’den aşağı olmamak üzere lehlerine icra inkar tazminatı hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk derece mahkemesi görevli mahkemenin Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin vermiş olduğu kararda görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu belirtmesinin hatalı olduğunu, görevli mahkemelerin tüketici mahkemeleri olduğunu, bunun yanı sıra dava dilekçesi ve eklerinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, dosyada tebliğ işlemi varsa dahi bunun usule açıkça aykırı olacağını, müvekkilinin cevap süresinin dolmadan görevsizlik kararının verilmiş olmasının hatalı olduğunu, yapılması gereken şeyin; ilk olarak dava dilekçesinin müvekkiline tebliğ edilmesi, 2 haftalık cevap hakları süresinin dolmasının beklenmesi, akabinde dilekçeler teatisi aşaması tamamlandıktan sonra görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, ancak buna riayet edilmediğini ve mahkemenin usule uygun olmayan yönüyle karar vermiş olmasını, bu durumun ise müvekkilinin hak arama hürriyetini, savunma, hukuki dinlenilme ve adil yargılanma hakkının ihlaline yol açtığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için yüklenici tarafından başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; özellikle Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 28.03.2018 tarih, 2018/934 Esas -2018/1219 Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibinin sözleşme yapmaktaki asıl amacının bizzat oturmak saikiyle arsasına bina yaptırmak olmayıp taşınmazını değerlendirmek olması karşısında eser sözleşmesinin bir türü olan bu sözleşmelerin 6502 sayılı TKHK kapsamında kalan tüketici işlemi niteliğinde sayılamayacağı bu nedenle tüketici mahkemelerinin görevli olamayacağı ayrıca görev hususunun kamu düzeninden olup yargılamanın her aşamasında mahkemelerce resen gözetilmesinin gerekmesi ve davalının tacir olmaması nedeniyle ticaret mahkemesinin görevli olmayacağının anlaşılması karşısında ilk derece mahkemesince verilen görevsizlik kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmamış ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken harç peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına ve bu hususun görevli mahkemece sonradan verilecek hükümde gözetilmesine,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde davalı tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olarak oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
… … … …

….