Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/727 E. 2022/708 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/727
KARAR NO : 2022/708

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/01/2020
NUMARASI : 2018/629 Esas- 2020/79 Karar
DAVACILAR :
VEKİLİ :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 11/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/01/2020 tarih ve 2018/629 esas ve 2020/79 karar sayılı kararı aleyhine taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/04/2018 tarihinde müvekkillerinin çocukları …..’nun okuldan eve gitmek için karşıdan karşıya geçmek isterken, … plaka sayılı aracı çok hızlı bir şekilde kullanan … isimli kişinin müvekkilinin çocukları olan ..’na tedbirsiz şekilde çarpmak sureti ile yaklaşık 60-70 metre sürüklendikten sonra olay anında yaralı bulunan müvekkilinin çocuğunu bırakıp kaçtığını, çocuğun vefat ettiğini, gerçekleşen ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma zararının oluştuğunu, yapılan başvuruya davalı sigorta şirketinin olumlu bir cevap verilmediğini belirterek her bir davacı için şimdilik 1,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan alınarak davacılara verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; usulüne uygun başvurunun bulunmadığını, kusur raporunun adli tıp kurumundan alınması gerektiğini, SGK dan ödeme alınıp alınmadığının araştırılmasını, asgari ücret üzerinden ehil aktüerya bilirkişisinden rapor aldırılmasını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü ile davacı ….’nun davasının kısmen kabulü ile 8.695,64 TL destekten yoksun kalma tazminatının 14/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ….’na verilmesine, davacı …’nun davasının kısmen kabulü ile 17.473,49 TL destekten yoksun kalma tazminatının 14/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davacılar vekili dilekçesinde özetle; alınan kusura ilişkin bilirkişi raporları arasında büyük oranda farklar bulunduğunu, çelişki giderilmeden hüküm tesis edildiğini, alınan kusur raporlarından 2. kusur raporuna göre karar verilecek olsa bile verilen kararın yine hatalı olduğunu, davacı müvekkillerinin toplam destekten yoksun kalma tazminatlarının 104.676,53-TL olup davalının % 25 kusurlu olduğu kabul edilse dahi (bu raporu kabul etmemekle birlikte) çıkacak olan tazminatın 26.169,13 TL değil 34.892,17-TL olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; davacıların müvekkili kuruma usulüne uygun evraklarla başvuru yapmadığını, bu nedenle öncelikle dava şartı yokluğundan davanın reddedilmesi gerektiğini, hükme esas alınan 06/12/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunun hatalı olduğunu, kaza yerinin hemen yakınında yaya geçidini kullanmayan müteveffanın kazaya sebebiyet verdiğini, hükme esas alınan hesap raporunun hatalı olduğunu, yetiştirme gideri hesabının 11 ay eksik hesaplandığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

Dava: trafik kazası sonucu ölüm nedeni ile ölenin yakınları tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacılar tarafından olay tarihi olan 09/04/2018 tarihinde dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesiyle sigortalı … plakalı aracın müşterek çocukları …’na okul çıkışı karşıdan karşıya geçerken çarpması şeklinde meydana gelen kazada müşterek çocuklarının vefat ettiği belirtilerek destekten yoksun kalma tazminatı talep edilmiştir.

1-Dosya içerisinde mevcut kaza tespit tutanağında; davacıların murisinin ve davalı sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; davalı sigortalı araç sürücüsünün yola gerekli dikkati vermeyerek, hız, işaret ve levhalarına uymaması nedeni ile asli derecede % 75 oranında kusurlu olduğunun, davacıların murisi yayanın ise taşıt yolunun yaya ve okul geçidi ile kavşak girişi ve çıkışları dışında herhangi bir yerden geçmelerinin yasak olması kuralına uymaması nedeni ile tali derecede % 25 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkemece talimat yolu ile Karayolları Fen Heyetinden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor aldırıldığı ve düzenlenen raporda; müteveffa yayanın geçiş yaptığı kesimin ilerisinde bulunan yaya geçidini kullanmayarak, yolun sol kenarında orta refüj boyunca bariyer bulunduğundan araç sürücülerinin bu kesimden geçebilecek bir yaya beklentisi olmayacağını düşünmemekle bu kesimde yaya geçişinin yasak olduğu halde karşıya geçmek istemesi nedeni ile asli derecede % 75 oranında kusurlu olduğu, davalı sigortalı araç sürücüsünün ise, olay yerinin sağ kenarında 2-3 tane çocuk gördüğü halde bu çocukların yola girebileceğini öngörüp sol şeride geçtiği halde yine de hızını düşürmediği bu çocukları ses cihazı ile uyarmayıp, hızını mahal şartlarına göre ayarlamadığından % 25 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, kazaya ilişkin ….Asliye Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyasında aldırılan ATK raporunda davalı araç sürücüsünün tali, müteveffa yayanın asli derecede kusurlu olduğunun belirtildiği, bu itibarla hükme esas alınan Karayolları Fen heyetince düzenlenen kusur raporunun olayın oluş şekline ve ceza yargılamasında alınan ATK raporu ile uyumlu olduğu anlaşıldığından tarafların kusura ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.

2-Davalı tarafça yetiştirme giderinin 11 ay eksik hesaplandığı belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuştur.
Her baba ve annenin çocuğunu belli bir yaşa kadar büyütmek, yetiştirmek ödevi olup çocuğun ölümü nedeni ile artık yapılması gerekmeyecek yetiştirme giderlerinin belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatından düşülmesi (anne ve babadan birinin ya da her ikisinin çalışıp çalışmadığına ilişkin ayrıksı durumlar da göz önüne alınarak) gerekmektedir.

Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamasına göre desteğin 18 yaşında kazanç elde etmeye başlayacağı, bu yaşa kadar davacı annenin gelir getirici işte çalışması halinde davacıların, davacı annenin çalışmaması halinde ise sadece davacı babanın yetiştirme gideri yapacağı kabul edilmektedir.
Somut olayda davacıların desteği …. D.lu olup hükme esas alınan bilirkişi raporunda kaza tarihi olan 09/04/2018 tarihinden 01/01/2029 tarihine kadar yetiştirme gideri hesaplandığı, davalı tarafça yapılan itiraz üzerine bilirkişi tarafından düzenlenen ek raporda ise; “müteveffanın 18 yaşı nazara alınarak söz konusu yaşı ikmal edeceği tarihe kadar iaşe bedelinin o yılın başına getirilmek suretiyle iskontolama yapıldığı müteveffanın 18 yaşını ikmal ettiği tarihte hak sahibi baba 48 yaşında olacak olup yapılan iaşe bedelinin 48 yaşa göre hesaplandığı” belirtilmiş ise de, ek rapor denetime imkan vermemektedir. Zira davalı tarafça murisin …. D.lu olup 18 yaşını 25/11/2029 tarihinde ikmal etmesine rağmen yetiştirme giderinin 01/01/2029 tarihine kadar 11 ay eksik hesaplandığı belirtilmesine rağmen bu hususta bilirkişi ek raporunda değerlendirme yapılmadığı ek raporun bu bakımdan denetime imkan vermediği anlaşıldığından davalı tarafın itirazları nazara alınarak bilirkişiden denetime imkan verir şekilde ek rapor alınarak sonucuna göre tarafların kazanılmış haklarıda nazara alınarak değerlendirme yapılması gerekmektedir.

3-Kabule göre de: Mahkemece dosya içerisinde mevcut aktüer raporuna göre kusur indirimi yapılarak sonuç maddi tazminat miktarı belirlenmiş ise de, 06/02/2019 Tarihli hesap raporunda davacı baba …. bakımından yetiştirme gideri tenzilinden sonra bulunan 46.376.76-TL tazminattan davalı tarafın % 75 kusur durumuna göre 34.782,57-TL tazminat belirlendiği, söz konusu kusur durumuna mahkemece itibar edilmemesi üzerine hükme esas alınan kusur raporunda davalı tarafın kusurunun % 25 olarak tespitinden sonra mahkemece 46.376,76-TL tazminat miktarından % 25 kusura isabet eden miktara hükmedilmesi gerekirken % 75 kusura isabet eden 34.782,57-TL üzerinden yeni belirlenen % 25 oranına göre hesaplama yapılarak davacı aleyhine daha az miktar tazminata hükmedilmesi yerinde görülmemiştir.

Yukarıda açıklanan nedenle, sair hususular incelenmeksizin HMK’nın 353/1-a.6 maddesi uyarınca davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve dairemiz kararına uygun şekilde tarafların kazanılmış hakları da nazara alınarak, davanın yeniden görülerek eksikliklerin giderilmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı KABULÜ İLE;
Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/01/2020 tarih ve 2018/629 esas ve 2020/79 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,6 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
Dosyanın davanın yeniden görülmesi için MAHALLİNE İADESİNE,
2-Taraflardan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde yatıran tarafa iadesine,
3-İstinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama neticesinde verilecek kararla birlikte değerlendirilmesine,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı …. tarafından tehiri icra talebi kapsamında …İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına mehil vesikası için ibraz edilen …Bankası … Şubesi … tarihli ve … numaralı … TL tutarlı teminat mektubunun yatırana İADESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip