Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/722 E. 2022/718 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/722
KARAR NO : 2022/718

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/11/2019
NUMARASI : 2017/369 Esas- 2019/1317 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

Birleşen Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1492 E. 2017/1231 K. Sayılı dosyası;
DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

İHBAR OLUNAN :
VEKİLİ :
İHBAR OLUNAN :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 11/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/11/2019 tarih ve 2017/369 esas ve 2019/1317 karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/07/2016 tarihinde …..’in sevk ve idaresindeki … plakalı ve sigortası bulunmayan aracın kusuru ile sebebiyet verdiği kazada diğer araçta yolcu olan davacının ağır yaralandığını, olay sebebiyle davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını 310.000,00 TL talep edilmesine rağmen 21.726,00 TL teklifte bulunulduğunu belirterek şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ilk ihtar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davacı vekilince birleşen Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1491 E. 2017/1231 K. Sayılı dosyasında sunulan dava dilekçesinde özetle; kaza tarihinde ZMMS poliçesi bulunmayan … plakalı araç sürücüsü …..’in seyir halindeyken kusuru ile sebebiyet verdiği kazada diğer araçta yolcu olan davacının yaralandığını, sürekli iş göremezlik zararının yanında geçici iş göremezlik zararının da oluştuğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6.318,27-TL geçici iş göremezlik zararının 25/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının başvurusuna cevaben hazine müsteşarlığı aktüerler siciline kayıtlı uzman aktüer tarafından düzenlenmiş olan raporda özür oranı, yaşı, gelir durumu ve kusur oranı dikkate alınarak 21.726,00 TL hesaplama yapıldığını, ancak davacının teklif edilen bu tutara cevap vermeden iş bu davayı açtığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda asıl dosya yönünden davacının davasının kabulü ile 15.565,17 TL sürekli iş göremezlik maddi tazminatının 25/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen dosya yönünden davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, 5.875,08 TL geçici iş göremezlik maddi tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; dava başvuru şartlarının gerçekleşmemiş olup, başvurunun Sigortacılık Kanunu 30. Maddesine aykırı olarak yapıldığını, yargılamaya müvekkili kurumun sebebiyet vermediğini, davacının MK madde 2 hükmüne aykırı olarak ikamet ettiği davada anapara dışında kalan faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretinden müvekkili kurumun sorumlu tutulmaması gerektiğini, dürüstlük kuralına aykırı yapılan başvuruya ilişkin sorumluluğu kabul anlamına gelmemek kaydıyla kabulü halinde anapara dışında kalan faiz yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden reddi gerekirken kabulünün hatalı olduğunu, geçici iş göremezlik kaybından doğan zararın tazmini hususunda müvekkili kurumun sorumluluğunun bulunmadığını, müterafik kusur indirimine gidilmeden hüküm kurulmasının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

Dava; trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı tarafından …plakalı motorsikletin arka koltuğunda otururken, söz konusu motorsikletin dava dışı …. sevk ve idaresindeki kaza tarihinde ZMMS poliçesi bulunmayan … plakalı araç ile çarpışması şeklinde meydana gelen kazada yaralandığını belirterek asıl davada sürekli iş göremezlik nedeni ile maddi tazminat, birleşen Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1491 E. Sayılı dosyasında ise geçici iş göremezlik nedeni ile maddi tazminat talep edilmiştir.

1- Davalı vekilince, davaya konu talepler bakımından davacı tarafından kurumlarına davadan önce başvuruda bulunduğu ve müvekkili ….Hesabınca hasar dosyası açılarak 21.726,00-TL tazminatın hesaplanarak davacı tarafa ibraname gönderildiği, davacı tarafça ödeme yapılması için gerekli ibraname müvekkil kuruma ulaştırılmak yerine huzurdaki davanın açıldığı bu itibarla davanın başvuru şartı ve MK 2. Maddesi uyarınca reddi gerektiği gibi, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden yargılama gideri ve ana para tutarı dışındaki borcun ferilerinden sorumlu olmadıkları belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuş ise de, 2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Davacı tarafça davadan önce davalı tarafça bildirilen meblağın kabul edilmemesi nedeni ile dava açıldığı dava dilekçesinde belirtildiğinden başvuru şartı gerçekleşmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesinde, kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği belirtilmiştir. Kanunda yazılı hallerden birisi hiç şüphesiz Yasanın 312/2.maddesidir. Bu madde hükmüne göre davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderinden sorumlu değildir. Hemen belirtmek gerekir ki anılan maddenin uygulanabilirliği bu iki koşulun birlikte gerçekleşmesine bağlıdır. Somut olayda, davalı tarafın, davanın açılmasına sebebiyet vermediği kabul edilse bile, görülen davayı kabul etmedikleri anlaşılmaktadır. Bu itibarla 6100 Sayılı HMK’nın 326. Maddesinde yasal düzenleme nazara alınarak davalı tarafın istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.

2-Davalı vekili, müvekkil şirketin Geçici İş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuş ise de: 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik tazminatı madde kapsamında değerlendirilemeyeceğinden bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.

3-Davalı vekilince müterafik kusur nedeni ile indirim yapılması gerektiği belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuştur.
Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu’nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Zarar görenin kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması söz konusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılması da gerekebilir.

Hükme esas alınan maluliyet raporu içeriğine göre, davacı …..’nin kaza nedeni ile “sağ tibia medial platoda depsale kırık izlendiğinin” belirtildiği, bu itibarla davacının motosiklete binerken dizlik, koruyucu ekipman kullanmadığının sabit olduğu, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içdihatları uyarınca koruyucu ekipman kullanılmamasının maluliyetin artmasına sebebiyet vermesi halinde müterafik kusur indiriminin uygulanması gerekliliği belirtildiğinden mahkemece müterafik kusur indirimi uygulanmaksızın hüküm tesisi yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 4. H.D.nin 2021/3109 E. 2021/1596 K.) Hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen toplam tazminat miktarından davacının koruyucu ekipman kullanmayarak maluliyetinin artmasına sebebiyet vermesi nedeni ile % 20 oranında indirim yapılmak suretiyle davacının talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanması gerektiği anlaşılmıştır.

Kabule göre de: Birleşen dosyalarda her bir dava dosyaları bağımsızlıklarını koruyacağından gerekçeli karar başlığından her bir dava dosyasının davacılarının ve davalısının ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken mahkemece sanki tek dava açılmış gibi karar başlığında birleşen dosyanın belirtilmemesi 6100 sayılı HMK’nın 297-(1)-b) maddesine aykırı olmakla bu husus eleştiri konusu yapılmıştır.

Yukarıda izah edilen nedenlerle davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmüş ancak söz konusu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca dosya üzerinde inceleme yapılarak, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için yargılama giderleri yönünden taraflar arasında paylaştırmaya gidilemeyeceği de nazara alınarak (Yargıtay 17. H.D.nin 2019/3781 E. 2020/2098 K., Yargıtay 17. H.D.nin 2016/2975 E.2018/11904 K., Yargıtay 17. H.D. Nin 2016/287 E.2018/10887 K.) taraflarca itiraza uğramayıp kesinleşen hususlar infazda tereddüt hasıl olmaması açısından aynen belirtilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/11/2019 tarih ve 2017/369 esas ve 2019/1317 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
1-Asıl dosya yönünden davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; 12.452,13 TL sürekli iş göremezlik maddi tazminatının 25/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Birleşen dosya yönünden davacının davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile, 4.700,06 TL geçici iş göremezlik maddi tazminatının dava tarihinden (29/11/2017 birleşen dosya dava tarihi) itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Asıl dosya yönünden alınması gereken 850,60 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ve ıslah edilen kısım için yatırılan toplam 81,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 769,45 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Birleşen dosya yönünden alınması gereken 321,05 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 289,65‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Asıl dosya yönünden davacının yaptığı ve karşıladığı harç dahil 2.319,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Birleşen dosya yönünden davacının yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Asıl dosya yönünden davalının yaptığı masrafın kendisi üzerinde bırakılmasına,
8-Birleşen dosya yönünden davalının yaptığı masraf bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Asıl dosya yönünden Karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre hesaplanan 5100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Birleşen dosyada davacının hakkaniyet indirimine tekabül eden kısım dışında reddine karar verilen talep miktarı nazara alınarak davalı lehine vekalet ücreti taktiri gerektiğinden mahkemece kaldırmadan önce verilen vekalet ücretinin davalı lehine usulü kazanılmış hak teşkil etmesi nazara alınarak kesinleşen hususlar infazda tereddüt hasıl olmaması açısından aynen belirtildiğinden 2.725,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11- TBK’nın 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, takdiri indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinden asıl ve birleşen dosyalar bakımından bu yönde karar verilmesine yer olmadığına,
İstinaf Yargılaması Yönünden ;
12-Davalı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan, başvurma harcı dışında istinaf karar harçlarının talep halinde davalıya iadesine,
13-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 148,60 TL başvurma harcı ve 11,00 -TL e- tebligat ve 48,50 posta gideri olmak üzere toplam 208,10 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
14-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
15-Gider avansından harcanmayan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip