Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/42 – 2022/54
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/42
KARAR NO : 2022/54
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : ….
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/10/2019
NUMARASI : 2017/1484 Esas- 2019/1351 Karar
DAVACI : …. – T.C. NO: -…
VASİ :….- T.C. NO: ….
VEKİLİ : Av. ……Şahinbey/ GAZİANTEP
DAVALI : …
VEKİLİ : Av….
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 14/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/01/2022
Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14/10/2019 tarih, 2017/1484 Esas ve 2019/1351 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; ….tarihinde plakası ve kimliği belirlenmeyen araç sürücüsünün sevk ve idaresindeki aracı ile yaya olan müvekkili ….’a çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin kazanın oluşunda herhangi bir kusurunun olmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kalıcı maluliyet, geçici iş göremezlik, tazminatının, davalının temerrüde düştükleri tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 08/03/2019 tarihli dilekçesi ile dava değerini …. TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini, dava dilekçesinde davacının adının ….olarak yazıldığı, ibraz edilen deliller arasında yer alan evraklarda ise … olarak belirtildiği bu hususun açıklanması gerektiği, yetki itirazında bulunduklarını, başvuranın talep etmiş olduğu zararın …ı’nın sorumluluğuna girip girmediğinin tespiti gerektiğini, geçici iş göremezlik ve kazanç kaybı gibi taleplerin muhatabının davalı şirket olmadığını belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne; ….-TL sürekli iş göremezlik tazminatının …. tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinde; usulüne uygun başvuru yapılmadığını, kazanın varlığı ispat edilemediğini, kusur raporunun tek kişiden alındığını, maluliyet raporunun adli tıp kurumundan alınmadığını, faiz başlangıcının dava tarihi olması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından istinafa karşı süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesinde; mahkeme kararının doğru olduğunu doğru yönetmenlik hükümlerine göre maluliyet raporu düzenlediğini, dava dışı belirsiz motorsiklet sürücüsünün kusurlu olduğunu, başvuru şartını yerine getirdiklerini belirterek istinaf talebinin reddini talep etmiştir.
HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Mahkemece, alınan kusur raporunda, tespit edilemeyen motosiklet sürücüsünün 5/8 (% 62,5) oranında kusurlu olduğu, yaya ….’ın ise 3/8 (%37.5) oranında kusurlu olduğu, alınan maluliyet raporunda, özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %9 olduğu, tıbbi iyileşme süreci göz önüne alındığında 9 ay süre ile iş göremezliğin olduğu ve alınan hesap raporunda, 7.906,10-TL geçici iş göremezlik, 28.812,63-TL sürekli maluliyet olmak üzere toplam 36.718,73-TL zararı olduğu tespit edilmiştir.
2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle davacının söz konusu hüküm kapsamında davalı kuruma başvurduğu, kaldı ki madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm de bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin faiz başlangıcının başvurudan 15 gün sonrasında başlatılması kararının hatalı olduğuna ve gerekli belgelerle başvurulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin istinaf itirazları kabul edilmemiştir.
Delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmadığı ve özellikle kaza tespit tutanağı ile keşif sonucu düzenlenen kusur raporunun bir biri ile uyumlu olmasından, Adli Tıp Uzmanı kurul tarafından özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurul raporları hakkında yönetmenlik hükümlerine göre maluliyet raporu tanzim edildiği ve Cumhuriyet savcılığının …. Soruşturma dosyandan ve hastane kayıtlarından davacının yaralandığının tespit edildiği anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf talebinin yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 1.812,06 TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan 492,05 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan 1.320,01 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 14/01/2022
Başkan Üye Üye Katip
…. ……… …… ……