Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/181 E. 2022/158 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/181
KARAR NO : 2022/158

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2019
NUMARASI : 2019/71 Esas- 2019/1418 Karar
DAVACILAR :
:
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU :
KARAR TARİHİ : 31/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/02/2022

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/11/2019 tarih, 2019/71 Esas ve 2019/1418 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 22/08/2015 tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçe ile sigortalı olan, ….plaka sayılı araç sürücüsünün seyir halinde iken tek taraflı trafik kazası meydana gelmesi neticesinde araçta yolcu olan müvekkillerinin murisi …..’in vefat ettiğini, kazanın oluşumunda müvekkillerinin murisinin bir kusuru olmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı kuruma başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davacı dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00-TL için dava açtıklarını, 119.914,06-TL artırılarak 120.914,06-TL’ye yükseltilmesini, ıslah taleplerinin kabulü ile toplam 120.94,06-TL’nin davalı kuruma başvuru tarihinden işleyecek yasal faizi, masraflar ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini, davacı tarafın müteveffa ….’in araçta yolcu konumunda bulunduğunu iddia etmiş olsa da bu hususun netleşmediğini, müteveffanın aracın sürücüsü olması halinde davacıların tazminat talebinde bulunamayacaklarını, müteveffa araçta yolcu konumunda ise araçta hatır yolcusu olarak bulunması nedeniyle hatır indirimi, araca kasksız ve koruyucu tedbirler olmadan binmiş olması halinde ise kask indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne, davacı …..yararına 30.292,20-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüd tarihi olan 26/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı …. yararına 44.032,82-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüd tarihi olan 26/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar vermiştir.

Davalı vekili kararı süresi içerisinde istinaf etmiş olup dilekçesinde; kazaya karışan aracın ve sürücünün şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespit edilemediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde; davalı vekilinin istinaflarının daha önce tartışıldığını ve o yönüyle kaldırma yapılmadığını belirterek istinaf talebinin reddine karar verilmesini istemiştir.
HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;

Mahkemece Dairemizin 24/01/2019 tarih, 2018/1621 Esas – 2019/128 Karar sayılı ilamı doğrultusunda TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak (ilk karar tarihindeki asgari ücret verileri uygulanmak suretiyle) rapor aldırılmış, belirlenen tazminat üzerinden motosiklet üzerinde yolcu olarak bulunan müteveffa ……’in ölüm şekli itibariyle, kaza sırasında zararın artmasını önleyecek güvenlik tedbiri olan kask takmamış olmasının müterafik kusur oluşturduğu kanaati ile TBK’nun 52. maddesi uyarınca %20 kask indirimi ve davacının dosya kapsamına göre hatır için taşındığı göz önünde bulundurularak %20 hatır indirimi uygulanarak karar verilmiştir..
Delillerin takdirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik tespit edilmemekle ve de özelilikle davalı vekilinin istinaf gerekçelerinin daha önce verilen hükmün istinafı üzerine Dairemiz tarafından değerlendirildiği ve kaldırma gerekçesi yapılmadığı, mahkemece kaldırma kararının gereği yerine getirilerek yeniden hüküm kurulduğu anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir

HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 5.077,14 TL istinaf karar harcına peşin yatırılan 1.270,00 TL istinaf karar harcının mahsubu ile eksik kalan 3.807,14 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 31/01/2022

Başkan Üye Üye Katip