Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/180
KARAR NO : 2022/157
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/11/2019
NUMARASI : 2018/34 Esas- 2019/1416 Karar
DAVACILAR :
:
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 31/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2022
Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/11/2019 tarih, 2018/34 Esas ve 2019/1416 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 16/01/2017 tarihinde davalı … şirketi nezdinde ZMMS poliçe ile sigortalı olan …plakalı araç sürücüsünün sebebiyet verdiği kaza sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada müvekkillerinin çocuğu ….’un yaralandığını, müvekkilinin kazanın oluşunda herhangi bir kusurunun olmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maluliyetten doğan tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 01/08/2019 tarihli ikinci dilekçesi ile dava değerini 8.175,81 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği 16/01/2017 tarihinde yaralamalı trafik kazasına karıştığını belirttiği …. plakalı aracın ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sigortalısının kusur oranında sorumluluğunun bulunduğunu, ilgili yerlerden gerekli raporlar alınması gerektiğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne, 8.175,81-TL maddi tazminatının temerrüd tarihi olan 25/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar vermiştir.
Davalı … vekili kararı süresi içerisinde istinaf etmiş olup dilekçesinde; davacı tarafından usulüne uygun başvuru yapılmadığı için davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatının teminat kapsamında olmadığını ve de 2. kez ıslah yapılamayacağını belirterek kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür.
HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Mahkemece aldırılan bilirkişi raporu ile İslahiye 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/38 Esas sayılı dosyasında aldırılan bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu görülmekle; bu çelişki giderilmek suretiyle ve tüm dosya kapsamı gözönünde bulundurularak %’li kusur raporu tanzimi için dosyanın ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verilmiş olup, ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan 10/05/2019 tarihli raporda, …. plakalı araç sürücüsü ….’nın %50 (yüzde elli) oranında kusurlu, yaya …’un %50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen maluliyet raporunda, davacı ….’un özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %2 olduğu, iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği, aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen ek raporda 8.175,81 TL maddi zararı olduğu rapor edilmiştir.
2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle davacının söz konusu hüküm kapsamında davalı kuruma başvurduğu, kaldı ki madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm de bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin faiz başlangıcının başvurudan 15 gün sonrasında başlatılması kararının hatalı olduğuna ve gerekli belgelerle başvurulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin istinaf itirazları kabul edilmemiştir.
Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen ” Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik tazminatının ve bakıcı giderinin bu madde kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu tazminatların da davalı … şirketinin sorumluluğunda olduğu belirtildiği üzere davalı … şirketinin sorumluluğunun devam ettiğinden, tüm bu açıklanan nedenlerle davalı vekilinin itirazın yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin ilk dilekçesinin bedel artırımı olduğu ikinci dilekçesinin ıslah dilekçesi olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin itirazın yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 558,49 TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan 140,00 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan 418,49 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 31/01/2022
Başkan Üye Üye Katip
… … … …