Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/175 E. 2022/155 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/175
KARAR NO : 2022/155

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/11/2019
NUMARASI : 2018/1038 Esas- 2019/1464 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :
:
DAVALI :
VEKİLLERİ :
:
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 31/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :15/02/2022

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/11/2019 tarih, 2018/1038 Esas ve 2019/1464 Karar sayılı kararı aleyhine davalı …. A.Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 12/03/2018 tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçe ile sigortalı olan, dava dışı ….’ın sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracın yaya olan müvekkiline çarpması neticesinde müvekkillinin yaralandığını, kazanın oluşumunda müvekkilinin herhangi bir kusuru olmadğını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 300,00 TL (geçiçi iş göremezlik, kalıcı iş göremezlik, bakıcı gideri) tazminatın ilk başvuru tarihinden işletilecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 20/09/2019 tarihli dilekçesi ile dava değerini 76.528,35 TL’ye yükseltmiştir.

Davalı Sigorta vekili cevap dilekçesinde; davacı vekilinin trafik kazasına karıştığını belirttiği … plakalı aracın 30/04/2017-2018 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sigortalısının kusur oranında sorumluluğunun bulunduğunu, ilgili yerlerden gerekli raporlar alınması gerektiğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.

İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne, 59.056,02 TL kalıcı maluliyet, 14.428,08 TL geçici iş göremezlik, 3.044,25 TL bakıcı tazminatının temerrüt tarihi olan 06/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir.

Davalı vekili kararı süresi içerisinde istinaf etmiş olup dilekçesinde; davacının başvuru şartını yerine getirmediğini, bakıcı gideri ve geçici iş göremezlikten sorumlu olmadıklarını, doğru yönetmenlik hükümlerine göre maluliyet raporu düzenlenmediğini ve KBB uzmanının bulunmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür.

HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde,
Mahkeme tarafından kusurun tespiti için keşif yapılarak alınan raporda; ….plakalı araç sürücüsünün 8/8(%100) oranında kusurlu olduğu, yaya ….’nun kusursuz olduğu, Adli Tıp Uzmanı bilirkişi heyetince düzenlenen raporda; davacının özür durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %8 olduğu, tıbbi iyileşme süreci dikkate alındığında 9 ay süre ile geçici iş göremezliğinin olduğu, iyileşme dönemi içerisinde 1.5 (birbuçuk) ay tam gün bakıcı ihtiyacı olduğu, devamlı suretle başkasının yardım ve bakımına muhtaç olmadığı, aktüer bilirkişi raporunda: davacının 59.056,02 TL kalıcı maluliyet, 14.428,08 TL geçici iş göremezlik, 3.044,25 TL bakıcı gideri yönünden maddi zararı olduğu rapor edilmiştir.

2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle davacının söz konusu hüküm kapsamında davalı kuruma başvurduğu, kaldı ki madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm de bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin faiz başlangıcının başvurudan 15 gün sonrasında başlatılması kararının hatalı olduğuna ve gerekli belgelerle başvurulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin istinaf itirazları kabul edilmemiştir.

Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen ” Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik tazminatının ve bakıcı giderinin bu madde kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu tazminatların da davalı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğu belirtildiği üzere davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun devam ettiğinden, tüm bu açıklanan nedenlerle davalı vekilinin itirazın yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkemece doğru yönetmenlik hükümlerine göre maluliyet raporu tanzim edildiği anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı sigorta vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 5.227,65 TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan 1.307,00 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan 3.920,65 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 31/01/2022

Başkan Üye Üye Katip