Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1611 E. 2022/1587 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1611
KARAR NO : 2022/1587

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … ( …)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2019
NUMARASI : 2018/1201 Esas- 2019/1222 Karar
DAVACILAR : 1-… …
:2-….
:3-…..
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1 -… ..
VEKİLİ : Av. …..
DAVALI : 2 -… -..
DAVALI : 3 -… –
VEKİLLERİ : Av. ….
: Av. …-..
VASİ : … -T.C. NO: …-…
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 26/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/11/2019 tarih, 2018/1201 Esas ve 2019/1222 Karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili ve davalı … ve sigorta şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 11.03.2018 tarihinde Davalı …’in sevk ve idaresindeki …. plakalı aracı ile seyir halinde iken muris….sevk ve idaresindeki …plakalı araca arkadan çarpması neticesinde … vefat ettiğini, müvekkillerinin müteveffanın desteğinden mahrum kaldıklarını, mağdur olduklarını, kazanın oluşumunda müvekkillerini desteğinin bir kusurunun bulunmadığını, karşı tarafın kusurlu olduğunu, kazaya sebebiyet veren aracın işletenin davalılardan … olduğunu, ayrıca kaza tarihinde davalı … nezdinde sigortalandığını belirterek 10 TL maddi tazminatın Müvekkili … için 10,00 TL Müvekkili … için 10,00 TL olmak üzere toplam 20,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen 140.000,00 TL manevi tazminatın ise davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek müvekkiline ödenmesini talep etmiş, davacı vekili 29/09/2019 tarihli dilekçesi ile dava değerini toplam 291.442,75-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini, davacı iddialarının ispatlanması gerektiğini, müvekkili şirket aleyhindeki kesin ve somut delillere dayanmayan haksız ve hukuka aykırı davanın reddini ve gerekli yerlerden raporların alınması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; …’ın iş bu dava sebebiyle davacı sıfatının bulunmadığını, destek olma sıfatı öncelikle anne ve babaya ait olduğunu, …’ın müteveffanın abisi olduğunu, davacıların müteveffadan nasıl bir destek aldıklarını açıklamaları gerektiğini, talep edilen tazminatı miktarının hakkaniyet ilkelerine uygun olmadığını, olayın meydana gelmesinde müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, aracı kullanan şahsın sorumluluğunda olduğunu belirterek müvekkili aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; maddi tazminat talebi yönünden; davacı … için; 84.757,40 TL, davacı … için 66.685,35 TL maddi tazminatın davalı … yönünden sigorta şirketine başvuru tarihinden 15 gün sonrası olan 19/08/2018 tarihinden itibaren diğer davalılar yönünden ise kaza tarihi olan 11/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılar ödenmesine, manevi tazminat talebi yönünden; davacı … için; 30.000,00 TL davacı … için 30.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 11/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılar ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı … vekili tarafından süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinde; maddi tazminat yönünden hesaplama yapılırken murisin eşi ve çocukları için ödenen tazminatın dikkate alınmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesinde; hesap raporu düzenlenirken diğer hak sahipleri dikkate alınmadan rapor düzenlendiğini, müterafik kusur indiriminin yapılmadığını, kusur yönünden itirazlarının değerlendirilmediğini, davacılara murisin destek olduğunun ispat edilmesi gerektiğini ve davacının gelirinin ispatlanması gerektiğini, belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacılar vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesinde; murisin şirketten elde ettiği gelirin dikkate alınmamasının hatalı olduğunu, şirket gelirinden müvekkillerinin faydalanmadığını, manevi tazminatın düşük belirlendiğini, vekalet ücretinin hatalı hesap edildiğini ayrı ayrı hesaplanması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davacılar vekili istinaflara cevap dilekçesinde, kusurun ceza dosyası ile kesinleştiğini ve davalı …’in ceza aldığını, murisin eş ve çocuklarına yapılan ödemelerin hesaplamada dikkate alındığını belirterek istinafın reddine istemiştir.
Davalı … sunduğu istinaf dilekçesinde kusuru kabul etmediğini, tazminatların yüksek olduğu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece harç ikmali için kendisine ve vasisine aynı ayrı muhtıra tebliğ ettiği ancak verilen süre içerisinde harç ikmal edilmediği için istinaf talebinden vazgeçmiş sayılmasına 09.07.2020 tarihinde karar verilmiştir.
HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Mahkemece alınan hesap raporunda bilirkişi tarafından dava dışındaki diğer hak sahipleri ve davacının geliri dikkate alarak hesaplama yapıldığı, yerleşmiş Yargıtay kararları gereğince de miras kalan şirkettin gelirinin davacılar ve diğir hak sahiplerince alınmaya devam edileceği için gelir hesabına katılmaması gerektiğinin anlaşıldığı için aksi yöndeki istinaf taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Cumhuriyet Savcılığının soruşturma dosyası ve Ağır Ceza Mahkemesindeki yargılama aşamasında alınan kusur raporu ile mahkemece alınan kusur raporunun ve de kaza tespit tutanağının bir biri ile uyumlu olduğu kazanın meydana gelmesinde davalı …’in tam (%100) kusurlu olduğunun tespit edildiğinden aksi yöndeki istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
6098 sayılı Borçlar Kanun’un, “Tazminatın belirlenmesi” üst başlıklı 51/1 maddesi ile (818 sayılı Borçlar Kanununun 43.maddesi); Hâkimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği hükme bağlanmıştır. Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı Borçlar Kanun’un 52. maddesinde (818 sayılı Borçlar Kanununun 44.maddesi) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir.
Müterafik kusur indiriminde, her somut olayın özelliğine göre, olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde TBK’nın 52. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Eldeki davada, muris …’ın kaza yapan diğer araç sürücüsü olduğu ve Gaziantep 3.Ağır Ceza Mahkemesi 2018/349 esas sayılı dosyasının yargılama aşamasında alınan kusur raporu ile mahkemece alınan kusur raporunun ve de kaza tespit tutanağının bir biri ile uyumlu olduğu kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, kaza tespit tutanağında kemer takıp takmadığının tespit edilemediği kodunun işaretlendiği, otopsi tutanağında, araç içi trafik kazasına nedeniyle beden travması sonucu ölümün meydana geldiği dikkate alındığında muris sürücü …..’ın müterafik kusurunun olmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin aksi yöndeki istinaf talebi yerinde görülmemiştir.
Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarının TBK’nın 56. (BK’nun 47.) maddesindeki özel haller ile olayın oluşu, kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ve hak ve nesafet ölçütleri dikkate alındığında kararın yerinde olduğu için davacılar vekilinin bu hususlardaki istinafının reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkemece maddi tazminat yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek maddi tazminat vekalet ücretine hükmedildiği, yine davacıların manevi tazminat davası yönünden de ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek manevi tazminat vekalet ücretine hükmedildiği anlaşıldığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediği için dairemizce yeniden hüküm kurulmuş ve davacılar vekili lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hüküm verilmiştir.
Bu itibarla davalı vekillerinin ayrı ayrı sunduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile HMK.353/1-b,2 hükmü uyarınca yeniden esas hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekillerinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,
3-Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/11/2019 tarih, 2018/1201 Esas- 2019/1222 Karar Sayılı Kararının KALDIRILMASINA,
4-6100 sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında kararla;
Maddi tazminat Talebi Yönünden;
5-Davacı … İçin; 84.757,40 TL davacı … için 66.685,35 TL maddi tazminatın davalı … yönünden sigorta şirketine başvuru tarihinden 15 gün sonrası olan 19/08/2018 tarihinden itibaren diğer davalılar yönünden ise kaza tarihi olan 11/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
Manevi Tazminat talebi yönünden;
6-Davacı … için; 30.000,00 TL davacı … için 30.000,00 TL davacı … için 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 11/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılar ödenmesine,
7-Maddi tazminat yönü ile; alınması gereken 10.345,05 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ve ıslah edilen 517,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.827,80 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
8-Manevi tazminat yönü ile; alınması gereken 5.464,80 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 478,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.986,63 TL’nin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Maddi tazminat yönü ile; davacının yatırmış olduğu 517,25 TL harcın yargılama giderlerine katılmaksızın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı … ve …’a verilmesine,
10-Manevi tazminat yönü ile; davacının yatırmış olduğu 478,17 TL harcın yargılama giderlerine katılmaksızın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
11-Maddi tazminat yönü ile; davacı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden A.A.Ü.T’ne göre hesaplanan 10.669,66 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
12-Maddi tazminat yönü ile; davacı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden A.A.Ü.T’ne göre hesaplanan 13.561,18 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
13- Manevi tazminat yönü ile; davacı … kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ne göre davanın kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
14-Manevi tazminat yönü ile; davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ne göre davanın kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
15-Manevi tazminat yönü ile; davacı … kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ne göre davanın kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
16- Manevi tazminat yönü ile; davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. maddesine göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
17-Davacı tarafından karşılanan 35,90 ilk başvuru harcı, 1.398,00 TL bilirkişi ücreti, keşif harcı, posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.433,90 TL yargılama giderinin kabul- red oranına göre hesaplanan 1.104,10 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, geri kalan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
18-Yapılan giderlerin mahsubu ile bakiye gider avansının HMK ‘nın 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
İstinaf Harç ve Giderleri
1-Davacı tarafından peşin yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
2-Davacı tarafça karşılanan 148,60 TL istinaf başvuru giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3- Davalı ……. alınması gereken 10.345,05 TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan 3.952,46 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan 6.392,59 TL harcın bu davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
4- Davalı …’dan alınması gereken 5.464,80 TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan 2.586,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan 2.878,40 TL harcın bu davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
5-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Karar kesin olduğundan tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 26/09/2022

Başkan Üye Üye Katip
… … … …