Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/159 E. 2022/386 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/159 – 2022/386
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/159 E.
KARAR NO : 2022/386 K.

TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

BAŞKAN : ……
ÜYE : ……..
ÜYE : ……..
KATİP : ……..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2019
NUMARASI : 2018/177 Esas, 2019/1439 Karar
DAVACI : ……
VEKİLLERİ : Av. ……..
Av………
DAVALI : …….
VEKİLLERİ : Av…….
Av. ……
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
TARİHİ : 28/02/2022
YAZIM TARİHİ : 28/02/2022
Gaziantep 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/11/2019 Tarih, 2018/177 Esas ve 2019/1439 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde plakası tespit edilemeyen aracın müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu motorsiklete çarpması sonucu meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde plakası tespit edilemeyen aracın kusurlu olduğunu, aracın plakası tespit edilemediğinden davalı kuruma karşı dava açtıklarını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 150 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiş, yargılama aşamasında talebini HMK’nın 107/2. maddesi gereğince 36.866,57 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından gerekli belgeler ile başvuru yapılmadığını, kusur durumunun ve maluliyet oranının ATK tarafından belirlenmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte aktüeryal incelemesinin yeni genel şartlara göre yapılması gerektiğini, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, bu edenlerle davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile 2.275,87 TL geçici iş göremezlik, 25.986,92 TL sürekli iş göremezlik, 550,46 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 28.813,25 TL maddi tazminatın 25.01.2018 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İstinaf başvurusunda bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle; davacı tarafından KTK’nın 97.maddesine uygun başvuru yapılmaması nedeniyle dava şartının gerçekleşmediğini, dolayısıyla faiz başlangıcının dava tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini, geçici iş görmezlikten doğan zararların 01/06/2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarının yürürlüğe girmesi ile poliçe teminatı dışına çıkarıldığını ve sorumluluğun SGK’ya geçtiğini, bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu maruz kalınan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, aşamalarda ileri sürülen iddia ve cevapların denetimi sağlayacak biçimde eksiksiz sergilenip, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle; davacının davadan önce davalı sigorta şirketine KTK’nın 97.maddesine göre yapılmış başvurusunun bulunmasına; 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile; ” Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü getirilmiş olup, trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik tazminatının (ve bakıcı giderinin) tedavi gideri sayılmasına olanak olmadığı gibi, ZMSS Genel Şartlarının A.5.b maddesinde “sağlık giderleri teminatı” olarak yer alan tedavi giderleri ile bakıcı giderinin KTK’nın 98.maddesi gereğince SGK’nın sorumluluğuna geçtiğine yönelik düzenleme, Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarih ve 2019/40-2020/40 sayılı kararı gereğince hükümsüz hale gelmiş olup, sigorta teminatına giren ya da girmeyen tazminatların belirlenmesi ZMSS Genel Şartları yerine Karayolları Trafik Kanunu, Türk Borçlar Kanunu ve Yargıtay yerleşik uygulamalarına göre yapılacak olduğundan, geçici iş göremezlik tazminatından ZMSS sigortacısı yerine SGK’nın sorumlu olduğuna dair istinaf itirazının yerinde olmamasına ve hükmolunan tazminata temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesinde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı vekili tarafından yapılan istinaf itirazları yerinde görülmemiş ve başvurunun HMK’nın 353/1-b,1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla;
KARAR:
1-İncelenen kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 1.968,23 TL istinaf karar harcından peşin alınan 492,00 TL’ nin mahsubu ile eksik kalan 1.476,23 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde yatırana iadesine dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 28/02/2022

Başkan Üye Üye Katip