Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1458 E. 2022/1789 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1458 – 2022/1789
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1458
KARAR NO : 2022/1789

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : ………
ÜYE : ……..
ÜYE : ………
KATİP : ………

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2020
NUMARASI : 2019/542 E., 2020/316 K.
DAVACI : ……..
Av. ……….
DAVALI : …………. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARARININ
TARİHİ : 12/10/2022
YAZIM TARİHİ : 12/10/2022
Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/06/2020 tarih ve 2019/542 E., 2020/316 K. sayılı kararı aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan, dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının yolcu olarak bulunduğu …. plakalı araca, davalı tarafından sigortalanan …. plakalı çekicinin arkadan çarpması sonucu davacının yaralandığını, davalı sigorta şirketi tarafından davacıya …. TL ödendiğini, yapılan bu ödemenin gerçek zararı karşılamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla …. TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, tarafların dava açmadan önce arabuluculuk aşamasında anlaştıkları, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun’nun 18/5 maddesindeki “Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması halinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz” hükmü gereğince taraflarca anlaşılan hususta yeniden dava açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle; üzerinde anlaşılan konular hakkında yeniden dava açılamayacağını, arabuluculuk son tutanağı incelendiğinde hangi konularda anlaşıldığının tam olarak belirli olmadığını, alınan bir kusur ve maluliyet raporu dahi bulunmadığından bu şekilde yapılan bir anlaşmanın gerçek zararı karşılamaktan çok uzak olduğundan geçersiz olduğunu, taleplerinin geçici ve sürekli döneme ilişkin sakatlık ve aynı dönemlere ilişkin bakıcı gideri tazminatı olduğunu, arabuluculuk son tutanağı ve anlaşma belgesi incelendiğinde asıl alacaktan bahsedildiğini, asıl alacağın içeriğinin belli olmadığını, bu şekilde düzenlenen bir arabuluculuk son tutanağı ve anlaşma belgesinin geçersiz olduğunu, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu maruz kalınan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
07.06.2012 tarih 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18. maddesinde; ” (1) Arabuluculuk faaliyeti sonunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca belirlenir; anlaşma belgesi düzenlenmesi halinde bu belge taraflar ve arabulucu tarafından imzalanır. (4) (Ek: 12/10/2017-7036/24 md.) Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır. (5) (Ek: 12/10/2017-7036/24 md.) Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması halinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz.
” hükmüne yer verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 111. maddesi, “Bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.” şeklindedir.
Davacı, Gaziantep Arabuluculuk bürosuna başvuru yaparak, davalıdan maluliyet nedeniyle geçici ve sürekli döneme ilişkin sakatlık tazminatı ve aynı döneme ilişkin bakıcı giderini talep etmiş, Gaziantep Arabuluculuk Bürosu arabuluculuk son tutanağında, arabuluculuk konusu uyuşmazlığın maluliyet nedeni ile geçici iş ve sürekli döneme ilişkin işgücü kaybı tazminatı olduğu yazılarak, tarafların üzerinde anlaştığı konular maluliyet nedeniyle geçici ve sürekli döneme ilişkin işgücü kaybı tazminatı konuları olarak belirtildiği görülmüştür.
Arabuluculuk anlaşma tutanağından sonra ilgili kanunun 18. maddesine eklenen fıkralarla kanun koyucu iradesini çok daha net bir şekilde ortaya koyarak arabuluculuk anlaşma tutanağının ilam niteliği taşıdığı, anlaşılan hususlar olan geçici iş ve sürekli döneme ilişkin işgücü kaybı tazminatı konusunda dava açılmasının mümkün bulunmadığı açıklanmış olmakla, tarafların kazadan sonra alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi olan ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurarak uyuşmazlığı çözdükleri, icra edilebilirlik şerhi dahi alınmadan davalı sigortanın ödeme edimini yerine getirdiği, bu şekilde mahkemelerin iş yükünün azaltılması için getirilen arabuluculuğun amacının hasıl olduğu, arabuluculuk anlaşmasının KTK’nın 111. maddesi kapsamında ibraname sayılamayacağı, arabuluculuk yoluyla yapılan anlaşmanın tarafları bağladığı, arabuluculuk tutanağında taraflarca anlaşılan geçici iş ve sürekli döneme ilişkin işgücü kaybı tazminatının, kusur ve maluliyet raporu dahi bulunmadığından bu şekilde yapılan bir anlaşmanın gerçek zararı karşılamaktan çok uzak olduğundan geçersiz olduğu iddiasıyla dava açılamayacağı kanaatine varılarak mahkemece davacının geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı talepleri yönünden verilen red kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Davacı tarafça bakıcı gideri de talep edilmesine rağmen arabuluculuk son tutanağında bu talebin değerlendirilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, davacının bakıcı gideri talebine ilişkin deliller toplandıktan taleple ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar vermekten ibaret olup, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına kararv ermek gerekmiştir. Bu itibarla;
KARAR:
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/06/2020 tarih, 2019/542 Esas, 2020/316 Karar sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,6 maddeleri gereğince KALDIRILMASINA,
2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE,
3-Davacı taraftan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde iadesine,
4-İstinaf yargılama giderinin mahkemece yeniden verilecek kararda değerlendirilmesine,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a,6 maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi.12/10/2022

Başkan
……

Üye
……..

Üye
……

Katip
……