Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1416 E. 2022/1772 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1416
KARAR NO : 2022/1772

TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/05/2017
NUMARASI : 2016/120 E., 2017/796 K.
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARARININ
TARİHİ : 12/10/2022
YAZIM TARİHİ : 12/10/2022

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/05/2017 tarih 2016/120E., 2017/796 K. sayılı kararı aleyhine davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 15/04/2013 tarihinde sürücü ….’ın kullandığı …. plakalı aracıyla evlerinin önünde üç tekerli bisikleti ile oynayan davacıların oğlu …’na çarpması neticesinde küçüğün yaralandığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi tazminatın, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazada zamanaşımı süresinin dolmuş olduğunu belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda açılan davanın reddine karar verilmiştir.

İstinaf başvurusunda bulunan davacılar vekili dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, araç sürücüsünün dikkatsiz araç kullanması sebebiyle kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığını, bu nedenlerle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu maruz kalınan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir sorumluluk sigortası türüdür.

Sigorta şirketinin sorumluluğu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlıdır. Zira, kanunun emredici hükmü gereği yaptırılan zorunlu trafik sigortalarında sigortacı, işletene düşen hukuki sorumluluğu teminat altına aldığına göre, ancak işletenin sorumlu olduğu oranda zarardan sorumlu olacaktır. İşletene hukuken yükletilemeyen zarardan, onun sorumluluğunu teminat altına alan sigortacının sorumlu tutulması da mümkün değildir.

Somut olayda; kaza sonrasında tutulan kaza tespit tutağında özetle; kazanın oluşumunda, yaya …’nun birinci derecede kusurlu, sürücü ….’ın kusurunun bulunmadığı belirtilmiş, mahkemece alınan 10.05.2016 tarihli tekli bilirkişi raporunda özetle; kazanın oluşumunda yaya …’nun %100 oranında kusurlu, sürücü ….’ın kusurunun bulunmadığı tespit edilmiş, mahkemece keşif yapılarak davacı tanıkları keşif mahallinde dinlenmiş, alınan 13.01.2017 havale tarihli bilirkişi raporunda da (ikinci kusur raporu) davalı sürücünün kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı sonucuna ulaşılmış olup, bir birleriyle uyumlu olan kusur raporlarının olayın oluşuna uygun, gerekçeli ve denetime elverişli olduğu kanaatine varılarak, davacı vekili tarafından bu yönde yapılan istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla;

KARAR:
1-İncelenen kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’ nin mahsubu ile eksik kalan 26,30 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde yatırana iadesine dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 12/10/2022

Başkan Üye Üye Katip