Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1411 E. 2022/1570 K. 23.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1411
KARAR NO : 2022/1570

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2020
NUMARASI : 2018/980 Esas- 2020/469 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 23/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/09/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/06/2020 tarih ve 2018/980 esas ve 2020/469 karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 01/12/2015 günü kullandığı motosikleti ile seyir halindeyken, karşı yönden gelen plakası tespit edilemeyen bir aracın önündeki aracı hatalı olarak sollaması ve şerit ihlali yaparak müvekkilinin şeridine aniden geçmesi nedeniyle müvekkilinin manevra yaparak duvara çarparak ağır şekilde yaralandığını, kazaya sebebiyet veren aracın tespit edilemediğini, davalı …..nın kanun gereği meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, müvekkilinin maluliyet oranın %98 olduğunu, davalı tarafa 01/12/2017 tarihinde yapılan başvuruya olumlu yanıt verilmediğinden iş göremezlik ve bakıcı giderinden kaynaklı 1.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemelerinin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, taleplerin kalem kalem açıklattırılması gerektiğini, uzamış zamanaşımının uygulanması mümkün olmadığından zamanaşımı definde bulunduklarını, soruşturma dosyasına göre tek taraflı olarak tespit edilen kazada müvekkilinin sorumlu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; Kazanın davaya konu trafik kazasını birebir yaşayan tanık …..ve diğer görgü tanıklarının anlattığı şekilde meydana geldiğini, ilk derece mahkemesinin gerçekle bağdaşmayan ve tanık beyanlarıyla örtüşmeyen değerlendirmelerinin son derece hatalı olduğunu, mahkemece aşamalarda dinlenen tanık beyanlarına göre değil, bilirkişi tarafından tanık beyanlarıyla örtüşmeyen hatalı rapora dayanılarak hatalı karar verildiğini, mahkemeye göre çelişkili ya da terettütlü bir husus var ise bu durumun adı geçen tanık …..’ın tekrar dinlenerek, araç yönlerinin terettüte mahal vermeden tespit edilmesi gerektiğini, karşı vekalet ücretine yasaya aykırı olarak hatalı hükmedildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

Dava; Trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı vekili tarafından, müvekkilinin 01/12/2015 tarihinde sevk ve idaresindeki motorsiklet ile arkasında yolcu olarak arkadaşı ….. ile birlikte seyir halindeyken tespit edilemeyen bir aracın hatalı sollama yaparak müvekkilinin şeridine girmesi nedeni ile müvekkilinin direksiyon hakimiyetini kaybederek duvara çarpması sonucu yaralandığı belirtilerek maluliyet ve bakıcı giderine ilişkin tazminat talep edilmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, daha önce davacı tarafından davalı …. aleyhine Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/257 E. Sayılı dosyasında açılan davada aynı kazaya ilişkin keşif yapıldığı, keşif esnasında dinlenen tanık …..’in gösterimine göre hazırlanan bilirkişi raporunda, davacının kavşağa girerken sağ koldan yaklaşan araçtan dolayı paniğe kapılarak tam kusurlu olarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, mahkemelerince aynı bilirkişiyle yapılan keşif esnasında dinlenen tanıkların önceki dinlenen tanık beyanlarıyla çelişkili olduğu, ilk davanın takipsiz bırakıldığı, kazanın anılan şekilde olduğunun davacı tarafça ispat edilemediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, Davacı …..’İn Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/257 Esas sayılı dosyasında mahallinde yapılan keşifteki beyanında ” Davacı arkadaşı ile heyete gösterdiği meyilli yoldan 56 nolu sokak istikametine seyir halinde olduklarını, kaza yapmalarına neden olan aracı heyete gösterdiği yerde gördüklerini, aracın uzun farlarının yandığını, hızlı olduğunu, araca çarpmamak için direksiyonu kırdıklarını ve evin duvarına çarptığını” beyan etmesi, tanığın soruşturma aşamasında da kollukta benzer nitelikte karşıdan gelen arabaya çarpmamak için davacının manevra yapması sonucu duvara çarptıklarını beyan etmesi nazara alındığında, mahkemece tanık beyanları arasında ve yer göstermeleri arasında çelişki giderilmeye çalışılmaksızın, tanık olarak belirtilen ve ilk açılan davanın keşfine katılan …. dinlenmeksizin eksik inceleme ile hüküm kurulması yerinde görülmemiştir.

Bu itibarla mahkemece dosya içerisinde mevcut olay yeri krokiside değerlendirilerek, mahallinde tüm tanıkların katılımı ve tanıkların yer göstermeleri suretiyle keşif icra edilerek, dosya içerisinde mevcut aynı bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve kroki içerikleri irdelenerek, tanık beyanları ve varsa yer göstermeleri arasında çelişki giderilmeye çalışılarak ayrıntılı denetime imkan verir şekilde kusur raporu alınarak sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde görülmemiştir.

Kabule göre de: Mahkemece davanın reddine karar verildiği halde, karar tarihi itibariyle yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/4 maddesi uyarınca ” Maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.” hükmü dikkate alınmaksızın maktu vekalet ücreti yerine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi yerinde görülmemiştir.

Yukarıda açıklanan nedenlerle, bu aşamada sair hususlar incelenmeksizin HMK’nın 353/1-a,6 maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve Dairemiz kararına uygun şekilde, kazanılmış haklarda dikkate alınarak davanın yeniden görülerek eksikliklerin giderilmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE;
Gaziantep 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/06/2020 tarih ve 2018/980 esas ve 2020/469 sayılı kararının HMK’nın 353/1-a,6 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,
Dosyanın davanın yeniden görülmesi için MAHALLİNE İADESİNE,
2-Davalılardan tahsil edilen istinaf karar harcının istek halinde yatıran tarafa iadesine,
3-İstinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama neticesinde verilecek kararla birlikte değerlendirilmesine,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliğiyle karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip