Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1332 E. 2022/1346 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1332
KARAR NO : 2022/1346

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/01/2020
NUMARASI : 2016/1012 Esas- 2020/48 Karar
DAVACI :

VEKİLLERİ :

DAVALI :

VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 01/07/2022
GEREKÇE TARİHİ : 07/07/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/01/2020 tarih, 2016/1012 Esas ve 2020/48 Karar sayılı kararı aleyhine davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında 29/11/1996 tarihli yapılan değirmen inşaatı ve vinç yolu kiriş inşaatı sözleşmesi yapıldığını ancak yapılan yapıda kullanılan betonun standartlara uygun olmadığının teslim edildikten sonra ortaya çıktığını, müvekkili şirketin şifai olarak beton dökülmeleri ve kavlamaları olduoğunu ihbar ettiğini ancak eksikliklerin giderilmediğini, müvekkilinin …. Noterliği’nin …. tarih ve …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile eksik hususların giderilmesini ihtar ettiğini ancak davalının bu eksiklikleri gidermediğini, davalının anlaşılan sözleşme gereği kullanmış olduğu betonun son derece ayıplı olduğunu, kullanılan demirin ve beton kalitesinin zayıflığının Gaziantep 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/102 D.İş sayılı dosyasında alınan tespit raporu ile sabit olduğunu, Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/2207 Esas ve 2015/770 Karar sayılı dosyasında 10.000,00 TL üzerinden dava açtıklarını, mahkemenin 04/03/2015 tarihli bilirkişi raporunda zarar miktarının 580.000,00 TL olarak belirlendiğini, 10.000,00 TL miktarın düşülmesiyle bakiye 570.000,00 TL alacağın tahsili konusunda işbu davayı açtıklarını, açıklanan tüm nedenlerle 570.000,00 TL alacağın dava tarihi olan 04/09/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile beraber davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının başka bir mahkemeden alınan bilirkişi raporundan dolayı tazminat talep ettiğini, davacının aynı hukuki nedenle açmış olduğu davasının halen kesinleşmediğini ve temyiz edilmekle Yargıtay incelemesinde olduğunu, davacı tarafın taleplerinin usul ve iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil ettiğini, sözleşmeye konu yapımda müvekkilinin ağır kusurlu olduğuna dair alınan raporun yerinde bir rapor olmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, mevcut olaya yeni kanun değil eski kanun hükümlerinin uygulanması gerektiğini beyan ederek açıklanan tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda davacının açmış olduğu davasının zamanaşımına uğramış olması nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf talebinde bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle; mahkemenin zamanaşımı süresi olarak başlangıç tarihi olarak kabul ettiği tarihin iş yeri açma ve çalışma ruhsatının alındığı tarih olan 19.12.2002 tarihini kabul ettiğini ancak böyle bir değerlendirmenin son derece hatalı olduğunu, işin davalıya teslim edildiği tarihin ise adı geçen tarihten çok sonra olduğunu, bu nedenle öncelikle Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1263 E ve 2018/1640 K. sayılı dava dosyasının kesinleşmesinin beklenmesini ve usul ve yasaya aykırı olan ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını ve davanın kabulü yönünde karar verilmesini talep etmiştir.

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; özellikle eldeki davanın daha önce Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1263 Esas – 2018/1640 Karar sayılı dosyasıyla açılan alacak davasından sonra açılan ek dava niteliğinde olduğu ve önceki davada ilk derece mahkemesince verilen zamanaşımı nedeniyle ret hükmünün Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 31.10.2019 tarih ve 2019/1209 Esas – 2019/4266 Karar sayılı ilamıyla onanıp; aynı Dairenin 15.10.2020 tarih, 2019/3971 Esas – 2020/1578 Karar sayılı ilamıyla davacının karar düzeltme isteminin reddine karar verildiğinin anlaşılması karşısında ilk derece mahkemesince verilen hükümde usul ve yasaya aykırılık bulunmamış ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacı taraftan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361 ve devamı maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
… … … …