Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/13 E. 2021/2017 K. 17.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/13
KARAR NO : 2021/2017

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2019
NUMARASI : 2018/102 Esas- 2019/491 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 17/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/12/2021

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/04/2019 tarih, 2018/102 Esas ve 2019/491 Karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 15/10/2017 tarihinde … plakalı araç sürücüsü ….’in seyir halinde iken yaya konumunda bulunan müvekkiline çarpması neticesinde müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, tedavi gördüğünü, kazanın oluşumunda müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, karşı tarafın kusurlu olduğunu, kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihinde davalı … şirketi nezdinde sigortalandığını belirterek şimdilik 100 TL maddi tazminatın davalı … şirketinden alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; …. plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, ilgili yerlerden gerekli raporların alınması gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinde; bilirkişiden alınan kusur raporunda müvekkilinin kusurlu olduğu belirtildiği için süresi içerisinde itiraz ederek ATK’dan rapor alınmasını talep etmesine rağmen itirazın reddedilmesinin yerinde olmadığını, zira kusur durumunun değişmesi ihtimalinin bulunduğunu, dava dışı ticari araç sürücünün hızlı geldiğini ve kusurlu olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde; davacı vekilinin istinafının yerinde olmadığını ve kararın doğru olduğunu belirterek istinaf talebinin reddini talep etmiştir.

HMK 355 md. gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Mahkemece, dosyasından keşif sırasında tanık da dinlenilmesi sonucu trafik bilirkişisinden alınan kusur raporunda davacı yayanın %100 kusurlu olduğu dava dışı ticari araç sürücüsünün kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Dava konusu olaya ilişkin düzenlenen kaza tespit tutanağında da kusur tamamen yaya olan davacıya verilmiştir. Delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmamakta ve özellikle alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, mahkemece kusura itirazın ara karar ile değerlendirildiği ve reddine karar verildiği anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı taraftan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcına peşin yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361 ve devamı maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17/12/2021

Başkan Üye Üye Katip