Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1299 E. 2022/1445 K. 09.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1299
KARAR NO : 2022/1445

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/06/2020
NUMARASI : 2018/1457 Esas- 2020/526 Karar
DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 09/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/09/2022

Gaziantep 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/06/2020 tarih ve 2018/1457 esas ve 2020/526 karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 25/11/2015 tarihinde ……’nın sevk ve idaresinde bulunan …. plaka sayılı araç ile …..’un sevk ve idaresinde bulunan …. plakalı motosikletin kaza yaptığını, müvekkillerinin oğlu olan ….’un kaza sonrasında çarpmaya bağlı femur kırığı ve beyin kanaması nedeniyle hayatını kaybettiğini, kazaya sebebiyet veren ….. plaka sayılı aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar için 100 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan …… plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkili şirkete başvuru yapıldığını ancak yapılan inceleme sonucunda tüm kusurun davacıların murisinde olduğundan başvurunun reddedildiğini, ilgili yerlerden gerekli belgelerin alınması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı ….’un davasının kabulü ile taleple bağlı kalınarak 8.082,96 TL destek tazminatının 11.07.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı …..’a verilmesine, davacı ….’un davasının kabulü ile taleple bağlı kalınarak 8.082,96 TL destek tazminatının 11.07.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı …… ‘a verilmesine karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; Dava şartı yerine getirilmediğinden usulden red kararı verilmesi gerektiğini, alınan kusur raporlarının hükme elverişli olmadığını, kusur raporu ile trafik kazası tespit tutanağı arasında çelişkiler bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

Dava; trafik kazası nedeni ile ölenin yakınları tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;

Davacılar tarafından, dava dışı sürücü …..’nın sevk ve idaresinde bulunan davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesiyle sigortalı ….. plakalı aracın müşterek çocukları ……’un sevk ve idaresindeki ….. plakalı motorsiklet ile çarpışması şeklinde meydana gelen kaza sonucu müşterek çocukları …..’un vefat ettiği belirtilerek destekten yoksun kalma tazminatı talep edilmiştir.

2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Davacılar vekilinin söz konusu hüküm kapsamında davalı Sigorta şirketine başvuruda bulunduğu, madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin başvuru şartının yerine getirilmediğine ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.

Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre; mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, mahkemece aldırılan ve hükme dayanak teşkil eden kusur raporunun olayın oluş şekline ve kazaya ilişkin Gaziantep 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/778 Esas sayılı dosyasında aldırılan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin raporu ile uyumlu olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin kusura ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.

Medenî hukuk yargılamasına hâkim olan ilkelerden biri taleple bağlılık ilkesidir. Bu ilke 6100 sayılı HMK’nın 26’ncı maddesinde açıkça ifade edilmiştir. Buna göre, hâkim tarafların talepleri ile bağlıdır. Talepten fazlasına veya talepten başka bir şeye karar veremez.

Dava dilekçesinde davacı tarafça temerrüt tarihinden itibaren faiz talebinde bulunmuş ise de, davacı vekilince ibraz edilen 13/11/2019 tarihli dilekçede özetle”Islah taleplerinin kabulü ile müddeabihin ıslah yolu ile arttırdıkları kısım ile dava dilekçesindeki talep ettikleri miktarın birleştirilmesi sonucu bulunan toplam (her iki davacı için) 16.165,92-TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesinin” talep edildiği, bu itibarla davacı tarafça yargılama aşamasında ibraz edilen dilekçe ile açıkça dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edildiği ve davanın 07/12/2018 tarihinde açıldığı, ancak mahkece talebi aşar şekilde dava tarihinden öncesi olan 11/07/2016 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi yerinde görülmemiştir.

Yukarıda izah edilen nedenlerle talebin aşılması nedeni ile kamu düzeni dolayısıyla davalı vekilinin istinaf itirazı yerinde görülmüş ancak söz konusu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca dosya üzerinde inceleme yapılarak, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak tarafların kazanılmış hakları nazara alınarak kesinleşen hususlar infazda tereddüt hasıl olmaması açısından yeniden belirtilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Gaziantep 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/06/2020 tarih ve 2018/1457 esas ve 2020/526 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davacı ….’un davasının kabulü ile; taleple bağlı kalınarak 8.082,96 TL destek tazminatının 07/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı …..’a verilmesine,
2-Davacı ….’un davasının kabulü ile; taleple bağlı kalınarak 8.082,96 TL destek tazminatının 07/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı …..‘a verilmesine,
3-Alınması gereken 1.104,29 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ve ıslah edilen 90,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.013,51 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacıların yaptığı ve karşıladığı harç dahil 1.712,38 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davalının yaptığı masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T’ ne göre hesaplanan 3.400 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden ;
7-Davalı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan, başvurma harcı dışında istinaf karar harçlarının talep halinde davalıya iadesine,
8-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 148,60 TL başvurma harcının davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
9-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip