Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1281 E. 2022/1357 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ ..
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1281
KARAR NO : 2022/1357

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :..
ÜYE : …
ÜYE : ..
KATİP : ..
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/03/2020
NUMARASI : 2018/1125 Esas- 2020/352 Karar
DAVACILAR : 1-..
: 2-..
: 3-..
: 4-..
: 5..
VEKİLLERİ : Av. ..
: Av. ..
DAVALI : ..
VEKİLİ : Av..
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 01/07/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :06/07/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/03/2020 tarih, 2018/1125 Esas ve 2020/352 Karar sayılı kararı aleyhine taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;…. tarihinde….’ün sevk ve idaresinde bulunan idaresindeki…. plakalı araç müvekkillerinin murisi ….’in kullandığı ….plakalı motorsiklete çarpması sonucu ölümlü trafik kazası meydana gelmiş olduğu, trafik kazası tespit tutanağında ve bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi müvekkillerinin murisi kusuru bulunmadığı …asli ve tam kusurlu olduğu tüm bu nedenlerden dolayı şimdilik 100 TL (değerinin 10 TL’si 10’ar TL ‘si her bir çocuk için) temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkillerine verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 20/01/2020 tarihli dilekçesi ile dava değerini 98.940,27 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili kurum davacı tarafa ödemede bulunarak üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirdiğini davacı tarafa ödenen tazminat ibraname mukabilinde ödendiğini, müvekkili kurumun başkaca bir sorumluluğunun bulunmadığını, kaza tarihinde müteveffanın çocuklarının ikisinin 18. yaşından büyük olması nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talep etme haklarının olmadığını, davaya konu kazaya ilişkin kusur oranlarının tespitinin Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla yapılması gerektiğini, davaya konu destekten yoksun kalma tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanmasını ve hesaplanan tazminat miktarı üzerinden müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini,….. tarafından herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasını belirterek davanın reddi savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne, davacılar ….., …. ve ….. yönünden davanın reddine, 94.630,08 TL destekten yoksun kalmaya yönelik tazminatın 11/07/2018 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı….’e verilmesine, 4.330,19 TL destekten yoksun kalmaya yönelik tazminatın 11/07/2018 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …..’a verilmesine karar verilmiştir.
Davacılar vekili tarafından süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinde; davası reddedilen davacılar yönünden bedel artırımı yapılmadığı için onlar yönünden maktu vekalet ücreti verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı ….. vekili istinaf dilekçesinde; kazada vefat eder muris kafa travması sonucu vefat ettiği ve motosiklet kullanırken kask takmadığı için müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği, kurum tarafından dava öncesi ödeme yapıldığı için ödeme tarihi esas alınarak hesaplama yapıldığında ve müterafik kusur uygulandığından borcun kalmayacağını, faiz başlangıcının hatalı belirlendiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
Davacılar vekili istinafa cevap dilekçesinde; müteveffanın kask kullandığı zira kaza yerinde kırık kask parçalarının bulunduğu, dava öncesi başvuru yapıldığı ve buna göre faiz verildiği için kararın doğru olduğu, ödenen ile hesaplanan tazminat arasında misli fark olduğu ve hesaplamanın doğru olduğunu belirterek istinaf talebinin reddini istemiştir.
HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi (destek) tazminat davasıdır.
6098 sayılı Borçlar Kanun’un, “Tazminatın belirlenmesi” üst başlıklı 51/1 maddesi ile (818 sayılı Borçlar Kanununun 43.maddesi); Hâkimin, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği hükme bağlanmıştır. Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı Borçlar Kanunu’un 52. maddesinde (818 sayılı Borçlar Kanununun 44.maddesi) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir.
Müterafik kusur indiriminde, her somut olayın özelliğine göre, olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde TBK’nın 52. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Eldeki davada kaza yapan motoru kullanan murisin kafa travmasından vefat ettiği ve kaza tespit tutanağında kask takıp takmadığı belirsiz kodunun işaretlenmiş ise de olay yeri inceleme raporunda kaza yerinde kırık kask parçalarının bulunduğunun belirtildiğinden murisin kask taktığı anlaşıldığı için ve de bu hususun ispatının davalı tarafta olduğu buna yönelik davalı tarafın delil bildirmediği ve ispat edemediği için müterafik kusur indirimi uygulanmasına yönelik talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkemece TRH 2010 yaşam tablosuna hesap raporu hazırlandığı, ödeme miktarı güncellenerek düşüldüğü ve 2020 yılında karar verildiği için o yıl geçerli asgari ücretin hesaplamalarda kullanıldığı anlaşıldığından istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereğince ihdas edilen…. Yönetmeliği’nin 15. maddesi gereğince, ….. yönünden faizin başlangıç (temerrüt) tarihi belirlenirken, ilgililerce gerekli belgeler de ibraz edilerek…..Yönetmeliğinin 9, 14. ve 15. maddelerinde yazılı biçimde fona başvurulduğu halde ödeme yapılmamışsa başvuru tarihinden itibaren …. temerrüde düştüğünün kabulü gerekir. Gerekli belgeler ibraz edilmeksizin başvuruda bulunulmuş ya da hiç müracaat edilmemiş ise …. temerrüdünden bahsedilemeyeceğinden faiz başlangıcının dava tarihi olarak kabulü gerekir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacı tarafça dava açılmadan önce davalı… başvuruda bulunulduğu …Yönetmeliğinin 15. Maddesi uyarınca mahkemece hüküm altına alınan faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğuna ilişkin istinaf itirazları kabul edilmemiştir.
Dosyanın incelenmesinde davacı tarafça her bir davacı için 10 TL üzerinden dava açıldığı ve tazminat çıkmayan davacılar yönünden bedel artırımı yapılmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece davası reddedilen davacılar yönünden AAÜT 13.maddesi gereğince dava değeri üzerinden nisbi vekalet ücreti verilmesi gerekirken maktu vekalet ücreti verilmesinin hatalı olduğu anlaşıldığından kararın kaldırılarak yeniden hüküm kurularak nisbi vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Bu itibarla davacılar vekilinin istinaf başvurusun kabulüne ve HMK 353/1-b,2 maddesi gereğince kararın kaldırılarak yeniden hüküm kurularak aşağıdaki şekilde karar verilmesine ve davalı …. vekilinin sunduğu istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılar vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,
3- Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/03/2020 tarih 2018/1125 Esas- 2020/352 Karar Sayılı Kararının KALDIRILMASINA,
4-6100 sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında kararla;
5-Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davacılar ….yönünden davanın reddine,
94.630,08 TL destekten yoksun kalmaya yönelik tazminatın 11/07/2018 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …e verilmesine, 4.330,19 TL destekten yoksun kalmaya yönelik tazminatın 11/07/2018 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …a verilmesine,
6-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 6.759,97 TL harçtan peşin yatırılan 35,90 TL nin mahsubu ile bakiye kalan 6.724,07 TL nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
7-Davacı tarafından karşılanan ve mahsup edilen 35,90 TL harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
.-Yapılan giderlerin mahsubu ile bakiye gider avansının HMK ‘nın 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
İstinaf Harç ve Giderleri
1.-Davacılar taraftan alınan peşin istinaf karar ve ilam harcının talep halinde iadesine,
2-Davacılar tarafından karşılanan 148,60 TL istinaf başvuru harcının davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
3-Davalı taraftan alınması gereken 6.759,97 TL istinaf karar harcına peşin alınan 1,635,59 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 5.124,38 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar kesin olduğundan tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK.362/1-a maddesi gereği kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/07/2022

Başkan Üye Üye Katip
.

.