Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1257 E. 2022/1265 K. 27.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1257
KARAR NO : 2022/1265

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/06/2020
NUMARASI : 2019/473 Esas- 2020/311 Karar
DAVACILAR :
:
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
:
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 27/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :04/07/2022

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/06/2020 tarih, 2019/473 esas ve 2020/311 karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 24/12/2018 tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçe ile sigortalı olan, dava dışı ……nın sevk ve idaresindeki ……. plaka sayılı aracın yaya olan müvekkiline çarpması neticesinde müvekkillinin yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 6,00 TL tazminatın davalı yönünden ihtar tarihinden itibaren 15 gün sonrası olan 29/05/2019 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiş, 22/05/2020 tarihli dilekçesi ile dava değerini 22.085,41 TL’ye yükseltmiştir.

Davalı Sigorta vekili cevap dilekçesinde; davacı vekilinin trafik kazasına karıştığını belirttiği …. plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sigortalısının kusur oranında sorumluluğunun bulunduğunu ilgili yerlerden gerekli raporlar alınması gerektiğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.

İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne, 22.084,41 TL kalıcı maluliyet ve 1,00 TL bakıcı tazminatının talep gibi 29/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

Davalı vekili tarafından süresi içerisinde sunulan istinaf dilekçesinde; başvuru şartının yerine getirilmediğini, itirazların değerlendirilmediğini, maluliyet raporunun usulüne uygun olmadığını, kusur raporunu hatalı olduğunu, bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını, maluliyet raporunun tebliği tarihinden faiz verilmesi gerektiğini, soruşturma ve kovuşturma dosyası getirtilmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

HMK 355 maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Dava trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davasıdır.
Mahkemece özürlülük ölçütü ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelik hükümlerine göre oluşturulan heyetten maluliyet raporunun alındığı anlaşılmıştır.
Dava dosyasında kaza tespit tutanağının olmadığı ve soruşturma dosyası getirtildikten sonra mahkemece keşif yapılmak suretiyle bilirkişi tarafından kusur raporunun düzenlendiği ve kusur durumunun tespit edildiği, kusur raporunun hüküm kurmaya yeterli olduğu anlaşılmıştır.

2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle davacının söz konusu hüküm kapsamında davalı kuruma başvurduğu, kaldı ki madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm de bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin faiz başlangıcının başvurudan 15 gün sonrasında başlatılması kararının hatalı olduğuna ve gerekli belgelerle başvurulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin istinaf itirazları kabul edilmemiştir.

6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen ” Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik tazminatının ve bakıcı giderinin bu madde kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu tazminatların da davalı sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğu belirtildiği üzere davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun devam ettiğinden, tüm bu açıklanan nedenlerle davalı vekilinin itirazın yerinde olmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekillerinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 1.508,59 TL istinaf karar ve ilam harcına peşin yatırılan 377,50 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 27/06/2022

Başkan Üye Üye Katip