Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1041 E. 2022/990 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1041
KARAR NO : 2022/990

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2020
NUMARASI : 2019/238 Esas- 2020/279 Karar
DAVACI : … – T.C. NO: …
VEKİLİ : Av. …-..
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 24/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :08/06/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/02/2020 tarih, 2019/238 Esas ve 2020/279 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; …. günü davacı … ..ın yaya olarak karşıdan karşıya geçmek isterken dava dışı sürücü …’nın sevk ve idaresindeki aracın çarpması sonucu kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, yaya geçidi üzerinde öncelik kurallarına riayet etmeyen sürücünün tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin malul kaldığını ve işini yapamayacağını, dava öncesi davalı … şirketine başvurunun yapıldığını, arabuluculuk faaliyetinden sonuç alınamadığını hesaplanacak tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde; sigorta şirketine başvuru şartının yerine getirilmediğini, dava şartı yokluğundan davanın reddi gerektiğini, sürücünün kusuru oranında sorumlu olduklarını, maluliyetin adli tıp tarafından tespit edilmesi gerektiğini, aktüer hesabında trh yaşam tablosunun esas alınması gerektiğini, geçici iş göremezliğin poliçe kapsamı dışında olduğunu, bakıma muhtaçlığın tespit edilmesi gerektiğini, faiz başlangıcının dava tarihi ile birlikte olması gerektiğini, müterafik kusur indiriminin yapılması geretiğini, yansıma ve dolaylı zararların indirim yapılması gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne, 6.060,60 TL geçici iş göremezlik ve 19.810,09 TL kalıcı maluliyet ile 1.278,90 TL bakıcı giderine yönelik maddi tazminatın 21/02/2018 tarihinden itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermiştir.
Davalı … vekili süresi içerisinde sunduğu istinaf dilekçesinde; davacının başvuru şartını yerine getirmediğini, faiz başlangıç tarihinin hatalı tespit edildiğini, maluliyet raporunun hatalı yönetmeliğe göre düzenlendiğini, geçici iş göremezlik ve bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını, bedel artırım dilekçesine cevap için yeterli sürenin verilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
HMK 355 md. gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde,
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasıdır.
2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle davacının söz konusu hüküm kapsamında davalı kuruma başvurduğu, kaldı ki madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm de bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin faiz başlangıcının başvurudan 15 gün sonrasında başlatılması kararının hatalı olduğuna ve gerekli belgelerle başvurulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin istinaf itirazları kabul edilmemiştir.
Mahkeme tarafından delillerin değerlendirilmesinde ve takdirinde bir isabetsizlik olmamasına göre özellikle 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen ” Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın ….tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri …. tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik tazminatının ve bakıcı giderinin bu madde kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu tazminatların da davalı … şirketinin sorumluluğunda olduğu belirtildiği üzere davalı … şirketinin sorumluluğunun devam ettiğinden, tüm bu açıklanan nadenlerle davalı vekilinin itirazın yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin sunduğu istinaf dilekçesinde de açıklandığı üzere 20.02.2019 tarihinde Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik’in yürürlüğe girdiğini, kaza tarihi olan 10.01.2019 tarihinde ise halen Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması Verilecek Sağlık Kurulu Hakkında Yönetmelik’in geçerli olduğundan ve maluliyet raporunun bu geçerli yönetmenliğine göre alındığından aksi yöndeki davalı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmemiştir.
Davacı tarafından sunulan…. tarihli bedel artırım dilekçesi davalıya … tarihinde e- tebligat ile gönderildiği, ancak bedel artırım dilekçesine karşı cevap süresinin beklenmediği ve ….günü mahkemece dava hakkında karar verildiği ve davalının, Anayasa’nın 36. maddesinde ve AİHS. 6. maddesinde ve de 6100 sayılı HMK.27 madde de düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenilme hakkının ihlali ile karar verilmesi yerinde olmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ve HMK’nın 353/1-a,6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığının 07.02.2022 tarih ve 2012/10792 Esas- 2022/1660 Karar sayılı ilamı)
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a-6 maddesi gereğince Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/02/2020 tarih, 2019/238 Esas- 2020/279 Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA, dosyanın mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davalı tarafından peşin yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde iadesine,
4-Davalı tarafından karşılanan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda değerlendirilmesine,
5- Davalı …. tarafından tehiri icra talebi kapsamında …. İcra Dairesinin …. Esas sayılı icra dosyasına mehil vesikası için ibraz edilen -….Bankası A.S./… -… tarih- …. numaralı- …. TL’lik teminat/ teminat mektubunun yatırana iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.
24/05/2022

Başkan Üye Üye Katip
… … … …