Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1004 E. 2022/962 K. 20.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ ….
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1004
KARAR NO : 2022/962

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/01/2020
NUMARASI : 2018/948 Esas- 2020/79 Karar
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av…
Av..
DAVALI : 1 -…
DAVALI : 2 -…
VEKİLİ : Av..
DAVALI : 3 -…
DAVANIN KONUSU :Tazminat
KARAR TARİHİ : 20/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/05/2022

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/01/2020 tarih ve 2018/948 esas ve 2020/79 karar sayılı kararı aleyhine davalı sigorta şirketi vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde … İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketine ait ve sürücü …’nun sevk ve idaresindeki…. plakalı aracın, müvekkilli sigorta şirketi…. sigortalısı …e ait ve sigortalının sevk ve idaresindeki…. yabancı plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalı tarafın asli ve tam kusurlu olduğunu, müvekkilli şirketin sigortalısının ise kusursuz olduğunu, müvekkilli şirketin sigortalısının aracında expertiz raporuna göre 5.660,00 TL tutarında hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, müvekkilli şirket sigortalısının aracını tamir ettirdiğini, 160,00-TL ve 606,19-Euro masraf yapmak zorunda kaldığını, müvekkilli şirketin sigortalısına 25.09.2017 tarihli ibraname ile 1.956,99-Euro ödediğini, davalı tarafın aracının …. tarafından ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalandığını, ancak davalı sigorta şirketinin müvekkilli şirketin vekaletnamesi sunulduğu halde, ısrarla sigortalı …’in vekaletnamesini istediğini ve hak sahibi olarak ….’in vekaletnamesinin sunulması halinde ödeme yapacaklarını bildirildiğini, müvekkilli şirketin sigortalısı …’i haklarına halef olduğunu, ….’in artık bu kaza nedeniyle tazminat talep etme hakkı kalmadığını, …-€ tazminatın fiili tahsil tarihinde aynen Euro olarak ve müvekkili şirketin ödeme tarihi olan ….arihinden itibaren TCMB’nin bir yıl vadeli döviz mevduat hesabına fiilen uygulanacağı bildirilen en yüksek faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karıştığı ifade edilen … plakalı aracın müvekkilli şirket …..Sigorta tarafından …-…tarihleri arasında ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, davacıya …. tarihinde…TL ödendiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, yetki itirazında bulunduklarını, yetkili mahkemenin ….Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, ilgili yerlerden gerekli raporlar alınması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile; …. Euro’ nun ödeme tarihi olan …tarihinden itibaren TCMB’ nin 1 yıl vadeli döviz mevduat hesabına fiilen uygulayacağı bildirilen en yüksek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, sigorta şirketi yönünden faiz başlangıcının …. olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı sigorta şirketi vekili dilekçesinde özetle; maddi hasara ilişkin kabul edilen tutarın fahiş olduğunu, bu nedenle hükmedilen maddi tazminatın fahiş olduğundan kararın kaldırılması gerektiğini, kabul etmemek kaydıyla gerek ilk raporda gerekse ATK raporunda aracın hasarının …TL olduğunun belirtildiğini, müvekkili şirketçe yapılan … TL’lik ödemenin mevcut olduğunu, bu ödemenin tespit edilen hasardan tenzil edilmesi gerektiğini, davacı sigorta şirketi ….Euro ödese de hasar tutarının …… Euro olarak ATK raporunda tespit edildiğini, üstelik müvekkili şirketçe yapılan ödemenin de bu tutardan düşülmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava: Dava, sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu iddia edilen davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir. (TTK’nın 1472 ve 1481 maddeleri uyarınca rücuen tazminat talebine ilişkindir.)
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı sigorta şirketi vekilince, müvekkili şirket tarafından sigortalı ….Fransa plakalı aracın sigortalısı ….’in sevk ve idaresindeyken, davalı sürücünün kullandığı araç ile çarpışması şeklinde meydana gelen kaza neticesinde …. tamirat faturasına göre 5.160-TL ve 29/08/2016 tarihli faturaya göre ise 606,19 Euro masraf yapıldığını, söz konusu masraf tutarı ile ilgili olarak 25/09/2017 tarihinde sigortalı ….’e ödeme yapıldığını belirterek ödenen 1.956,99 Euro’nun tahsili talep edilmiştir.
Halefiyete dayalı olan rücu davaları, gerçek zararın giderilmesi amacına yönelik olup zenginleşmeye bir vesile teşkil etmemelidir. Dolayısıyla zarar sorumlusundan halefiyet ilkelerine dayalı olarak talepte bulunan davacı da, ödediği meblağın tamamını değil ancak zarar görenin uğradığı gerçek zararı, zarar sorumlusundan isteyebilir. Bu nedenle mahkemece, zarar görene yapılması gereken gerçek ödeme miktarı tespit edilerek davacı tarafça yapılan ödeme miktarı daha fazla olsa da davalının gerçek zarar miktarıyla sorumluluğuna karar verilmesi gerekir.
Somut uyuşmazlıkta hükme esas alınan ATK raporunda araçta meydana gelen hasar bedelinin 5.547,56-TL olduğu, davacı şirket tarafından ödeme tarihi olan 25/09/2017 tarihinde ……Bankası alış kurunun 1 Euro 4,18-TL olup, zararın 1.327,16 Euro olduğu belirtilmiş ise de, davanın halefiyet yolu ile açılması ve davacı sigorta şirketince ancak gerçek zararın yapılan ödeme dikkate alınarak ödeme ile sınırlı olarak talep edilebilecek olması ve davacı şirket tarafından ibraz edilen belgelere göre 23/08/2018 tarihli hasara ilişkin 5.160-TL bedelli fatura ve 29/08/2016 tarihli 606,19 Euro bedelli faturaya istinaden ödeme yapılarak 1.956,99-Euro karşılığı ibraname alındığı, bu itibarla kaza nedeni ile araç hasarına ilişkin düzenlenen 5.160-TL bedelli faturanın ATK tarafından belirlenen maddi hasar miktarından daha az olması nedeni ile söz konusu fatura miktarı dikkate alınarak ödeme tarihindeki kur olan 4,18-TL karşılığı 1.234,44 Euro hasar bedeline hükmedilmesi gerekirken, mahkemece ATK raporunda hasar miktarı 1.327,16 Euro tespit edilmesine rağmen gerekçesiz olarak davacı sigorta şirketince sigortalısına 1.956,99 Euro ödeme yapılmış olması nedeni ile davanın kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Davacı tarafça ödenen 606,19 Euro bedelli faturanın hizmet bedeline ilişkin olup hasar miktarı ile ilgili olmadığı bu itibarla davacı sigorta şirketi ile dava dışı sigortalısı arasındaki hukuki ilişki kapsamında yapılacak ödeme miktarının tespiti bakımından yapılmış giderlerin halefiyet yolu ile davalı sigorta şirketine rücu edilemeyeceği, davalı tarafça her nekadar hasar kapsamında davacı sigorta şirketine 4.210-TL ödeme yapıldığı belirtilmiş ise de, söz konusu ödemeye ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı, ödeme hususunun ispatlanmadığı, davacı tarafça istinaf dilekçesine karşı sunulan yazılı beyanda ödeme hususunun kabul edilmediği anlaşıldığından davalı tarafın ödenen miktarın tenziline ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın niteliği gereği davacı sigorta şirketince zarar görene yapılan gerçek ödeme miktarı, ödenen miktarla sınırlı olarak talep edilebileceğinden ve ibraz edilen fatura uyarınca hasar bedelinin 5.160-TL olması ve davacı şirketçe sigortalısına Euro bazında ödeme yapılması ve ödeme tarihindeki 5.160-TL nin karşılığı 1.234,44 Euro bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, söz konusu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, ilk derece mahkemesince verilen karara karşı sadece davalı sigorta şirketi tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması, davalı sürücü ve işleten tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmaması, bu itibarla ilk derece mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin kararın davacının kazanılmış hakları nedeni ile davalı işleten ve sürücü bakımından kesinleşmiş olduğu da nazara alınarak 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca dosya üzerinde inceleme yapılarak, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davalı sürücü ve işleten bakımından kesinleşen hususlar infazda tereddüt hasıl olmaması açısından aynen belirtilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı ……Türk Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/01/2020 tarih ve 2018/948 esas ve 2020/79 Karar sayılı kararının davalı sigorta şirketi bakımından KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kesinleşen hususlar infazda tereddüt hasıl olmaması açısından aynen belirtilmek suretiyle YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
Davanın davalılar ……. ve ……. İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi bakımından KABULÜ, davalı …. Türk Sigorta Şirketi bakımından KISMEN KABULÜ İLE;
1-1.956,99 Euro’ nun davalılar ………ve……. İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi bakımından ödeme tarihi olan 25/09/2014 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi bakımından 23/03/2018 tarihinden itibaren TCMB’nin 1 yıl vadeli döviz mevduat hesabına fiilen uygulayacağı bildirilen en yüksek faizi ile birlikte, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bu miktarın 1.234,44 Euro’su ile sınırlı olması kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 754,21 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 188,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 565,65 TL harcın (Davalı sigorta şirketinin bu miktarın 288,38-TL si ile sınırlı olarak sorumlu olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı yararına dairemizin karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin (ilk hükmün davalılar işleten ve sürücü bakımından kesinleşmiş olması nedeni ile davalılar …… ve …… İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin ilk hükümde kesinleşen 3.400-TL ile sınırlı olarak sorumlu olmaları kaydıyla) davalılardan müşterekenve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davanın davalı sigorta şirketi bakımından reddine karar verilen kısmı bakımından davalı sigorta şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Davalı Sigorta Şirketi yararına A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 4.086,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak, bu davalıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı ve karşıladığı harç dahil toplam 1.357,45 TL yargılama giderinin (davalı sigorta şirketi bakımından davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması nedeni ile kabul oranı nazara alınarak sigorta şirketinin bu miktarın 924,01-TL si ile sınırlı olması kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının yatıran tarafa iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden ;
7-Davalı ……Sigorta Şirketi tarafından istinaf başvurusunda yatırılan, başvurma harcı dışında istinaf karar harçlarının talep halinde tarafına iadesine,
8-İstinaf aşamasında davalı ………Sigorta Şirketi tarafından yapılan 148,60 TL başvurma harcı ve 27,50 posta gideri olmak üzere toplam 176,1‬0 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak istinaf kanun yoluna başvuran davalı sigorta şirketine ödenmesine,
9-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
..