Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2020/1001 E. 2022/963 K. 20.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ ..
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2020/1001
KARAR NO : 2022/963

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : ..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/01/2020
NUMARASI : 2018/1439 Esas- 2020/56 Karar
DAVACI : ..
VEKİLİ : Av. ..
DAVALI :..
VEKİLİ : Av..
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 20/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/05/2022

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/01/2020 tarih ve 2018/1439 esas ve 2020/56 karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ….. tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki ….. plaka sayılı elektrikli bisikletle seyir halinde iken yol içindeki kanalizasyon çalışması nedeniyle yolun çukur olmasından dolayı kendisinin önünde seyreden …. Plakalı aracın aniden sol tarafa doğru manevra yaptığını, bu esnada müvekkilinin sol tarafında onu sollamaya çalışan beyaz renkli bir aracın ise öndeki araca çarpmamak için müvekkilinin üzerine direksiyonu kırdığını ve müvekkiline çarparak, onu yere düşürüp yaralanmasına sebep olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kalıcı ve geçici işgöremezlik tazminatı olarak 2.500-TL ve tedavi giderleri, bakıcı masrafları ve sair sağlık giderleri olarak 2.500-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bedel artırım dilekçesinde, dava değerinin 67.303.59-TL artırılarak 72.303,59-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, başvuranın talep etmiş olduğu zararın…..sorumluluğuna girip girmediğinin tespiti gerektiğini, davacının maluliyeti ile ilgili olarak özürlülük ölçütü, sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik çerçevesinde yetkili bir hastaneden alınacak sağlık kurulu raporunun sunulması gerektiğini, gerekli belgelerle başvuru yapılmadığından, ZMSS genel şartlarında belirtilen gerekli belgelerle müracaat şartı yerine getirilmediğinden yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden sorumlu tutulmamalarına karar verilmesi gerektiğini, bakıcı gideri taleplerin muhtabının davalı şirket olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile; 16.837,41-TL geçici iş göremezlik tazminatı 53.061,50-TL daimi iş göremezlik tazminatı ile 2.404,68-TL bakıcı gideri tazminatının temerrüd tarihi olan 14/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; davacı tarafından dava tarihinden önce müvekkili kuruma geçerli bir başvuru yapılmadığından, tazminat talebi için başvuru şartı yerine getirilmeden ikame edilen işbu davanın usulden reddinin gerektiğini, kazanın beyan edilen şekilde gerçekleştiğinin ispatlanması gerektiğini, kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen tespit edilemeyen aracın varlığının/türünün ve kazaya kusuru ile sebebiyet verdiğinin ispatı şüpheye yer bırakmayacak şekilde sağlanmadan davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, dosya kapsamında davacının ifadesi dışında tanık beyanı, kamera görüntüsü vs. hiçbir delil bulunmadığını, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın a.6.k maddesi gereğince geçici iş görmezlik taleplerinin teminat kapsamı dışında olduğunu, geçici işgöremezlik dönemi zararlarından SGK ‘ nın sorumlu olduğunu, seyahat esnasında kask/koruyucu elbise kullanılıp kullanılmadığı ve bu durumun zararın meydana gelmesine ya da artmasına sebebiyet verdiğinin incelenmesi ve tartışılması gerektiğini, kararın bu inceleme yapılmadan kurulmuş olmasının da hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava; trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı vekilince, müvekkilinin … plakalı elektrikli bisikleti ile seyir halindeyken kendisinin önünde seyir eden … plakalı aracın yol üzerindeki çalışma nedeni ile sol tarafa manevra yaptığını, bu esnada müvekkilinin sol tarafında onu sollamaya çalışan plakası tespit edilemeyen aracın öndeki araca çarpmamak için müvekkilinin üzerine direksiyonu kırması neticesinde müvekkiline çarptığını, müvekkilinin aracının düşerek öndeki aracın altına girdiğini ve müvekkilinin kaza nedeni ile yaralandığını belirterek maddi tazminat talep edilmiştir.
1-2918 sayılı KTK.nın 97. maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Davacı vekilinin söz konusu hüküm kapsamında davalı tarafa başvuruda bulunduğu, madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin başvuru şartının yerine getirilmediğine ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
2-Davalı vekilince kazanın beyan edilen şekilde gerçekleştiğinin, kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen tespit edilemeyen aracın varlığının ispat edilmesi gerektiği belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuştur.
……. maddesinde hesaba başvurulabilecek haller düzenlenmiş olup, düzenlemenin mefhumu muhalifinden bu haller dışında hesaba başvurulamayacağı anlaşılmaktadır.
Mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; davacının kullandığı motorsiklette oluşan hasar ile öndeki araçta meydana gelen hasar nazara alındığında davacının öndeki araca arkadan çarpmadığı, başka bir aracın etkisi ile devrildikten sonra öndeki aracın altına girdiği, öndeki aracın sağ alt köşesinde görülen hasarın arkadan çarpmayı destekleyen hasar şekli ile örtüşmediği, motorlu bisikletin yerde sürüklenerek araç altına girerken çarpması sonucu oluşan hasar şeklini bire bir desteklediğinin belirtildiği, bu itibarla bilirkişi raporu, olayın oluş şekli ve araçlardaki hasar nazara alındığında kazanın meydana gelmesinde plakası tespit edilemeyen aracın etken olduğunun anlaşıldığı, somut uyuşmazlık bakımından ………..Maddesi uyarınca davalı…….hesabına husumet yöneltilebileceği kanaatine varıldığından davalı vekilinin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.
3-Davalı vekili, müvekkili şirketin Geçici İş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatından sorumlu olmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuş ise de: 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın …. tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri ….. tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatı madde kapsamında değerlendirilemeyeceğinden bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
4-Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu’nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Zarar görenin kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması söz konusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılması da gerekebilir.
Hükme esas alınan maluliyet raporu içeriğine göre, davacı……’un kaza nedeni ile “sol tibia şaft kırığı ” yaralanmasının belirtildiği ve maluliyetinin bu yaralanmasından kaynaklı olduğu bu itibarla davacının motosiklete binerken dizlik, koruyucu ekipman kullanmadığının sabit olduğu, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşik içdihatları uyarınca koruyucu ekipman kullanılmamasının maluliyetin artmasına sebebiyet vermesi halinde müterafik kusur indiriminin uygulanması gerekliliği belirtildiğinden mahkemece müterafik kusur indirimi uygulanmaksızın hüküm tesisi yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 4. H.D.nin 2021/3109 E. 2021/1596 K., Yargıtay 4. H.D.nin 2021/3772 E. 2021/4428 K.) Hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen toplam tazminat miktarından davacının koruyucu ekipman kullanmayarak maluliyetinin artmasına sebebiyet vermesi nedeni ile % 20 oranında indirim yapılmak suretiyle davacının talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanması gerektiği anlaşılmıştır.
Yukarıda izah edilen nedenlerle davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmüş ancak söz konusu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca dosya üzerinde inceleme yapılarak, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için yargılama giderleri yönünden taraflar arasında paylaştırmaya gidilemeyeceği de nazara alınarak (Yargıtay 17. H.D.nin 2019/3781 E. 2020/2098 K., Yargıtay 17. H.D.nin 2016/2975 E.2018/11904 K., Yargıtay 17. H.D. Nin 2016/287 E.2018/10887 K.) kesinleşen hususlar infazda tereddüt hasıl olmaması açısından aynen belirtilmek suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 20/01/2020 tarih ve 2018/1439 esas ve 2020/56 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile;
1-13.469,92 TL geçici iş göremezlik tazminatı 42.449,20 TL daimi iş göremezlik tazminatı ile 1.923,74 TL bakıcı gideri tazminatının temerrüd tarihi olan 14/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 3.951,24 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90-TL harç ile 229,88-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 3.685,46 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan harç ve yargılama süresinde rapor almak üzere yapılan hastane tedavi giderleri dahil olmak üzere toplam 2.738,13 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Gereğince dava değeri üzerinden hesap edilen 8.319,57 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-TBK’nın 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, takdiri indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceğinden bu yönde karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflar tarafından yatırılan kullanılmayan bakiye gider avansının yatıran tarafa iadesine,
İstinaf Yargılaması Yönünden ;
7-Davalı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan, başvurma harcı dışında istinaf karar harçlarının talep halinde davalıya iadesine,
8-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 148,60 TL başvurma harcı ve 26,85-TL Posta/tebligat gideri olmak üzere toplam 175,45 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
9-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücreti vekalet takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda HMK.362/1-a maddesi gereği KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
.
.