Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2919 E. 2021/1908 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/2919
KARAR NO : 2021/1908

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/10/2019
NUMARASI : 2018/799 Esas- 2019/1025 Karar
DAVACI :
VEKİLLER İ :
:
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 09/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/10/2019 tarih ve 2018/799 Esas ve 2019/1025 Karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 17/12/2017 tarihinde davalı sigorta tarafından ZMMS kapsamında sigortalanan ….. plakalı araçın müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin bu kazadan dolayı yaralandığını, kusurunun olmadığını, trafik kazası nedeniyle davacının uğradığı gerçek zararın tespitini, şimdilik davalıdan en az sürekli iş göremezlik zararı olarak 50,00 TL, geçici iş göremezlik zararı olarak 50,00 TL olmak üzere toplam 100,00 TL’nin ve daha sonra yargılama aşamasında tespit edilecek gerçek zararın davalı sigorta şirketinin yazılı başvuru tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 24/04/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 73.447,06 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı sigorta şirketine tensip zaptı ve dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı vekilinin cevap dilekçesi vermediği anlaşılmıştır.

İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile, 73.447,06 TL maddi tazminatın 16/06/2018 den itibaren başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı Sigorta Şirketi vekili dilekçesinde özetle; dosyada bulunan 22/11/2018 tarihli kusur raporu ve 06/12/2018 tarihli maluliyet bilirkişi heyet raporunun eksik inceleme ve gerçeğe aykırı şekilde tanzim edildiğini, raporları kabul etmediklerini, müvekkili şirketin poliçe dahilinde davacının geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadığını, yasal başvuru şartının gerçekleşmediğini, öncelikle dava şartı yokluğundan davanın reddini gerektiğini, mahkemece bu husus dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, davacının usulüne uygun olarak başvuruda bulunmadığından davacı lehine ancak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilebileceğini beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir.

Dava, trafik kazası nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
1-Öncelikle, 2918 sayılı KTK.nın 97.maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Davacının söz konusu hüküm kapsamında davalı kuruma başvurduğu, kaldı ki madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm de bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin gerekli belgelerle başvurulmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin istinaf itirazları kabul edilmemiştir.

2-Ayrıca, yerel mahkemece, yapılan keşif sonucunda alınan bilirkişi raporunda ; ” ….. plakalı otomobil sürücüsü … yönetimindeki aracı ile üçlü, ”T” kavşakta sola dönüş yapacağı sırada, 2918 S.Kr.Y.Trf.Kn.53/b maddesi hükmüne göre, amaç ve niyetini belli etmesi, hızını azaltması, dönüş sırasında, karşıdan gelen ve emniyetle durdurulmayacak kadar kavşaga yaklaşmış olan araçların geçmesini beklemesi gerekirken, aksine hareket etmiş olup, karşı yönünden gelen ve dönüş yapar yapmaz kazanın meydana geldiğini beyan etmiş olmasına göre yakın mesafede olduğu değerlendirilen motorsiklete rağmen, sola hatalı ve kontrolsüz dönüş yapıp, motoksikletin seyir şeridini/yolunu kesip-kapatılarak kazanın oluşumuna sebebiyet vermiş olup, eylemi ile 2918 S.Kr.Y.Trf.Kn.84. Maddesinde yer alan sürücülere ait temel kusurlu hareketlerden doğrultu değiştirme-manevraları yanlış yapma kuralını ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumunda asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı motosiklet sürücüsü …. yönetimindeki motoksikleti ile, kendi yolunda ve doğru istikametinde seyir ederken, yakın mesafeden dönüşe geçen araçla kazaya karıştığı anlaşılmış olup, ani gelişen olay karşısında tedbir alma imkan, zaman ve mesafesinin kalmayacak oluşu da nazara alınarak meydana gelen olayda kusurunun bulunmadığı,sürücü …’in 8/8 (Sekizde sekiz) %100(Yüzde yüz) oranında kusurlu, sürücü …’ın kusursuz olduğu” tespit edilmiş olmakla, oluşa, dosya kapsamına ve denetime elverişli olan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında isabetsizlik bulunmamasına göre istinaf itirazının reddi gerekir.

3-Yine, maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Gaziantep Üniversitesi Adli Tıp Kurumu Bilirkişi heyetinin maluliyet raporunda ; ” … doğumlu … oğlu …’ın 17/12/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasın souncunda arızaları sebebiyle 30/03/2013 tarihinde 28603 sayıyla Resmi Gazetede yayınlanan ”Özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelik” hükümlere göre; özür durumuna göre tüm vücut fonksiyonu kaybı oranı %10 olduğu, iyileşme süresinin 4 (dört) aya kadar uzayabileceği” tespit edilmiş olmakla, usul ve yasaya uygun olarak düzenlenen maluliyet raporu gereğince istinaf itirazının reddi gerekir.

Kabule göre; 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortaya başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir. Bu nedenle mahkemece hükmolunan meblağa 16/06/2018 tarihinden itibaren faize karar verilmesi doğru olmakla istinaf itirazının reddi gerekir.
Bu itibarla, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, aşamalarda ileri sürülen iddia ve cevapların denetimi sağlayacak biçimde eksiksiz sergilenip, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, istinaf itirazları yerinde görülmemiş ve başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 5.017,16 TL istinaf karar harcına peşin yatırılan 1.209,89 TL istinaf karar harcının mahsubu ile eksik kalan 3.807,27 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 09/12/2021

Başkan Üye Üye Katip