Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2853 E. 2021/1898 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2853 – 2021/1898
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/2853
KARAR NO : 2021/1898

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/10/2019
NUMARASI : 2018/403 Esas- 2019/1033 Karar
DAVACI :
VEKİLLERİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/01/2022

Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/10/2019 tarih 2018/403 esas ve 2019/1033 karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, tedavi gördüğünü, oluşan kazada müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, karşı tarafın kusurlu olduğunu, kusurlu aracın kaza tarihinde davalı sigorta şirketi bünyesinde sigortalı olduğunu belirterek 1000,00 TL’nin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ….. plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi bünyesinde sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sigortalısının kusur oranında sorumluluğu olduğunu, ilgili yerlerden gerekli raporların alınması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda; “Davacının davasının geçici iş görmezlikten kaynaklı açmış olduğu tazminat davasının davacının kaza tarihi itibariyle 18 yaşından küçük olması nedeniyle reddine, davacının sürekli maluliyet ve bakıcı giderlerinden kaynaklı olarak açmış olduğu maddi tazminat taleplerinin kabulü ile 12.547,30 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine,” karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/15598 E. 2018/7298 K. sayılı kararında görüleceği üzere geçici iş göremezlik zararları sigorta şirketleri ve …. hesabının sorumluluğunda olduğunu, trafik kazası neticesi yaralanan geçici ya da sürekli iş göremez hale gelen kişinin giderlerinin sadece bir sağlık kuruluşunda yapılan tedavi harcamalarından ibaret olmadığını, trafik kazası sonucu beden bütünlüğü zarara uğrayan kişinin tedavi gördüğü süre ile iyileşeceği süre içinde işlerini göremeyeceği ve bu süre içinde normal hayatını sürdüremeyeceğinden bu dönem içinde tam iş göremez olarak kabul edilip buna göre tazminat hesabı yapılması gerektiğini, öte yandan ilk derece mahkemesinin müvekkilinin 18 yaş altındaki dönemde çalıştığını ispatlayamadığı gerekçesinin maluliyetten kaynaklanan tazminatın temel anlayış olan “güç kaybı nedeniyle kişinin daha fazla efor sarfetmesi” ilkesine aykırı olduğunu, güç kaybı tazminatı olarak adlandırılan bu uygulamanın son aşamasının çocuklar olduğunu, nasıl ki hiçbir işi olmayanlar ve yaşlı kişilerin günlük yaşamlarını sürdürürlerken sakatlıkları oranında zorlanıyorlarsa, daha fazla güç (efor) harcıyorlarsa, küçük çocukların da günlük yaşamlarını sürdürürlerken, özellikle okullarına gidip gelirlerken, sakatlıkları oranında zorlanacak olmaları, daha fazla güç (efor) harcamaları nedeniyle onların tazminatının da 18 yaşından değil kaza geçirdikleri tarihteki yaşlarından başlayarak, yaşam sürelerinin sonuna kadar hesaplanması gerektiğini, müvekkilinin 6 ay geçici iş göremezlikten kaynaklı zararının giderilmesine yönelik karar verilmesi gerekirken bu yönüyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olup, kararın bu yönüyle kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.

Dava; trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
6100 sayılı HMK.’nun 341. maddesi’nde istinaf yoluna başvurulabilen kararlar sayılmış olup, kesin olan kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaz. Kesin olan kararların istinaf istemleri hakkında HMK. 346. maddesi gereğince mahkemece istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi Bölge Adliye Mahkemesi’nce de karar verilebilir.

6100 sayılı HMK.’nun 341/2 maddesi’nde; “miktar veya değeri Üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir” hükmü mevcuttur. Ayrıca, 6100 sayılı HMK.’nun Ek 1. maddesi 1. fıkrasında; “HMK.’nun 341. maddesindeki parasal sınırın her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığı’nca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz” hükmünün yanı sıra, aynı maddenin 2. fıkrasında; HMK.’nın “341. maddesindeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı” düzenlenmiş bulunmaktadır.
Yeniden değerleme oranındaki artış sonucu yerel mahkeme hükmünün verildiği 2019 yılı için HMK.’nun 341-/2 maddesindeki kesinlik sınırı 4.400,00- TL olmuştur.

Davacı tarafça dava dilekçesinde, 12/06/2015 tarihinde içerisinde yolcu olarak bulunduğu davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı ,,,,, plakalı aracın sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybederek park halinde bulunan,,,, plakalı araca çarpması şeklinde meydana gelen kazada yaralandığı belirtilerek 500-TL iş göremezlik 500 TL bakıcı giderinden kaynaklı fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak toplam 1.000-TL talepte bulunulmuş, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor içeriğine göre bedel arttırım dilekçesi ibraz edilerek toplamda 16.158,17-TL tazminat talep edilmiştir. Mahkemece dava kısmen kabul edilerek 12.547,30-TL maddi tazminat hüküm altına alınmıştır. Davacının reddine karar verilen maddi tazminat talebinin miktarı 3.610,87-TL olup söz konusu miktar karar tarihi itibarı ile HMK.’nun 341/2 maddesi’nde düzenlenen kesinlik sınırının altında olup, ilk derece mahkemesince verilen karar, istinaf eden davacı bakımından miktar yönünden kesin niteliktedir. Bu itibarla davacı tarafın istinaf başvurusunu usulden reddine karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvuru istemlerinin HMK’nun 341. ve 352. maddeleri uyarınca miktar yönünden KESİNLİK NEDENİYLE REDDİNE
2-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf gider avansından arta kalan kısmın yatırana iadesine,
5-Kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip