Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2800 E. 2021/1870 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO :..
KARAR NO : .

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … ( …)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : …. Esas-… Karar …
: 2-… – ….
VEKİLİ : Av. …-..
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …-…
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ :…
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … Esas ve …. Karar sayılı kararı aleyhine davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 22/02/2019 tarihinde davalı … nezdinde ZMMS poliçe ile sigortalı olan, dava dışı ….’ın kullandığı ve maliki … olan ..plaka sayılı araçta yolcu konumunda iken meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin desteği …’nın vefat ettiğini, müvekkillerinin murisin desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 90.500,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiş, davacı vekili 12/09/2019 tarihli dilekçesi ile dava değerini toplam 164.245,31 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafça 22/02/2019 tarihinde trafik kazasına karıştığı belirtilen…. plakalı aracın 25/04/2018 ve 2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sigortalısının kusur oranında sorumluluğunun bulunduğunu, ilgili yerlerden gerekli raporlar alınmasını, hatır taşıması hususunun tespit edilmesi gerektiği belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacı … yönünden talep edilen 91.581,84 TL destekten yoksun kalma tazminatının yapılan takdiri %20 hatır ve %20 müterafik indiriminden sonra kalan 58.612,38 TL’ nin temerrüt tarihi olan 20/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’ya verilmesine, davacı … yönünden talep edilen 72.663,47 TL destekten yoksun kalma tazminatının yapılan takdiri %20 hatır ve %20 müterafik indiriminden sonra kalan 46.504,62 TL’nin temerrüt tarihi olan 20/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı …’ya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davacılar vekili; müvekkillerinin desteği ….’nın 22.02.2019 tarihinde….’ın kullandığı ve maliki …. olan….plakalı araç içerisinde yolcu konumunda iken gerçekleşen trafik kazası sonrası 22.02.2019 tarihinde vefat ettiğini, 2019/1308 sayılı kararında müvekkillerinin destekten yoksun kalma tazminatlarından ayrı ayrı %20 hatır taşıması ve % 20 müterafik kusur indirimi yapmasının yasalara ve hakkaniyete aykırı olduğunu, dava konusunun 22.02.2019 tarihinde 15 yaşındaki….’ın amcasının arabasını izinsiz olarak yanında bulunan müteveffa … ile birlikte alarak köy içinde gezdiklerini, gezi esnasında ….’ın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu arabada bulunan ….’nın iş bu kaza neticesinde vefatı nedeni ile vefata neden olan aracın ZMSS sigorta poliçesini düzenleyen davalı … aleyhine anne ve babası için açılan destekten yoksun kalma tazminatı istendiğini, müvekkillerinin yasal hakları olan ve şahıslarından doğan destek tazminatından müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmasının yasal olmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
(6098 sayılı TBK’nun 51. md.); hakimin, tazminatın kapsamını, durumun gereğine ve özellikle kusurun ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; “tazminatın tenkisi” başlıklı 44. maddesinde (TBK’nun 52. md.) ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği açıklanmıştır. Hatır taşıma ilişkisinde, taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde, hatır taşımasından söz edilemeyecektir.
Somut olayda, yerel mahkeme gerekçesinde; “davacıların murisi …’ın yolcu olarak bindiği aracı, ehliyetsiz olan arkadaşının kullandığı ve arkadaşının kaza tarihinde 16 yaşında olduğu, muris Devran’ın da bunu bilebilecek durumda olduğu hususları hep birlikte değerlendirildiğinde, desteğin sürücü belgesiz şahsın aracına binerek kendi can güvenliğini korumak için gerekli bütün önlemleri almaması sebebiyle zararın oluşmasında müteveffanın müterafik kusurunun bulunduğu kabul edilmiş, bu nedenle de Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına uygun olarak %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak… ” dair karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmakla istinaf itirazının reddi gerekir.
Bu itibarla, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, aşamalarda ileri sürülen iddia ve cevapların denetimi sağlayacak biçimde eksiksiz sergilenip, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle, davalı … vekilinin cevap dilekçesinde hatır taşıması itirazının bulunmasına, hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatlarından ayrı ayrı %20 hatır taşıması ve % 20 müterafik kusur indirimi yapmasında isabetsizlik olmamasına göre, davacılar vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiş ve başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacılar taraftan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcına peşin yatırılan 251,96 TL istinaf karar harcının mahsubu ile fazla alınan 192,66 TL harcın davacılara iadesine,
3-İstinaf masrafının davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi…

Başkan Üye Üye Katip
… … … …