Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2787 E. 2021/1865 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/2787 – 2021/1865
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : …
KARAR NO : ….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : ….
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :…
NUMARASI : … Esas- …Karar
DAVACI :…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : ..
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :..
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin….tarih,….Esas ve…Karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; …tarihinde sürücü ….sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracın, yaya olarak bulunan müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin yaralanarak sakat kaldığını, kazaya karışan … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde… nolu ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu belirterek, 1.000,00 TL maddi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; kazaya karışan… plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 18/09/2015-04/11/2015 tarihleri arasında …. nolu ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, dava konusu talep ile ilgili olarak davadan önce müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun oluşmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde; ilk derece mahkemesince yaya olan müvekkiline 02.10.2015 tarihinde davalı şirkete sigortalı aracın çarpması sebebiyle müvekkilinin bedensel zararının tazmini talepli dava açtığını, fakat davanın müvekkilinin “…. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… sayılı dosyasında uzlaştığı sebebiyle” reddedildiğini, müvekkilinin uzlaştırmanın hukuki sonuçları hakkında yeteri kadar bilgilendirilmemiş olduğunu, uzlaştırma tutanaklarının yetkili kişiler tarafından imzalanmadığını ve tutanakların usulüne uygun tutulmadığını, müvekkilin telafisi imkansız hak kaybına uğradığını, davanın reddi usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle tazminat talebine ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
5271 sayılı CMK’nın 253/17. bendinde; “Cumhuriyet savcısı, uzlaşmanın, tarafların özgür iradelerine dayandığını ve edimin hukuka uygun olduğunu belirlerse raporu veya belgeyi mühür ve imza altına alarak soruşturma dosyasında muhafaza eder. ” CMK’ nın 253/19. bendine göre ise, “… Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi,9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü yer almakta olup, anılan kanun maddesinin 253/19. bendine göre, uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır.
Somut olayda, …Cumhuriyet Başsavcılığı’nın…. soruşturma sayılı dosyası örneği dosyasında uzlaşma nedeniyle, 5271 sayılı CMK 253. maddesi uyarınca kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Yine dosya içinde bulunan uzlaştırma raporunda tarafların uzlaşmak istediği yönünde beyanı olduğu, şüphelinin uzlaşmayı kabul ettiği, böylece 5271 sayılı CMK’nın 253. Maddesi kapsamında uzlaşma usulünün tamamlandığı anlaşılmıştır. Bu durumda CMK’nın 253/19 maddesindeki uzlaşmanın sağlanması nedeniyle soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz ve açılmış olan davadan feragat etmiş sayılır hükmü nazara alındığında davanın reddi gerekir. ( benzer nitelikte Yargıtay 17. HD. E.: 2016/13482, K.:2019/3613)
Bu itibarla, dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, aşamalarda ileri sürülen iddia ve cevapların denetimi sağlayacak biçimde eksiksiz sergilenip, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmemiş ve başvurunun esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı taraftan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcına peşin yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 361 ve devamı maddeleri uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip