Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2692 E. 2021/1805 K. 19.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/2692
KARAR NO : 2021/1805

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/07/2019
NUMARASI : 2018/193 Esas- 2019/986 Karar
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVANIN KONUSU :
KARAR TARİHİ : 22/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2021

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/07/2019 tarih ve 2018/193 esas ve 2019/986 karar sayılı kararı aleyhine davacı vekili ile davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanında özetle; 08/10/2017 tarihinde ….plakalı aracın müvekkilinin kullandığı ….plakalı motorsiklete çarpması neticesinde müvekkili davacının yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde ….plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu kaza anında aracın sigortası olmadığından davalı kuruma başvuru yaptıklarını ancak zararlarının karşılanmadığını fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000 TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davacı vekilince ibraz edilen 19/06/2018 tarihli dilekçeleri taleplerinin 800 TL’sinin sürekli iş göremezlik 100 TL’sinin geçici iş göremezlik ve 100 TL’sinin bakıcı giderine ilişkin olduğunu belirtilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve yargılama aşamasındaki beyanında özetle; davanın başvuru şartları yerine getirilmeden açıldığını, davanın usulden reddi gerektiğini, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın kazaya karışan ….plakalı aracın sürücüsü ve işletenine ihbar edilmesini, kusur ve maluliyet oranlarının ATK tarafından belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; 2.776,80 TL geçici iş göremezlik, 21.989,55 TL sürekli iş göremezlik ve 853,06 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 25.619,41 TL maddi tazminatın (24.01.2018) tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte (poliçe limiti ile sınırlı olarak) davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; öncelikle davacı tarafından müvekkili kuruma usulünce başvuru yapılmadığını, davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkilinin geçici iş göremezlik tazminatı ve bakıcı giderleri yönünden sorumluluğunun bulunmamasına rağmen mahkemece bu yönlerden hesaplama yapılarak karar verildiğini, davacı yanın koruyucu tertibatı kullanmamış/ takmamış olması nedeniyle müterafik kusuru olduğunu ve gerekli kusur indiriminin de yapılmadığını, usulüne uygun olarak müvekkilini temsil etmelerine rağmen reddedilen kısım üzerinden taraflarına vekalet ücretine hükmedilmediğini beyanla kararın bu yönlerden kaldırılmasını istemiştir.

İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince olayın oluş şekli ile hukuki değerlendirmeler dosya muhteviyatına uygun şekilde yapılmadğını, ancak olayda müterafik kusur indiriminin şartlarının oluşmamış olmasına rağmen %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmasının hatalı olduğunu, müterafik kusur indirimi uygulanabilmesi için ihmal edilen davranışın kazanın oluşumuna bir etkisinin olması gerektiğini, dava konusu kaza nedeniyle %17 oranında malül kalan müvekkilinin ayağından sakatlandığını ve ömür boyu sürecek bir maluliyetinin söz konusu olduğunu, dolayısıyla kask kullanmamanın olaya ve yaralanmaya bir etkisi veya tesiri bulunmadığını dosya kapsamına uygun düşmeyen müterafik kusur indirimi uygulanmaksızın davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

Dava; trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davacı tarafından kullandığı motorsiklet ile kaza tarihi itibari ile ZMMS poliçesi bulunmayan ….plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada yaralandığı belirtilerek geçici, sürekli iş göremezlik ve bakıcı giderine ilişkin tazminat talebinde bulunmuştur.

2918 sayılı KTK.nın 97.maddesi “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir…” hükmünü amirdir. Davalı ……nın 10/04/2018 tarihli cevabi yazasında davacı ….’ın 11/01/2018 tarihinde kurumlarına başvuruda bulunduğunun belirtildiği, madde metninde başvuru sırasında hangi belgelerin sunulacağına ilişkin hüküm bulunmadığı sabit olduğundan davalı vekilinin başvuru şartının yerine getirilmediğine ilişkin istinaf itirazı yerinde görülmemiştir.

Davalı vekili, müvekkil şirketin geçici İş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatından sorumlu olmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuş ise de: 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatı madde kapsamında değerlendirilemeyeceğinden bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.

Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu’nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Zarar görenin kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması söz konusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılması da gerekebilir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacıda kaza nedeni ile meydana gelen yaralanmanın niteliğine göre davacının motorsiklete binerken bindiği aracın niteliklerine göre gerekli koruyucu kıyafet ve ekipmanları kullanmadığı zararın artmasında bu durumun etkili olduğu bu itibarla müterafik kusuru nedeni ile mahkemece BK’nın 44. Maddesi uyarınca indirim yapılmasının yerinde olduğu, davanın reddine karar verilen kısmın müterafik kusur indirimine ilişkin olup TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için yargılama giderleri yönünden taraflar arasında paylaştırmaya gidilemeyeceği de nazara alınarak (Yargıtay 17. H.D.nin 2019/3781 E. 2020/2098 K., Yargıtay 17. H.D.nin 2016/2975 E.2018/11904 K., Yargıtay 17. H.D. Nin 2016/287 E.2018/10887 K.) taraf vekillerinin istinaf itirazları yerinde görülmemiş ve istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Taraf vekillerinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Davalıdan alınması gereken 1750,00 TL istinaf karar harcından peşin alınan 437,50 TL nin mahsubu ile bakiye 1.312,5 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacı taraftan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin ilgilisi üzerinde bırakılmasına,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Gider avansından harcanmayan kısmının yatıran tarafa iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip