Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2059 E. 2021/1250 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

TC.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO: 2019/2059
KARAR NO : 2021/1250

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/06/2019
NUMARASI : 2017/240- 2019/918

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVANIN KONUSU :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/09/2021

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 24/06/2019 tarih, 2017/240 Esas -2019/918 Karar karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili 11.12.2016 tarihinde sürücüsü ve plakası belirlenemeyen aracın müvekkilinin kullandığı …. plakalı araca çarparak yaralanmasına sebep olduğunu ve ayaklarında kırık oluştuğunu, ameliyat geçirerek ayaklarına platin takildiğini ve de maluliyete maruz kaldığını, karşı tarafın kusurlu olduğunu beyan ederek davalıya karşı 27.02.2017 günü tazminat davası açmıştır. Dava öncesi davalı kuruma başvurduğunu ancak uzlaşma sağlanamadığını ve soruşturma dosyasının da açıldığını bildirmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, ön başvuru yapmadığını ve dava şartını yerine getirmediğini, kusuru kabul etmediklerini, maluliyet tespitinin adli tıp kurulunca yapılmasını, tazminatın uzman bilirkişi tarafından hesaplanmasını, geçici iş göremezlik tazminatının sağlık giderleri teminatı içerisinde olduğu için kapsam dışında olduğunu, poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını, ödeme almış ise düşülmesini ve de dava tarihinden itibaren faiz verilmesini gerektiğini ve davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme tarafından dosyaya soruşturma dosyası örneği, tedavi evrakları, SGK kayıtları ve sair bilgi ve belgeler getirtildikten sonra keşif yaparak kusur tespiti yapmış, bilirkişi raporunda plakasız ve sürücüsü belirlenemeyen aracın %75, davacının ise %25 kusurlu olduğunu belirlemiştir. Dosya …. Üniversitesi Adli Tıp Anabilim dalinda oluşturulan 7 kişilik heyete verilmiş ve heyet tarafından özürlülük ölçütü, sınıflandırılması, ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin yönetmelik hükmene göre %3 oranında fonksiyon kaybının bulunduğunu ve iyileşme süresinin de 9 aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir. Davalı vekilince kusura ilişkin alınan trafik bilirkişisi raporuna, maluliyet raporunu itiraz etmiştir. Dosya hesap bilirkişisine verilmiş bilirkişi tarafından sunulan asıl raporda 23.267,19TL toplam tazminat alacağının olduğunu, ek raporda ise TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesaplama yapıldığını ve geçici iş göremezlik tazminatının 7.799,13 TL, gerçek zarar tazminatının ise 13.500,95 TL olduğunu hesap etmiştir. Davacı vekili tarafından ilk rapora göre ıslah edilmiştir. Mahkeme ise ek raporu esas alarak davanın kısmen kabul kısmen reddi ile ek rapordaki gibi 21.300,08 TL üzerinden kabul kararı vermiştir.
Davalı vekili süresi içerisinde tehiri icra talepli olarak kararı istinaf etmiştir. Dilekçesinde kaza tarihi 11.12.2016 olduğundan 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren genel şartların uygulanarak davadan önce başvuru şartını yerine getirmediğinden davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, kazaya karışan aracın tespit edilemediğinin ispat edilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadıklarını bu zararın genel şartların A-5 maddesine göre sağlık gideri teminatı kapsamında kaldığını ve müterafik kusur indirimininde uygulanması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
HMK 355 md. gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde;
Davacının meydana gelen kaza nedeniyle TBK. 49 ve devamı maddeleri kapsamında Haksız fiilden kaynaklanan borç ilişkilerine ilişkin hükümler ile KTK. 85 ve devamı maddeleri kapsamında hukuki sorumluluk ve sigortaya ilişkin hükümler ile 14.05.2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren “Kara yolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları” tebliği çerçevesinde davalı sigorta şirketinden maddi tazminat talep etme hakkının olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin dava şartı yokluğuna ilişkin istinafı yerinde değildir. Zira davacı dava açmadan önce davalıya başvuru yaptığı anlaşılmıştır. Kaza tespit tutanağı ve olayın oluş şekline göre yaralanmasının niteliği gözetildiğinde tespit edilemeyen aracın kazaya sebebiyet verdiği, davacının müterafik kusur nedeniyle indirim yapılmasını gerektirir bir durumun tespit edilmediği anlaşıldığından davalı vekilinin tüm istinaf itirazlarının reddi ile istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı taraftan alınması gereken 1.455,01 TL istinaf karar harcına peşin yatırılan 363,80 TL istinaf karar harcının mahsubu ile eksik kalan 1.091,21 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
3-İstinaf masrafının davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesin olması nedeniyle tebligatların ve harç tahsil/iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 16/09/2021

Başkan
e-imza

Üye
e-imza

Üye
e-imza

Katip
e-imza

M.K.