Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2019/2039 E. 2021/1285 K. 20.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. GAZİANTEP BAM 17. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ

ESAS NO : 2019/2039
KARAR NO : 2021/1285

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/07/2019
NUMARASI : 2016/832 Esas- 2019/963 Karar
DAVACILAR :1- … (TC:…) Kurtuluş Mh.
….
VEKİLLERİ : Av. …

DAVALI : …

VEKİLLERİ :Av. …

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 20/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/09/2021

Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/07/2019 tarih 2016/832 esas ve 2019/963 karar sayılı kararı aleyhine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunduğundan dosyanın yapılan incelemesi sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 23/08/2015 tarihinde ….’nin sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın kusuruyla meydana gelen tek taraflı kazada müvekkili ….’nün ağır yaralandığını, davacının araçta yolcu olarak bulunduğunu, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın kaza tarihinde davalı şirket nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkilinde davaya konu kaza nedeniyle oluşan maluliyet zararının giderilmesi için davalı şirkete yaptıkları başvurunun sonuçsuz kaldığını belirterek 500,00 TL maluliyetten doğan geçici/kalıcı işgöremezlik zararı ile 500,00 TL bakıcı gideri zararı maddi tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ZMMS ile sigortalı aracın neden olduğunu zarardan müvekkilinin kusur ve poliçe limiti ile sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü ile, 14.034,81 TL işgöremezlik, 14.034,81 TL bakıcı gideri zararı olmak üzere toplam 28.069,62 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 29/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; davacının sigortalı araçta yolcu olarak bulunması hasebiyle hatır taşıması indirimi yapılması gerekmekte iken mahkeme tarafından değerlendirme konusu dahi yapılmadığını, hükme esas alınan hesap raporunda davacının geliri ve diğer hesaplama esasları mevzuata aykırı tespit edildiğinden hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin bakıcı gideri zararından sorumlu olmadığını, aksi kanaate olunması halinde ise belgelenmeyen bakıcı giderinden %50 hakkaniyet indirimi yapılması gerekmesine karşın yapılmamasının haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, yargılamada müvekkili şirketin hak arama özgürlüğünün yeterli şekilde kullandırılmadığını bu nedenle Anayasa ile korunan hak arama hürriyetinin kısıtlandığını beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir.
Dava; trafik kazası nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;
Davanın ….’ye vesayeten babası … tarafından açıldığı (UYAP kayıtlarından davacı …nün Göksun Sulh Hukuk Mahkemesinin 2016/27 Esas sayılı dosyasında vesayet altına alındığı anlaşılmakla), olay tarihinde davacı ….’nün …’nin sevk ve idaresindeki, davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı …. plakalı araçta yolcu olarak bulunduğu ve sürücünün kaza tarihinde trafiğe kapalı orta refüj ile bölünmüş yolda yolun sağ tarafındaki virajlı bölümdüki toprak alanına girmesi sonucu direksiyon hakimiyetini kayıp ederek yol kenarında bulunan istinaf duvarına çarptığı, meydana gelen kazada …’nün ağır yaralandığı ve maluliyeti nedeni ile iş bu davanın açılmasından sonra 17/08/2016 tarihinde vefat ettiği, mirasçıları tarafından davaya devam edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuştur. Mahkeme gerekçesinde hatır definin ileri sürülmemesi nedeni ile indirim uygulanmaksızın hüküm tesis edildiği belirtilmiştir. Hatır taşıması savunması, itiraz değil def’i niteliğindedir. Alacağın talep edilebilirliğini engelleyici işlev gören def’iler ancak belirli sürelerde ileri sürülebilir. Hatır taşıması savunması, alacağı ortadan kaldıran ve her aşamada ileri sürülebilen itirazlardan bulunmadığından davalı tarafça süresi içerisinde hatır taşıması indirimi yapılması talep edilmemiş olduğundan mahkemece hatır taşıması indirimi yapılmaması yerinde görülmüştür. (Yargıtay 17. H.D.nin 2020/834 E.2021/2992 K.)
Davalı vekili, müvekkil şirketin geçici İş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatından sorumlu olmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuş ise de: 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değişik 2918 sayılı KTK’nın 98. maddesi ile getirilen “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” hükmü gereğince trafik kazası sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri tazminatı madde kapsamında değerlendirilemeyeceğinden bu hususa ilişkin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Davalı vekilince bakıcı giderinden hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği belirtilerek istinaf itirazında bulunulmuş ise de: Bedensel zarara uğrayan davacıya bakım yükümlülüğünün aile bireylerine yüklenmesi zorunluluğu bulunmayıp, dışarıdan bir bakıcı tutulmuş olsa idi ne kadar zararının olduğu belirlenerek hüküm verilmesi gerektiğinden, davacıya harici bakıcı tutulduğunun ıspat edilemediği gerekçesi ile hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğine ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. (Yargıtay 17. H.D.nin 2016/10911 Esas 2019/4041 Karar )
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, usuli işlemlerin kanuna uygun şekilde yapılarak, hükme esas alınan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından istinaf itirazları yerinde görülmemiş ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.917,44 TL istinaf karar harcından peşin alınan 480,00 TL nin mahsubu ile bakiye 1.437,44‬ TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Gider avansından harcanmayan kısmın talep halinde ilgilisine iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca miktar itibariyle kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
… … … …