Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1054 E. 2023/2250 K. 09.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1054 – 2023/2250
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2022/1054
KARAR NO : 2023/2250

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …………
ÜYE : ……….
ÜYE : …………
KATİP : ……….

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ŞANLIURFA ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2022
NUMARASI : 2021/123 Esas-2022/113 Karar
DAVACI : ………….
VEKİLLERİ : Av. …………..
DAVALI : …………..
VEKİLLERİ : Av. ………..
KARAR TARİHİ : 09/11/2023

Davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; ……….. ………. İlçesi …………. Mah. ……….Sok. ………. Apt. No…………. işyerini şirketi adına kiraladıklarını, …………. nolu elektrik abonesinin şirket adına devri için elektrik idaresine müracaat ettiklerini, davalı kurum çalışanları tarafından, söz konusu aboneliğin eski kullanıcılardan borcu olduğunu, borcun ödenmeden devrin mümkün olmadığını, başvurunun ret edileceğinin söylendiğini, Tüketici Hakları Kanunu gereği elektrik borçları ilgili abone kullanıcısına ait olduğunu, kullanıcı değişikliği durumunda tekel kurumu durumda olan elektrik idaresinin yeni kullanıcı ile yeni bir abone sözleşmesi yapmak zorunda olduğunu, …………. Parekende Satış Sözleşmesi Tip 1 Madde 15 ek hükümlerinde de belirtildiği üzere bir kullanım yerine ait önceki tüketicilerin önceki dönemlere ilişkin tüketimlerinden kaynaklanan borçlarının yeni abonenin üstlenmesinin talep edilemeyeceğini, eski kullanıcının borcunun olmasının yeni kullanıcı ile sözleşme yapılmasına engel teşkil etmeyeceğini, belirterek ………. nolu abonenin borçsuz olarak devrini, ihtiyati tedbir kararı alınarak elektriğin açılmasına karar verilmesini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu ………… tesisat nolu aboneliğe ait toplamda ………….. TL elektrik fatura borcunun ödenmediğini, anılan borç ve elektrik tüketim bedellerine ait faturaları ödememesi, borçtan kaçınma durumunu alışkanlık haline getirdiğinin kanıtı olduğunu, davacı tarafın kira sözleşmesine istinaden elektrik aboneliğinin devrini talep ettiğini, ancak kira sözleşmesinde tahrifat yapıldığını, arabuluculuk aşamasında kira sözleşmesinde kiracının … olarak göründüğünü, dava dilekçe ekindeki kira sözleşmesinde ise davanın ticaret ünvanının yer aldığını, her iki sözleşme karşılaştırıldığında tahrifat yapıldığının anlaşılacağını, davacının işyeri kullanım hakkını ispatlayamadığını, abonelik talebinde muvazaa iradesinin bulunduğunu, davacı tarafından sunulan kira sözleşmesinde kiralayan tarafın … olduğunu, borçlu abone üzerinde borç tahakkuku mevcut iken, ilgili yerin kiralama yöntemi ile abonelik yapılması isteminin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine aykırı olup, işlemin muvazaalı olduğunu ve borçtan kurtulmak amacıyla yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece, dava konusu ………. Mahallesi ………. Sokak …………. Apt. No:…….. adresinde bulunan iş yerinin davacı şirket tarafından … ve …’dan kiralandığı, iş yerinin davacı şirket yetkilisi tarafından işletildiği, ……….. yılı Aralık ayı muhtasar beyannamsine göre davacı tarafından kiraya verene kira ödemesi yapıldığı, davalı vekili sunulan kira sözleşmesinin sahte olduğunu iddia etmiş ise de bu iddianın soyut beyandan öteye geçmediği ve bu hususta savcılığa yapılmış bir şikayetin de bulunmadığı, Ticaret Sicil kayıtlarına göre önceki borçlu ve kiraya veren olan …’un davacı şirketle herhangi bir organik bağının bulunmadığı, davalı taraf muvazaa olgusunu ileri sürmüş ise de, yönetmeliğin ilgili hükümleri gereğince perakende satış sözleşmesi yapılırken talepte bulunandan elektrik borcunun olmadığını gösterir borcu yoktur belgesinin istenemeyeceği, aynı kullanım yerine ait önceki abonenin tüketimlerinden kaynaklanan borçları yeni abonelik isteyenin üstlenmesinin talep edilemeyeceği, bu haliyle elektrik aboneliği tesisinin önceki abonenin borcu nedeni ile geri çevrilemeyeceği açık olup, ispat yükü üzerinde olan davalı yanca muvazaa olgusunun da ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne, ……….. Mahallesi ………. Sokak ………. apartmanı, No……….. adresinde bulunan işletmede davacı …………. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile davalı ……….. arasında elektrik abonelik sözleşmesi yapılmak suretiyle muarazanın giderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili yerel mahkemece verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf başvurusunda bulunan davalı vekili dilekçesinde özetle; davaya konu ………. tesisat nolu aboneliğe ait toplamda ………… TL elektrik fatura borcunun ödenmediğini, anılan borç ve elektrik tüketim bedellerine ait faturaları ödememesi, borçtan kaçınma durumunu alışkanlık haline getirdiğinin kanıtı olduğunu, borçlarından kurtulmak amacıyla abonelik devir talebinin kanuna karşı hile oluşturduğunu, abonelik sözleşmesinde …’un tapu senedi bulunduğunu, dava dilekçesi ekinde sunulan tapu belgesinde de …’un taşınmaza hissedar olduğunu, bu nedenle borçtan müteselsilen sorumlu olup abonelik sözleşmesinin akdedilmesinin hukuken mümkün olmadığını, kira sözleşmesinde belirtilen bedel ile vergi dairesine bildirilen kira bedeli arasında farklılıklar bulunduğunu, bu hususunda kira ilişkisinin muvazaalı olduğunu ortaya koyduğunu, kira sözleşmesinin hayatın olağan akışına aykırı şekilde tanzim edildiğini, kira sözleşmesinde tahrifat yapıldığını, arabuluculuk aşamasında kira sözleşmesinde kiracının … olarak göründüğünü, dava dilekçe ekindeki kira sözleşmesinde ise davanın ticaret ünvanının yer aldığını, her iki sözleşme karşılaştırıldığında kiracı isminin bulunduğu kısmın üzerine ve ismi kapatacak şekilde boş kağıt vs. konularak fotokopi çekilmek ve kaşe basılmak suretiyle tahrifat yapıldığının anlaşılacağını, ayrıca davacının işyeri kullanım hakkını ispatlayamadığını, abonelik talebinde muvazaa iradesinin bulunduğunu, cevap dilekçesi ile talep edilen araştırmaların mahkemece yapılmadan hüküm verildiğini, yerel mahkemece verilen kararın hukuka ve yasalara aykırı olduğunu istinaf sebepleri olarak belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
HMK’nın 353. maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
Dava, abonelik tesisi talebine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince; yapılan kolluk araştırması, ticaret sicil kayıtları, vergi dairesi kayıtları, kira sözleşmesi itibariyle davacı ile önceki abone arasında irtibatın bulunmadığı, önceki abonenin borcu nedeniyle yeni abonelik talebinin geri çevrilemeyeceği, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve HMK 355. Maddesi gereğince kamu düzenine ilişkin hususlarda resen yapılan incelemesi sonucunda;
Davacının elektrik abonelik talebinin önceki abonenin borcu nedeniyle reddedildiği, mahkemece dosyaya kazandırılan belgeler itibariyle; davacı ile önceki abone arasında muvazaalı bir işlem yapıldığını gösterir bir bulgunun dosyaya yansımadığı, önceki abonenin borcundan ötürü yeni abonelik talebinin ise kullanım yerine ilişkin hak sahipliğinin belgelendirilmesi halinde abonelik tesisinin yönetmelik gereği olması karşısında; kararın dosyada bulunan delillerin hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle yasal ve hukuksal gerekçelere dayandırılarak verilmiş olduğu, mahkemece kurulan hükümde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-İnceleme konusu kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken ………… TL istinaf harcından peşin yatırılan ………… harcın mahsubu ile bakiye …………. TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Kararın Dairemizce taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 361 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.09/11/2023

……..
Başkan
………
¸e-imzalı
…….
Üye
…….
¸e-imzalı
…….
Üye
………
¸e-imzalı
………
Katip
………
¸e-imzalı

İş bu karar 5070 sayılı kanun hükümlerine uygun olarak güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.