Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 13. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
13. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/535
KARAR NO : 2022/1668
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : MUHLİSE YILMAZ (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/12/2020
NUMARASI : 2019/766 – 2020/855
DAVACI : … .
..
Av. … & Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …- Av. …- Av. …-T..
Av. …
KARAR TARİHİ : 21/10/2022

Davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine dairemize gelen dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili şirketten … sözleşme hesap numarası üzerinden sözleşme imzalayarak elektrik satın aldığını, davalının ödenmeyen faturaları olması nedeniyle 6.120,10 TL ve 105.90 TL asıl alacak olmak üzere ferileriyle toplam 9.908,60 TL alacağın tahsili için …… İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile başlattığı takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın alacak ve dava zaman aşımı geçtikten sonra açıldığını, müvekkili tarafından faturaların düzenli olarak ödendiğini, elektrik dağıtım hizmetinin takibe girişin tarafından yürütülmeye başlamasından sonra …. haneli aboneliğin iptal edildiğini, yeni sözleşme ve hesap no değiştirildiğini, müvekkilinin ……. sözleşme hesap numaralı aboneliğinin bulunmadığını, icra takibine konu olan aboneliğin, aynı abonelik için oluşturulan mükerrer bir kayıt olduğu tespit edildiğini, bu nedenlerle davanın reddi ile davacının %20 tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :
Mahkemece … tarihli karar ile; davalının takibe konu borcu … ile … tarihlerinde ödeyerek borcu sıfırladığı, takibe ve yargılamaya konu borcun tamamı ödendiği gerekçesi ile davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, diğer yandan davalı tarafın hem borca itiraz edip hem de ödeme yaptığından ve dava açılmasına sebebiyet verdiğinden takibe karşı yapılan itirazın haksız bulunarak icra inkar tazminatının da kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekili mahkemece verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurması üzerine Dairemizce 30/09/2019 tarih, 2018/2869 Esas 2019/1843 kararı ile ”Davalı vekili davaya konu borcu davadan önce hizmet aldığı ……Enerji şirketine ödediğini, …….. yapmış olduğu ödemenin de mükerrer ödeme nedeniyle iade edildiğini, daha sonra şirketin değişmesiyle abonelik bilgilerinin değiştiğini ve tekrar ödeme için aleyhlerine icra takibine girişildiğini savunmuştur. Dosyada ….’ın davalıya ….. tarihinde… TL mükerrer ödemeye ilişkin dekontu görülmüş olup bu konuda bir değerlendirme yapılmadığı gibi davalının dayandığı şirket kayıtları ve banka kayıtları getirtilmeden karar verilmiştir. Bu haliyle davalının delilleri toplanmadan dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davacının davasında haklı olduğunu ispat ettiği söylenemez. O halde davalının dayandığı her iki şirket kayıtları ve ödemelere ilişkin banka kayıtları getirtilip yapılan mükerrer ödeme ve davalı vekilinin rapora karşı itirazlarında davacı tarafça ….. ve civar ilçelerde yeni baz istasyonu kurulumu sırasında itirazlı dosyalar öne sürülerek abonelik tesisi gerçekleştirilmediğini, bu nedenle müvekkili şirketin ödeme yapmak zorunda kaldığına ilişkin savunması da irdelenerek ve bu konularda alanında uzman bir bilirkişiden gerekçeli, taraf ve yargı denetimine uygun rapor alınıp değerlendirme yapıldıktan sonra karar verilmesi gerekirken davanın esasına etki edecek belirtilen deliller toplanıp değerlendirilmeden son yapılan ödemelere göre davalı itirazında haksız görülerek bu doğrultuda karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olmuş, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin kabulü ile; istinaf incelemesine konu edilen kararın usul ve yasaya uygun bulunmaması nedeniyle HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın, Mahkemece yargılamaya devam edilerek yukarıda gerekçe kısmında belirtilen delillerin toplandıktan ve değerlendirildikten sonra bir karar verilmek üzere mahalli mahkemesine gönderilmesine,” gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İstinaf kaldırma kararı sonrasında mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davacı taraf her ne kadar ödenmeyen fatura nedeniyle takip başlatmış ise de takibe konu faturanın davalı tarafça mükerrer ödendiği, bu mükerrer ödeme nedeniyle davalıya iade işleminin yapıldığı, bundan başka davalı tarafça ödenmemiş faturanın bulunmadığı, takip tarihinde de takibe konu faturadan dolayı borcun bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Ayrıca her ne kadar davalı tarafça kötü niyet tazminatı talep edilmiş ise de İİK’nın 67. maddesinde alacaklı aleyhine tazminata hükmetmek için alacaklının takibinde açıkça kötü niyetli olmasının gerektiğinden ve iş bu davada davacı alacaklının takipte kötü niyetli olduğu davalı tarafça somut delillerle ispat edilemediğinden kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

Davacı vekili yerel mahkemece verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ :
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili dilekçesinde özetle; kaldırma ilamında dosyanın uzman bilrikş heyetine tevdiinden bahsedilmesine rağmen tevdii edilmediğini, talep konusu borcun dava açıldıktan sonra ödendiğini, davalının belli gerekçelerle borcu ödediği iddiasına itibar edilmemesi gerektiğini, bu iddiaya sahip olan davalının ödemek zorunda kaldığı miktarların iadesini talep edebileceğini, mahkemece alınan bilirkişi raporuna itiraz edildiğini ancak hükme elverişli olmayan rapora göre karar verildiğini, rapora itirazların değerlendirilmeden hükme esas alınmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, bu durumda mahkemece alınan rapora yapılan itirazları dikkate alınmadan davanın reddine karar verildiğini, Yargıtay kararında bu hususun ‘’…bilirkişi raporu hakimi bağlamaz. Hakim raporu yeterli görmez ise bilirkişiden ek rapor alınmasını isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişiden veye yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme ya yeniden inceleme yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasında çelişki varsa hakim çelişkiyi gidermeden karar veremez” şeklinde belirtildiğini, çelişkili ifadelere dayalı bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması yerleşik Yargıtay içtihatları gereği bozma sebebi olduğunu, bu sebeplerle usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
HMK’ nın 353. Maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır.
Dosya istinaf sebepleri ile birlikte HMK’ nın 355. maddesi çerçevesinde incelenmiş ve kararın dosyada bulunan delillerin hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairemizce de benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere dayandırılarak verilmiş olduğu dava konusu fatura bedellerinin ….. tarihinde mükerrer ödeme olması sebebi ile davalının hesabına iade edildiği, buna göre davalının itirazında haklı olduğu anlaşılmakla, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-İnceleme konusu kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından 59,30 TL peşin harç düşüldükten sonra kalan 21,40 TL harcın davacıdan tahsiline,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 21/10/2022

… .
Başkan Üye Üye Katip
… … … …
¸e-imzalı ¸e-imzalı ¸e -imzalı ¸e-imzalı

İşbu karar 21/10/2022 tarihinde yazılmış olup, 5070 sayılı kanun hükümlerine göre uygun olarak güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.