Emsal Mahkeme Kararı Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi 2023/221 E. 2023/1168 K. 03.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. GAZİANTEP BAM 11. HUKUK DAİRESİ
T.C.
GAZİANTEP
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
11. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/221
KARAR NO : 2023/1168

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … …
ÜYE : … * …
ÜYE : … …
KATİP : … …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2022
NUMARASI : 2021/385 Esas, 2022/941 Karar
DAVACILAR : 1-
: 2-… – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1-
: 2-… – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Limited Şirket Ortaklar Kurulu Kararlarının Yokluğu, İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 03/11/2023
YAZIM TARİHİ : 06/11/2023

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/11/2022 tarih ve 2021/385 esas, 2022/941 karar sayılı kararının istinaf incelemesi davacılar vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı HMK’nın 353. maddesi gereğince tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor ile istinaf sebepleri dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili …….. payına denk gelen …….. TL’lik kısmının ……… tarafından müvekkili …’a devredildiğini, aynı tarihte şirket yetkilisi ………. yetkilerinin de iptal edilerek …’a devrine dair karar alındığını, şirket karar defterinde ………. tarihinde müvekkili …… hapiste olduğu halde yokluğunda imzası taklit edilerek davalı …’un şirket müdürlüğüne atandığını, bunun üzerine müvekkili şirketin ……… kW gücündeki geçici kabulü yapılan elektrik santrali tesisin ve taşınmazın kullanma yararlanma haklarını ve mülkiyetin davalı şirkete …’a vekaleten ……… tarafından davalı …’a ……. tarihli ……… sayılı ortaklar kurulu kararıyla yetki verilmişse de bunun yok hükmünde olduğunu, zaten kararın da sicile tescilinin müvekkili ……… cezaevinde olması nedneiyle yapılamadığını, kaldı ki müvekkili … tarafından ………. verilmiş vekalet bulunmadığını, iş takibi amacıyla verilmiş ………. tarihli vekaletnamenin ise geçersiz olduğunu, anılan tarihlerde müvekkilinin kısıtlı olması nedeniyle vasi kanalıyla bu işlemlerin yapılabileceğini, ……. şirket müdürü olarak atanan ………. aynı zamanda davalı şirketin de müdürü ve ortağı olduğunu, bu kişinin sahte imza ile atanarak hukuka aykırı bir şekilde temsil yetkisini elde ettiğini, söz konusu taşınmaz ve tesisleri hukuka aykırı olarak ortağı ve yöneticisi olduğu davalı şirkete yönelttiğini, …… sayılı ………. tarihli kararın da yok hükmünde olması nedeniyle sicile tescil edilemediğini, …….. sayılı kararda sahte imzalar atılması nedeniyle yok hükmünde olduğunu ve dahası sahte imzalı karara dayalı olarak ………. yevmiye numaralı imza sirkülerinin de geçersiz olduğunu, yine …….. sayılı ortaklar kurulu kararı da sahte imzalarla yapıldığından ve sicilde ilan edilmediğinden yokluk ile sakat olduğunu, Yoklukla sakat karara binaen kendini şirket müdürü atayarak müvekkil şirket ile ……… günlü “Lisansız Elektrik Üreticileri İçin Dağıtım Sistemine Bağlantı Anlaşması” ile yapılan santralin geçici kabul işlemleri yürütüldüğünü, ……… nolu geçici kabul işlemi ile ……. Sisteminin müvekkil şirket adına tescil edidiğini, …’un ise ……… günü …… Şirketine verdiği dilekçeyle müvekkiline ait ……. Santrali Sistemlerini kendine ait olan davalı ………. şirketine devretmek istediğini beyan etmiş ve müvekkil şirket ile yapılması gereken sistem kullanım sözleşmesinin bunun üzerine davalı şirketle yapıldığını, yoklukla sakat ortaklar kurulu kararına binaen yetki alan …….. tarafından usulsüz bir sistem kullanım sözleşmesi yapıldığını, müvekkil şirkete ait …….. Sistemlerinin devrine ilişkin ……… tarihli dilekçe yok hükmünde olduğundan davalı şirket ile ………. arasındaki sistem kullanım sözleşmelerinin de geçersiz olduğunu, … ve davalı şirketin haksız kazanç elde ettiğini, savcılığın ……… soruşturma sayılı dosyası üzerinden bu konuda soruşturma da yürüdüğünü beyanla;
1-) ……… günlü ve …….. nolu, ……… nolu …….. günlü şirket ortaklar kurulu kararlarının iptaline,
2-) …….. tarih ve ……… GEC sayılı geçici kabul işlemi ile müvekkil ……… adına tescilli ………. parsel üzerinde kurulu ………. sisteminin devrine ilişkin ……… tarihli yazılı beyanı ile devrinin ve ………. ile davalı ……….. arasında yapılan Lisanssız Elektrik üreticileri için dağıtım sistem kullanım sözleşmesinin iptali ile sistem kullanım sözleşmesinin müvekkil şirket ile yapılmasına,
3-) Müvekkili ………. tarafından ………. arasında düzenlenmiş ………… numaralı güneş enerji panel ve teçhizatların satışına dair faturaların iptaline,
4-) Müvekkil …….. uğradığı zararın ve elde edemediği kazancın tespiti ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik ……… TL zararın faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, ……. firmasının ……… tarihinde diğer davacı …’a devri bir vakıa ise de dosya içeriğinden …’un bir müddet sonra cezaevine girip bir kısım fiili ehliyetinden kısıtlandığını, süreç itibarıyla …’un ……. yevmiye nolu vekalet ile vesayeten davacı ……u vekil tayin ettiğini ve …’un bu tarihte henüz cezaevinde bulunmadığını, akabinde …… Noterliğinin tanzim ettiği ……… tarih ve …….. yevmiye nolu vekalet ile vesayeten davacı ……… davacı … firmasının vekili sıfatıyla ve ayrıca A-1 nolu sayfasında yukarıda mezkur ………. tanzim ettiği ………. yevmiye nolu vekalete atıfta bulunarak ………. vekil tayin ettiğini, söz konusu vekaletname tarihi itibariyle vesayeten davacı ……. cezaevinde bulunduğunu ve vekaletnamenin cezaevi memuru nezdinde ………. tasdik olunduğunu, başka bir ifade ile zaten dava dilekçesinde sözü geçen ………. sayılı şirket ortakları kurulu kararı tarihinde …’u temsil yetkisinin ……… bulunduğunu, karar metninde mevcut okunaksızlık ve yoruma açık oluşun gerek ……… sayılı şirket ortakları kurulu kararı gerekse ……… tarih ve ……. sayılı …….. . sahifesi kayıtları nazara alındığında tartışmadan uzak bir şekilde katiyet kesbettiğini, böylelikle ………. yevmiye nolu imza sirküsünü tartışmaya açmanın, başta …’un ………… yevmiye nolu vekalet ile vesayeten davacı …… vekil tayin ettiği işlem olan üzere ………. tanzim ettiği ……… yevmiye nolu vekaleti de tartışmaya açacağını, ancak davacıların bu yönde bir beyanı ve taleplerinin bulunmadığını, bu ………. da iştirak edip müvekkil davacı … adına ve vesayeten davacı ………. verdiği vekalete istinaden oy ve imza yetkisini haiz bulunduğunu, ……… sayılı şirket ortakları kurulu kararı ile müvekkil …’un müdür olarak atandığını ve bu kararın ………. sayılı Ticaret Sicil Gazetesinin 528. sahifesinde yayınlandığı, ve nihayet ……… yine davacı … adına ve vesayeten davacı …….. verdiği vekalete istinaden iştirak edip oy ve imza yetkisini kullandığını, ……… sayılı şirket ortakları kurulu kararı ile müvekkil …’un “……………’ne devir yetkisi ile münferiden yetkilendirildiğini, beyanla davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacılardan …’un diğer davacı şirketin ortağı ve yetkili temsilcisi olmadığı gerekçesiyle tazminat istemleri yönünden davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacı … yönünden ise davaya konu hukuki ilişkinin temelini oluşturan genel kurul kararlarının halen geçerliliğini koruduğu ……… tarihli genel kurul kararındaki şirket ortağı …’a atfen atılan imzanın …’a ait olmadığı hususundaki iddianın genel kurul kararının yokluğu çerçevesinde değerlendirilebileceği düşünülse de ve genel kurul kararının yokluğunun herhangi bir süreye tabi olmaksızın tespiti davası açılabileceği düşünülse dahi karardaki sakatlığı öğrenmesine rağmen dava açmayan ilgililerin MK 2 uyarınca dava haklarının düştüğünün kabul edilmesi gerektiği ve bahse konu genel kurul kararı tarihinden davanın açıldığı tarihe kadar bir buçuk yıl geçtiği, kaldı ki …’un babası olan ve davaya konu edilen ………. bulunduğu taşınmazı devreden ………. baştan beri bu işlemleri bizzat bildiği değerlendirildiğinde ilgili genel kurul kararının yokluğunun da talep edilemeyeceği anlaşıldığı gerekçesiyle bu davacı yönünden talebin esastan reddine karar verilmiştir.
Davacılar vekili, ………… payına tekabül eden …….. TL’lik kısmın ………. tarafından müvekkili ……… devrine karar verildiğini, aynı tarihte şirket yetkilisi olan ………. yetkilerinin iptal edilerek yetkilerin ……….. devredildiğini, ……. günü şirketin sahibi ve yetkilisinin müvekkil … olduğunu, dolayısıyla yerel mahkeme kararında dayandırdığı TTK’nın 446/1-b maddesi uyarınca ise pay sahibi açısından toplantıda hazır bulunulmasına veya hazır bulunulmuş olunsa dahi olumsuz oy dahi kullanmamış olsa bile gerekli şartlar altında genel kurul kararına karşı iptal davası açılabileceğini, bu doğrultuda ……….. nolu genel kurul kararlarının alındığı tarihte yönetim kurulu üyesi olduğu daha önce de sabit olduğunu, ayrıca dava dilekçesinde de detaylı açıklanan işlemlerin davacı …’un hem maddi hem manevi zararına sebep olacağı kesin olduğunu, bu sebeple müvekkil …’un ……….. nolu genel kurul kararlarının alındığı tarihte hala yönetim kurulu üyesi olması hasebiyle aktif ve şirketi devretmiş olsa bile menfaati zarar gördüğü için pasif husumetlik yetkisi olduğunu, ……… sorgu numaralı dosyada müvekkilin müşteki olarak şikayetçi olduğunu, bu dosyada alınan ………. tarihli kriminal inceleme raporunda şirketin iptale tabi tüm kararlarında …’un imzasının taklit edildiği tespit edildiğini, mahkemeye savcılık dosyasının beklenmesi hususunda beyanda bulunulduğunu, ancak mahkemenin bu taleplerini dikkate almadığını, şirketin ortağı ve müdürü olarak yok hükmünde olan bu sözleşmenin iptalini isteme hakkına sahip olduğunu, zira yetkileri gasp edilerek yapılan sözleşmenin başından hükümsüz olduğunu, ……… numaralı güneş enerji panel ve teçhizatların satışına dair faturaların iptali talebinin aktif husumet yokluğu nedeni ile reddinin hukuka aykırı olduğunu, devir tarihinde şirketin müdürü ve hissedarı olduğunu, bu nedenle bu işlemin de iptalini talep etme yetkisi olduğunu, sahte bir şekilde yapılan devir işlemi ile müvekkil şirketin zarar gördüğü açık olduğunu, lisansın davalı şirkete devri nedeniyle müvekkil şirketin tüm mal varlığı haksız ve hukuksuz olarak elinden alındığını, müvekkil şirketin mal varlığı olan enerji panellerinin hukuksuz bir şekilde yedinden alınması karşısında müvekkil şirketin bu işleme karşı dava açma yetkisi bulunduğunu, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu, …… şirket müdürü olarak atanan …’un aynı zamanda …….. de müdürü ve ortağı olduğunu, müvekkilin rızası dışında ve hükümlü olmasını fırsat bilerek müvekkilin zor durumundan faydalanarak şüphelilerin eylem ve fikir birliği içinde Metin’in şirket müdürlüğüne sahte imza ile hukuka aykırı olarak atanması, şirketin temsil ve imza yetkisini hukuka aykırı olarak elde etmesi, şirket adına kayıtlı taşınırları kanunu aldatmak ve yanıltmak suretiyle ortağı olduğu diğer şirket ……….’ye devretmesi eylem ve işlemleri hukuken geçersiz olduğunu, devir işlemlerinin hukuka aykırı olmasının yanı sıra usulüne uygun olarak devir gerçekleşmediğini, hesaplama yapılmadan bu gelir kaybının ne kadar olduğunu tespit etmek mümkün olmadığını, öncelikle bu gelir kaybının tespitini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile …….. TL’lik gelir kaybının ödeme gününden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Dava hukuki niteliği itibariyle, limited şirket ortaklar kurulu kararlarının yok hükmünde olduklarının tespiti ile yapılan satım ve devir sözleşmelerinin iptali ve kar kaybı zararlarının tazmini istemlerine ilişkindir.
İnceleme, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Limited şirket ortaklar kurulu kararlarının iptalini veyahut yokluğunun tespitini TTK’nın 622. maddesinin yollamasıyla aynı Kanun’un 446. maddesi gereğince pay sahiplerinin yanı sıra kararların icrası sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyeleri (limited şirketlerde şirket müdürü veyahut müdürler kurulu) de iptal davası açabilirse de, iptal, butlan ve yokluğun tespiti davasında husumetin kararlarının iptali istenen şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerektiği, şirketi davada temsil edecek kimse olmaması durumunda şirkete temsil kayyımı atanarak sonucuna göre yargılama yapılması gerekmektedir. Anılan nedenlerle yokluğun tespitine dair istemlerin yazılı gerekçelerle reddinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu yöndeki istinaf sebeplerinin reddi gerekmiştir.
…….. Karar sayılı ilamı ve ………. D. İş sayılı kararına istinaden TMK’nın 463/7 maddesi gereğince hürriyeti bağlayıcı ceza nedeniyle kısıtlanan davacı …’un vasisi olarak babası ……… vasi olarak tayin edildiği, satış iznine dair ek karara istinaden davacı limited şirketin pay devrinin … tarafından babası …….. tarihinde devredildiği, …….. müdür olarak atandığı, böylelikle dava tarihi ……… itibariyle davacılardan …’un şirkette herhangi bir sıfatının kalmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla ZDK şirketinin uğradığı olası zararların tazminini isteyebilmesi mümkün değildir. Bu nedenle bu talepler açısından da yazılı şekilde davanın reddinde isabetsizlik görülmemiştir.
Davacıların davacı şirketle sözleşmesinin iptali ile sistem kullanım sözleşmesinin müvekkil şirket ile yapılmasına ve ……… arasında düzenlenen ……… numaralı güneş enerji panel ve teçhizatların satışına dair faturaların iptali bakımından ise faturaların iptalinde hukuki yarar olmadığı gibi dava dışı elektrik firmasıyla davalı şirket arasındaki sözleşmenin iptali ve sözleşmenin davacı … ile yapılmasına dair talep açısından da dava dışı ……… firması davada yer almamıştır. Ayrıca tesisin üzerinde bulunduğu taşınmazın satışının davacının babası …….. tarafından devrinin de yukarıda belirtilen vekalete istinaden ……… tarihinde gerçekleştirildiği anlaşıldığından taşınmazı devreden ………. önceden beridir bu işlemleri bizzat bildiği kanaati hasıl olmakla, ilgili kararların yokluğu ile sözleşme devri ile sözleşmelerin iptalini istemek de çelişkili davranış teşkil etmektedir.
Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara ve gerekçe içeriğine göre, mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın somut olayın özelliklerine uygun olarak belirlendiği, yargılamanın HMK’da belirtilen usullere uygun olarak yürütüldüğü, taraflarca gösterilen hükme etki edecek delillerin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken ……. TL istinaf harcından peşin alınan ……… TL harcın mahsubu ile bakiye …….. TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
5-HMK’nın 359/4. maddesine göre kararın taraflara dairemizce tebliğine,
6-İstinaf yargılaması duruşmalı yapılmadığından vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan tetkikat neticesinde HMK’nın 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verilmiştir. 06/11/2023


Başkan …
(e-imzalıdır)

Üye …
(e-imzalıdır)

Üye …
(e-imzalıdır)

Katip …
(e-imzalıdır)

NOT: BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR. “5070 Sayılı Yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur.”